Logo

2. Hukuk Dairesi2022/6369 E. 2024/543 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının babasının davalıların murisi olduğunu iddia ederek açtığı babalık davasında, Adli Tıp Kurumu raporunun hüküm kurmaya elverişli olup olmadığı ve baba olduğu iddia edilen kişi ile davacı arasında yapılan DNA incelemesinin yeterli olup olmadığı noktasında ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Dosya kapsamında alınan DNA incelemesine esas materyaller ve raporun yeterli olduğu, İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/956 E., 2022/564 K.

DAVA TARİHİ : 03.07.2017

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 10. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2017/469 E., 2019/720 K.

Taraflar arasındaki babalık davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 06.02.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde temyiz eden davacı ... ile vekili Avukat ... ve karşı taraf davalılar ... ve ... vekilleri Avukat ... ile Avukat ... geldiler. Gizli oturuma başlandı Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; babasının davalıların murisi ... ...olduğunu iddia ederek babalığın hükmen tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; iddiaların asılsız olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Adli Tıp Kurumu raporu ile davacının babasının davalıların murisi ... Özsüer olmadığının tespit edildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili, Adli Tıp raporunun gerekli özelliklere sahip olmadığını, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamında alınan DNA incelemesine esas materyaller ve raporun yeterli olduğu, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, istinaf dilekçesini tekrar etmiş, davalılar ile müvekkili arasında kardeş olup olmadıkları yönünden DNA incelemesi yapılması gerektiğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, babalığın hükmen tespiti istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, Adli Tıp Kurumu raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olup olmadığı, baba olduğu iddia edilen kişi ile davacı arasında DNA raporu düzenlenmesinin yeterli olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 4 üncü, 182 nci, 301 inci, 302 nci, 303 üncü, 304 üncü, 333 üncü maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 31.07.2004 tarihli ve 25539 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Adli Tıp Kurumu Kanunu Uygulama Yönetmeliğinin 13 üncü, 19 uncu maddeleri; Anayasa Mahkemesi'nin 27.10.2011 tarihli ve 2010/71 Esas, 2011/143 Karar sayılı kararı, Anayasa Mahkemesi'nin 15.03.2012 tarihli ve 2011/116 Esas, 2012/39 Karar sayılı kararı.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Duruşma için takdir olunan 17.100,00 TL'lik vekâlet ücretinin davacı ...'dan alınıp davalılara verilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.