Logo

2. Hukuk Dairesi2022/7075 E. 2023/5165 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Dava konusu taşınmazın edinilmiş mal mı yoksa kişisel mal mı olduğu ve davacı kadının bu taşınmaz üzerinde katılma alacağı hakkının bulunup bulunmadığı hususunda ihtilaf.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının, taşınmazın edinilmiş mal olduğunu ispatlayamaması, davalı erkeğin ise taşınmazın babasına ait ticari taksinin satış bedeliyle alındığını kanıtlaması ve tanık beyanlarıyla desteklemesi, taşınmazın kişisel mal olduğu sonucuna ulaşılmasını sağlayarak, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1091 E., 2022/572 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2017/782 E., 2021/846 K.

Taraflar arasındaki katılma alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2008 yılında evlendiğini, bu evlilikten ortak çocukları olduğunu, taraflar arasında görülen boşanma davasının ise 2017 yılında açıldığını, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurlu olduğunu, düğünde kadına takılan ziynet eşyalarının, düğünden hemen sonra davalı erkek ve görümcesi tarafından alındığını ve satıldığını, dava konusu taşınmaz üzerinde kadının katılma alacağı olduğunu iddia ederek davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL katılma alacağının dava tarihinden itibaren başlaşacak yasal faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, dava konusu taşınmaz üzerinde kadının, kötü niyetli hak iddia ettiğini, taşınmazın erkeğin babası tarafından alındığını, borcunun da erkeğin babası tarafından ödendiğini ve erkeğin kişisel malı olduğunu, davalı erkeğin babasının, kendisine ait olan ticari aracı 11.04.2014 tarihinde 08939 yevmiye sayılı araç satış sözleşmesi ile sattığını, buna ilişkin banka kayıtlarının mevcut olduğunu, dava konusu taşınmazın da satın alındığı 16.04.2014 tarihinde ise erkeğin babasına ait olan hesaptan 146.500,00 TL para çekildiğini ve dava konusu taşınmazın satın alındığını, davalı erkeğin, dava konusu taşınmazı alabilecek maddî imkanı da olmadığını, ziynet eşyaları ile ilgili iddiaların da tamamen gerçek dışı olduğunu iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava dilekçesinde; davalı erkeğin babasına ait olan ticari plakalı taksiyi, davalı erkeğin kredi ile satın aldığı, taksinin değerinin arttığı, ticari taksinin ve plakanın toplam 140.000,00 TL'ye satılarak dava konusu taşımazın satın alındığı iddia edilmişse de; davalı erkeğin dinlenen tanık beyanlarına göre; dava konusu taşınmazın davalı erkeğe, babasının almış olduğu, dosya arasında bulunan 11.04.2014 tarihli araç satış sözleşmesine göre davalının babası tarafından 21 TT 0120 plakalı Fiat marka aracın üçüncü bir kişiye 26.000,00 TL bedel ile satıldığı, dosya arasında bulunan davalının babasına ait Akbank hesap hareketlerinden 09.04.2014 tarihinde hesaba 167.000,00 TL para yatırıldığı, aynı hesaptan 16.04.2014 tarihinde 146.500,00 TL para çekildiği, dava konusu taşınmazın aynı gün 16.04.2014 tarihinde 90.100,00 TL bedel ile üçüncü bir kişiden davalı erkek tarafından tapuda satış sureti ile edinildiği, dosya arasındaki belgelerin, davalı tanık beyanlarını destekler nitelikte olduğu, dava konusu taşınmazın bedelinin davalı erkeğin babası tarafından ödendiği, taşınmazın karşılıksız kazanma yoluyla elde edildiği, bu nedenle kişisel mal olduğu, her ne kadar davacı, davalının babası tarafından satılan aracın satın alınması için çekilen kredinin borcunu davalı erkeğin ödediğini, bu nedenle araç satılarak alınan evin davalı erkeğe ait olduğunu iddia etmiş ise de, bu iddiayı destekler nitelikte herhangi bir delil ve belge sunamadığı, davacı tanıklarının da bu hususta görgüye dayalı bilgi sahibi olmadığı, dava konusu taşınmazın davalı erkeğin kişisel malı olduğu, ve davacı kadının, dava konusu taşınmaz üzerinde katılma alacağı hakkı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen kararın hatalı olduğu, davalı erkeğin, fiili birliktelik içerisinde yazılı bir sözleşme ile taraflar arasında olası bir boşanma durumunun söz konusu olması halinde taşınmazı davacı kadına devretmeyi taahhüt ettiği, bu konuda imzalanan bir belge olduğu, İlk Derece Mahkemesince bu hususun dikkate alınmamasının hatalı olduğu, düğünde takılan ziynet eşyalarının, kadından alındığı ve bir daha iade edilmediği, araç plakasının satın alınması amacıyla bozdurulduğu ve bedelin sonrasında kadına iade edilmediği, erkeğin babası adına kayıtlı olan taksinin kredi borçlarının erkek tarafından ödendiği, taksinin ise dava konusu taşınmazın alımı amacıyla satıldığını, kredi borçlarının erkek tarafından ödendiği hususu dikkate alındığında kadının dava konusu taşınmaz üzerinden katılma alacağının olduğu, erkeğin tanık beyanlarının hükme esas alınmasının hatalı olduğu, davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek; hükmün tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyanın incelenmesinde; davacı kadının, mal rejiminin tasfiyesini isterken maddî vakıa bildirmediği, davalı erkeğin ise dava konusu evin kendi babasına ait ticari taksinin satımından gelen para ile alındığı savunması üzerine davacı kadının bu vakıayı kabul ettiği, ancak ticari taksinin kredi ile alındığı ve kredi ödemesini eşinin yaptığı, bu sebeple evin edinilmiş mal olduğunu ileri sürdüğü, toplanan delillerden, davacı kadının ticari taksinin kredi çekilerek ödendiği iddiasını ispatlayamadığı, davacı tanık beyanlarının da görgüye dayalı olmadığı, buna karşılık davalı erkeğin sunduğu belgelere göre davalının babasına ait ticari taksinin ve plakanın 11.04.2014 tarihinde satıldığı, 10.04.2014 tarihinde davalı erkeğin babasına ait hesaba 167.000,00 TL yatırıldığı, 16.04.2014 tarihinde ise aynı hesaptan 146.500,00 TL çekildiği, aynı gün davalı erkek adına dava konusu evin satış yoluyla tescil edildiği, tanık beyanlarının da davalı erkeğin savunmasını teyit ettiği, bu durumda dava konusu evin bağış yolu edinildiği ve kişisel mal olduğunun kabulü gerektiği, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek; davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının hatalı olduğu belirtilerek; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle hükmün tamamı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, tarafların arasındaki mal rejiminden kaynaklanan katılma alacağı istemine yöneliktir. Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın, edinilmiş mal mı kişisel mal mı olduğu ve bu hususun ispatı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 inci maddesi, 219 uncu maddesi, 220 inci maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesi, 229 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesi, 370 inci maddesi, 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.