Logo

2. Hukuk Dairesi2022/8760 E. 2022/10742 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında yoksulluk nafakası ve maddi tazminat miktarlarının yetersizliği iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ve hakkaniyet ilkesi gözetilerek, yoksulluk nafakası ve maddi tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, nafaka ve tazminat miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1-Davacı kadının manevî tazminata ilişkin temyiz dilekçesinin incelenmesinde;

İlk derece mahkemesince kadın lehine hükmedilen manevi tazminat miktarına karşı davacı kadının istinaf kanun yoluna başvurmadığı ve bölge adliye mahkemesince manevî tazminat yönünden kadın aleyhine ... bir hüküm tesis edilmediği anlaşılmakla, davacı kadının manevi tazminatın miktarına ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.

2-Davacı kadının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

b-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

c-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddî tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükümleri dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî (TMK m. 174/1) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Yukarıda 2/b ve 2/c bentlerinde gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2/a bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple davacı kadının manevî tazminatın miktarı yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 26.12.2022 (Pzt.)