Logo

2. Hukuk Dairesi2022/8763 E. 2024/3231 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Aile konutu olarak kullanılan taşınmazın eşin rızası olmadan satılması nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasının kabulünün yerinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Aile konutu olan taşınmazın satışında davacı eşin açık rızasının alınmadığı ve buna ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı, davalı eş ve tanık beyanları ile dosya kapsamına göre tespit edilerek, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/563 E., 2022/773 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2017/2 E., 2020/921 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil ile aile konutu şerhi konulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir

Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 07.05.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... ve karşı taraf davacı ... vekili Avukat ... geldiler. Başka gelen olmadı. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ...'in eşi olduğunu, diğer davalılar ... ve ...'ı da şahsen tanıdığını, 19.11.2016 tarihinde davalı ...'ın aile konutuna gelerek eşinin konutu kendisine sattığını ve evi boşaltmasını istediğini, eşinin kandırıldığını, davalılar ... ve ...'ın her ikisinin de satışı yapılan meskenin aile konutu olduğunu bildiklerini, satışın kendisinin açık rızasının alınmadan yapıldığını iddia ederek taşınmazın tapu kaydının iptaline ve taraflarına aile konutu şerhi konularak tapuya tesciline, davalılar aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... cevap dilekçesinde özetle, davalı ...'i uzun zamandır tanıdığını, 2014 yılında davalı ...'in diğer davalı ... ile ortak iş yapmak istediğini, bunun için paraya ihtiyacı olduğunu söylediğini, onun için kredi çekmesini talep ettiğini, çekeceği kredi karşılığında dairesini kendi üzerine devir edeceğini söylediğini, kendisinin de ısrarlara dayanamayarak ve arkadaşı olması sebebiyle teklifini kabul ettiğini, 95.000,00 TL kredi çekerek verdiğini, anlaşmalarına göre kredi borcunu İbrahim'in ödeyeceğini, borç bitince tekrar daireyi kendisine vereceğini, davalı ... ile davalı ...'in yapacakları iş ile kendisinin bir alakasının olmadığını, davalı ...'in kredileri ödemediğini, bu nedenle kendisinin ödeme yapmaya başladığını, kendisi ve ailesinin mağdur olduklarına, evlerine ihtarnameler geldiğini, İbrahim'in önceleri telefonlarına cevap vermediğini, bu nedenle kendisinin çaresiz kalarak kredileri ödemeye başladığını, daha sonra İbrahim'e ulaştığını, buluştuklarını, ... ile ortak olduğu işin iyi gitmemesi nedeniyle krediyi ödeyemeyeceğini söylediğini, karşılıklı anlaşma ile İbrahim'e 25.000,00 TL'sini vererek kredileri de kendisinin ödemesi şartıyla ev senin olsun, bende kiracı olarak oturayım dediğini, kendisinin de kabul ettiğini, kira kontratı yapmak istemediğini, sonrada 5 ay süre ile kiraları ödemediğini, İbrahim'in tefecilere bulaştığını öğrendiğini, kirayı ödemesi için uyardığını, telefonlara çıkmayınca evi tahliye etmesi için haber gönderdiğini, evi tahliye etmesini istemesi üzerine baştan beri olaylardan haberi olan davacının satıştan haberi yokmuş gibi asılsız ithamlar ile bu davayı açtığını, evin satışından davacının bilgisinin olduğunu, mağdur olanın kendisinin olduğunu, taşınmaz ve araçlar üzerine konulan tedbirin yerinde olmadığını, tazminat taleplerinin yerinde olmadığını, bankadan çekilen kredinin tarafından ödendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; dava konusu olan taşınmazın devrine yönelik sözleşmede taraf olmadığını, davada kendisini ilgilendiren bir husus bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın davalı ... tarafından diğer davalı ...'a satılmadan önce aile konutu olarak kullanıldığı, gerek dinlenen bir kısım tanıkların somut beyanları ile birlikte davalılardan ...'ın da buna ilişkin herhangi bir karşı beyanının olmayışı ve gerekse de Mahkemece yaptırılan kolluk araştırma tutanağına verilen 09.05.2019 tarihli yazı cevabıyla sabit olduğu, davacı ve davalı ...'in taşınmazı 2012 yılının sonu itibariyle kullanmaya başladıkları, dava konusu taşınmazın 30.09.2014 tarihli 15057 yevmiye sayılı işlem uyarınca davalı ... üzerine satış suretiyle devir yapılmadan önce, davacı ve davalı eşi ...'un aile konutu vasfında olduğu, tarafların tanıklarının beyanları, tapu kaydı, resmi devir ve tescile ilişkin tapu senetleri, yapılan keşif, raporlar ve dosya içeriğine göre; aile konutu olan taşınmazın satışı sırasında davacı eşin açıkça rızasının alınmamış olunması ve açık rızasının bulunduğuna ilişkin ispata yarar bir delilin de dosyaya sunulmamış olması nedenleri ile yapılan işlemin geçersiz olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı eş İbrahim adına tapuya kayıt ve tesciline, tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına, kötüniyet tazminatı talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... yönünden davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; aleyhine verilen hükmün tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince verilen hükmün usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde öne sürdüğü sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararının hatalı olduğunu belirterek, aleyhine verilen hükmün tamamı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, aile konutu şerhi konulması ve tapu iptal tescil davası olup, uyuşmazlık davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun’un 6 ncı, 193 üncü ve 194 üncü maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı ... vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Duruşma için takdir olunan 17.100,00 TL'lik vekâlet ücretinin davalı ...'tan alınarak davacı ...'a verilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,07.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.