"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1553 E., 2022/1308 K.
DAVA TARİHİ : 08.09.2017-29.09.2017
KARAR : Kısmen kabul, gerekçenin düzeltilmesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Uşak 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2017/569 E., 2019/378 K.,
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratıldığı gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, kusur gerekçesinin düzeltilmesine sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı- karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının düzenli bir işte çalışmadığını, ihtiyaçlarını karşılamadığını, sürekli kavga edip, hakaret ve tehdit ettiğini, bir çok defa kendisine şiddet uyguladığını, kişisel temizliğine dikkate etmediğini, 7 Haziran 2017 tarihinde yine kavga çıkarıp hakaretler ettiğini, kadının anne evine sığındığını, o tarihten beri çocuklarını aramadığı, telefonda hakaret ve tehdit ettiğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, yararına 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminat, 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, küçük çocuklar için ayrı ayrı 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının annesi ve akrabalarıyla Didim'e tatile gidiyorum diye çocukları da yanına alarak evden ayrıldığını ancak geri dönmediğini, defalarca aradığını, dönmediği gibi çocukları da babasıyla görüştürmediğini, davacı karşı davalı tarafın Uşak 1. Aile Mahkemesi 2016/497 Esas sayılı dosyası üzerinden boşanma davası açtığını, akabinde açtığı davadan feragat ettiğini, ancak feragat ettiği ilk boşanma davası ile aynı sebeplere ve aynı maddî vakıalara dayanarak eldeki davayı açtığını, hiç bir yeni vakıaya dayanmadığından eldeki davanın reddedilmesi gerektiğini iddia ederek; kendi davasının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, velâyetin babaya verilmesini, yararına 10.000,00 TL maddî, 40.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı karşı davacının düzenli bir işte çalışmayarak birlik görevlerini yerine getirmemesinin, evinin ihtiyaçlarını karşılamamasının, eşine hakaret ve küfür etmesi, bağırması, fiziksel şiddet uygulamasının, eşine ve çocuklarına ilgi göstermemesinin, geceleri eve geç gelmesinin ve son olarak eşini çocuklarıyla birlikte baba evine yollamasının sabit olduğu bu kapsamda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile karşı boşanma davasının reddine, asıl davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, çocukların yaşları, alıştıkları ortam, uzman raporu dikkate alınarak velâyetlerinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, çocuklardan ...yararına takdir olunmuş aylık 250,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren aylık 350,00 TL olarak devamıyla, aynı miktar nafakanın kesinleşmeden itibaren iştirak nafakası olarak devamına, Alihan için takdir olunmuş aylık 200,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren aylık 300,00 TL olarak devamıyla, aynı miktar nafakanın kesinleşmeden itibaren iştirak nafakası olarak devamına, karar tarihinden itibaren kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir ve sürekli ve yeterli bir gelirinin bulunmadığı, geçimine yetecek servetinin de olmadığı belirtilerek aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına ve mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen, kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın yararına 10.000,00 TL maddî, 11.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı karşı davalı ve davalı karşı davacı vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı karşı davalı vekili 12.10.2020 tarihli dilekçesi ile istinaf talebinden vazgeçtiğini belirtmiştir.
2.Davalı karşı davacı istinaf dilekçesinde özetle; daha önce kadın tarafından açılan boşanma davasında da aynı isnatlarda bulunulduğunu, kadının bu davadan feragat ettiğini, aynı nedenlere dayanılarak yeniden dava açılamayacağını, kadının evlilik birlikteliği tekrar kurulduktan sonra aynı davranışlarına devam ettiğinden tam kusurlu olması gerektiğini, kadının tanık beyanlarının görgüye dayalı olmadığını, kadın yararına tazminata hükmedilemeyeceğini, davacı karşı davalı kadının davasının reddine, kendi davasının ve ferî taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek; kendi davasının reddi kadının davasının kabulü yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 28.12.2021 tarihli ve 2019/2082 Esas, 2021/2364 Karar sayılı kararıyla; davacı karşı davalı kadının daha önce açılan boşanma davasından 05.09.2016 tarihinde feragat ettiği, tarafların daha sonra barışarak yeniden biraraya geldiklerini, bu nedenle önceki olaylara dayanılamayacağını, bir araya geldikten sonra erkeğin kadına yönelik şiddetinin ise sabit olduğu gerekçesi ile; davacı karşı davalı kadının feragat nedeni ile istinaf başvurusunun reddine, davalı karşı davacı erkeğin ise tüm istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2.Dairece 28.03.2022 tarih 2022/1437 Esas, 2022/2955 Karar sayılı ilamı ile; Bölge Adliye Mahkemesince davalı karşı davacı erkeğe İlk Derece Mahkemesince yüklenen bir kısım kusurlar çıkartıldığı halde, kararın hüküm kısmında istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmek suretiyle gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratıldığı gerekçesi ile kararın bozulmasına, sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tarafların 05.09.2016 tarihinde Uşak 1. Aile Mahkemesi'nin 2016/497 Esas sayılı davasında feragat ettikten sonra barışarak yeniden biraraya geldiklerini bu nedenle önceki olaylara dayanılamayacağı, ancak boşanma davasından feragat sonrası erkeğin kadına şiddet uyguladığınının sabit olduğu ve bu hali ile de erkeğin tamamen kusurlu olduğu gerekçesi ile kadının istinaftan feregati nedeniyle istinaf başvurusunun reddine, erkeğin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile; kusur tespitine ilişkin gerekçenin düzeltilmesine, erkeğin sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının ilk davadan feragati ve tarafların bir araya gelinmesi nedeni ile aynı vakıalara dayanılarak açılan davanın kesin hüküm nedeni ile reddi gerektiğini, aksi halde de tanıkların duyum yada aktarım niteliğindeki beyanlarının hükme esas alınamayacağını, kusurun ispat edilemediğini, velâyetin kendisine verilmesi gerektiğini, kadın yararına nafaka ve tazminatlara hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu belirterek kendi davasının reddi kadının davasının kabulünü yönlerinden temyiz talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin davasının kabulü gerekip gerekmediği, kadının davasının kabulü, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve nafakaların kanunda belirtilen şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, velâyet düzenlemesi noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 nci maddesi, 330 uncu maddesi, 336 ncı maddesi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine ,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.