"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulüne karar verilmiştir.Kararın davalı-karşı davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüne, hükmün kaldırılarak yeniden hüküm verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının konusuz kalması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davacı-karşı davalının ağır, davalı-karşı davacının az kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Kararın davacı-karşı davalı vekili ve davalı-karşı davacı mirasçıları vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı vekili, dava dilekçesinde özetle; davalı kadının sürekli eşine hakaret ve küfürler ettiğini, evde yemek yapmadığını, ev işleri ile ilgilenmediğini, davalının telefonuna numarası görünmeyen telefonlar geldiğini, başka odada sık sık birileri ile konuştuğunu, davalının hareketlerinden şüphelendiğini, kendisine iftara atarak ceza dosyası açılmasına sebep olduğunu ve evi terk ettiğini, aile sırlarını ifşa ettiğini, evliliğin devamının ne taraflara ne de topluma bir faydasının kaldığını iddia ederek, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmaya karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; evliliklerinin ilk 20 yılının sorunsuz geçtiğini ancak davacının oğlu ... ve eşinin ailece tarafların yanına gelmesinden sonra huzursuzlukların başladığını, bel fıtığı rahatsızlığı olmasına rağmen kendisini ağır işlerde çalıştırdığını, aynı evde yaşadıkları davacının oğlunun davalıya bıçak salladığını, kadın banyoda iken davacı karşı davalı erkeğin gelerek kadını hortumla darp ettiğini, evden çıkarttığını ve yol üzerinde bir direğe bağladığını, jandarma nezaretinde kardeşinin evine sığındığını, bu süreçte hiç bir ihtiyacının karşılamadığını, ayrılıktan sonra arayıp sormadığını, harçlık dahi vermediğini iddia ederek, asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne ve tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, yararına aylık 1000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 30.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 06.12.2021 tarih ve 2021/194E., 2021/329K. sayılı kararı ile her iki davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına, kadının yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddi yönlerinden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2.Bölge Adliye Mahkemesinin 09.03.2022 ve 2022/296 E. 2022/400K. sayılı kararı ile davalı-karşı davacı kadının 28.12.2021 tarihinde davacı-karşı davalı erkeğin kararı istinaf etme süresi dolmadan vefat ettiği, boşanma kararının kesinleşmediği, evliliğin ölümle sona erdiği, boşanma davası ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 181 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince karar verilmek üzere kararın kaldırılmasına yeniden karar verilmek üzere dosyanın gönderilmesine karar verilmiştir
C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile her iki tarafın boşanma ve fer'î talepler hakkında konusuz kalan davaları ile ilgili bir karar verilmesine yer olmadığına, evlilik birliğinin temelden sarsılmasında davacı-karşı davalı erkeğin az, davalı-karşı davacı kadının ağır kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı vekili ve davalı karşı davacı mirasçıları vekili tarafından kusur belirlemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesinin davacı-karşı davalı erkeğin az kusurlu olduğu belirtilerek verilen ilk kararının davacı karşı davalı erkek tarafından istinaf edilmediği, 4721 Kanun’un 181 inci maddesinin ikinci fıkrası gereği davada sağ kalan eşin kusurunun bulunup bulunmadığının tespitine yönelik karar verilmesi gerekirken, ölen eşin de kusurlu hareketlerinin tespiti ile kusur derecelendirilmesi yapılarak karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile davacı-karşı davalı erkeğin tüm istinaf taleplerinin, davalı-karşı davacı kadın mirasçılarının kusur derecelendirmesine yönelik istinaf talebi dışındaki tüm istinaf taleplerinin esastan reddine, davalı-karşı davacı kadın mirasçılarının kusur derecelendirmesine yönelik istinaf talebinin kabulü ile ilgili bendin kaldırılmasına, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davacı-karşı davalı erkeğin kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-karşı davalı vekili temyiz dilekçesinde; birliğin temelinden sarsılmasında asıl ve ağır kusurlu olanın kadın olduğunu kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kusur belirlemesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, evliliğin ölümle sona ermesi nedeniyle sağ kalan eşin kusurlu olup olmadığı değerlendirmesinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 181 inci maddesi, 330 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.