"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı erkeğin ölümü nedeniyle evlilik birliği sona erdiğinden konusuz kalan boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve davacı mirasçılarının kusur belirlemesine yönelik talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın davacı erkek mirasçıları vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında karar vermek üzere İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı erkeğin ölümü nedeniyle evlilik birliği sona erdiğinden konusuz kalan boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve davacı mirasçısının kusur belirlemesine yönelik talebinin reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek mirasçısı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek dava dilekçesinde; eşi ile uzun yıllar önce ilk evliliklerini yaptığını daha sonra boşanarak tekrar birbirleriyle evlendiklerini, iki aydır evli olduklarını ve aralarında şiddetli geçimsizliğin mevcut olduğunu iddia ederek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın, dava dilekçesi ile talep edilen anlaşmalı boşanma protokolünü imzalamış olmakla başkaca cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A.İlk Derece Mahkemesinin İlk Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 13.09.2019 tarih ve 2018/1083 Esas, 2019/1572 Karar sayılı kararı ile davacı erkeğin yargılama aşamasında 14.05.2019 tarihinde vefat ettiği, erkek mirasçıları . ve .nin yargılamaya kusur tespitine yönelik olarak devam ettiği yönündeki tespitler ile davacının ölümü nedeniyle evlilik birliği sona erdiğinden konusuz kalan boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davanın anlaşmalı boşanma davası olarak açılmış olması nedeniyle davacı mirasçılarının sağ kalan eşin kusurunu ispatlamasının mümkün olmadığından bahisle davacı mirasçılarının kusur belirlemesine yönelik taleplerinin reddine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin İlk Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı mirasçıları vekili kusur tespitine yönelik taleplerinin reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Bölge Adliye Mahkemesinin 10.12.2019 tarih ve 2019/2221 Esas, 2019/1986 Karar sayılı kararı ile davanın ilk olarak anlaşmalı boşanma davası olarak açılmış olduğu, mahkemece verilen duruşma gününde tarafların boşanmalarına karar verilmeyerek anlaşma ihtimallerine binaen verilen süre neticesinde davanın çekişmeli boşanma davasına dünüştüğü ve kusur durumunun tespiti için yargılamaya devam edilerek sonucuna göre karar verileceği yerde hatalı nitelendirme ile davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle kararın kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların davanın anlaşmalı boşanma davası olarak açıldığı, daha sonradan davanın çekişmeli boşanma davasına döndüğü ancak davacının çekişmeli boşanma dilekçesi vermeden öldüğü, tarafların dava açılırken sunduğu dilekçedeki açıklamaların soyut ifadeler içerdiği bu nedenle boşanma davasında kusur tespitine elverişli somut ifadelere yer verilmediğinden bahisle davacının ölümü nedeniyle evlilik birliği sona erdiğinden konusuz kalan boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı mirasçısının kusur belirlemesine yönelik talebinin, kusur tespit etmeye yönelik somut bir iddia olmadığından reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı mirasçısı Mine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı mirasçısı Mine vekili istinaf dilekçesi ile kararın kusur belirlemesi yönünden kaldırılmasına ve davanın kusur tespitine yönelik devamı ile delillerinin toplanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın anlaşmalı boşanma davası olarak açıldığı ancak dava tarihi itibarı ile tarafların evliliklerinin üzerinden bir yıl geçmediğinden anlaşmalı boşanma koşullarının oluşmadığı, mahkemece 12.04.2019 tarihli duruşmada taraflara anlaşma ihtimaline binaen süre verilerek duruşmanın ertelendiği, davacının 14.05.2019 tarihinde vefat ettiği, davacının önceki boşanma davasından 22.10.2018 tarihinde feragat ettiği, eldeki davayı 02.11.2018 tarihinde anlaşmalı boşanma davası olarak açtığı, davalıya kusur atfetmediği de dikkate alındığında İlk Derece Mahkemesinin kusur tespit etmeye yönelik boşanmaya neden olacak somut bir iddia bulunmadığından kusur belirlemesi talebinin reddine ilişkin kararının yerinde olduğundan bahisle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı mirasçısı Mine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı mirasçısı Mine vekili temyiz dilekçesinde istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrarla boşanma davasında davacının ölümünden sonra mirasçının kusur tespiti amacıyla davaya devam ederek yeni delil ileri sürebileceğinden bahisle kusur belirlemesine yönelik talebinin reddi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında görülen anlaşmalı boşanma davası sırasında davacı erkeğin ölümü ile mirasçısının kusur belirlemesi yönünden davaya devam edip edemeyeceği, mirasçının ölen eşin (davacının) dilekçesinde belirttiği vakıa ve deliller haricinde bir vakıa ve yeni bir delil bildirip bildiremeyeceği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkrası, 181 inci maddesinin ikinci fıkrası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı mirasçısı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine ,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.