"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1988 E., 2023/1899 K.
DAVA TARİHİ : 20.06.2022
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/1098 E., 2023/582 K.
Taraflar arasındaki davacı dede tarafından açılan torunla kişisel ilişki kurulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı anne vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı anne vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dede dava dilekçesinde özetle; oğullarının 04.11.2021 tarihinde vefat ettiğini, oğlu ile davalı ...'un ...ve ... adında iki tane çocukları olduğunu, oğlunun askeri personel olması nedeniyle tayine tabi çalıştığını, çocukların doğumundan itibaren her aşamada eşi Taciser Aktemur ile davalı maddîmanevîdestek olduklarını, tayinlerinin Van ve Erzincan'a çıktığı dönemde dahi oğul davalı gelin ve öz torunları yalnız bırakmayıp yanlarına gittiklerini, eşi Taciser Aktemur'un Van ilinde 1 yıla yakın kalarak torunlara baktığını ancak oğlunun ölümünden sonra davalı gelin ...'un torunlarını kendilerine göstermediğini, davalı ile irtibat kurma çalışmalarının sonuçsuz kaldığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 325 inci maddesi gereğince davasının kabulüne özellikle 1-31 Temmuz, ara tatilin birinci haftası ile mart-nisan ayları içerisinde kalan 1 haftalık dönemlerde kişisel ilişki kurulmasını karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı anne vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı büyükbabanın torunları ile ilgilenmediğini, Van iline gittiklerinde de çocuklara davacının bakmadığını, davacı ve eşinin hasta olduklarını çocuklara aldıkları zaman bakamayacaklarını, eski eşinin ayrı yaşanılan dönem içinde beylik tabancasıyla intihar ettiğini, davacı tarafın oğullarının cenazesini bile almaya gelmediklerini, intihar olayından davacı tarafın davalıyı sorumlu tuttuklarını, davacı tarafın davalıya yönelik sürekli beddua ve hakaretlerde bulunduklarını, davacı tarafın torunlarını görmelerine engellemek gibi niyet ve düşüncesinde olmadığını, ancak çocukların kendilerinin dedeleri ile görüştürmek istemediğini, görüşü engellemek için telefon numarasını değiştirdiği iddiasının asılsız olduğunu, aksine davacı tarafın tehdit ve tacizlerinden kurtulmak amacıyla telefon numarasını değiştirdiğini, polis memuru olan davalının tayininin Kayseri iline çıktığını, yaklaşık 10 aylık süre içinde davacı tarafın torunlarını görmeye gelmediğini, 1. ve 3. sınıfa giden çocukların psikolojik anlamda çöküş yaşadığı için için psikolog Orhan Altunel'den destek alındığını, anneden ayrı kalacak çocukların şahsi ilişki kurulmasına zorlanmasının çocukların yüksek menfaatlerine uygun düşmeyeceğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uzman raporunda küçükler ile ayda bir kez yatılı olmaksızın davacı dede ile görüştürülmelerinin uygun olacağı yönünde görüş bildirildiği, alınan uzman raporunda çocukların davacıya tepkisel davranışının olmadığı, aile bağlarının güçlenmesi ve davacının oğlunu kaybetmesi nedeniyle torunları ile şahsi ilişki kurulması halinde bir nevi acısının hafifleyerek evlat hasretlik halinin hafifleyeceği ve davacı ile küçüklerin yerleşim yerindeki mesafe dikkate alındığında uzman görüşünün aksine kişisel ilişki kurulmasında olağanüstü halin gerçekleştiğinin kabulünün gerektiği gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 325 inci maddesi gereğince davanın kabulüne, davacı büyükbaba ... ile her yıl Sömestr tatilinin 2. haftası Pazartesi saat 10.00’da alınarak takip eden Cuma Günü Saat 20.00'da iade edilmek, her yıl Nisan ve Kasım ayları ara tatillerinin Çarşamba günü sabah 10:00'da alınıp takip eden Cuma günü saat 20:00’da iade edilmek, her yıl 17 Ağustos günü saat 10:00'da alınarak 31 Ağustos saat 20:00'de iade edilmek üzere çocuklar-Büyükbaba arasında yatılı şekilde şahsi ilişki tesisine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesinin somut delillerin hiçbirini değerlendirmediğini, 3. kişiler ile şahsi ilişkide çocuğun üstün menfaatinin bulunması gerektiğini, çocukların uzun süreli yolculuklara zorlanmasının çocukların menfaatine olmadığını, annenin velâyet hakkının kullanmasına engel olacak şekilde kişisel ilişki kurulduğunu ileri sürerek kararın tümü yönünden kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile büyükbaba ile torun arasındaki kişisel ilişkinin amacı hısımlık bağlarını güçlü tutmak ve büyükbabanın torun sevgisini tatmin, çocuğun da büyükbaba sevgisi ve şefkatini hissetmesini, bu yolla çocuğun ahlaki ve manevîgelişimini sağlamak, geliştirmeye hizmet etmesi, kurulan kişisel ilişkinin süresi ise büyükbaba ile torun sevgisini tatmaya elverişli olacak yeterlilikte olmasının gerektiğini, İlk Derece Mahkemesince sosyal hizmet raporu alındığı, en son 01.06.2023 tarihli 3 kişilik heyetten alınan rapora göre davalı annenin; üzerine düşen annelik rol ve görevleri eksiksiz yerine getirdiği, çocukların davacı büyükbaba ile olumsuz bir geri bildirim yapmadığı, büyükbaba ile torunu arasında kurulan şahsi ilişki ve süresinin yeterli ve yerinde olduğu davalı tarafından alınıp dosyaya sunulan uzman görüşünün düzenli kurulacak şahsi ilişki bakımından engelleyici bir durum içermediği şahsi düşünceyi yansıttığı eldeki davadaki talebin çocukların üstün yararına olduğu gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dede ile kişisel ilişki kurulması davasında kanunda belirtilen olağanüstü şartların oluşup oluşmadığı ile kişisel ilişki süresinin çocukların yüksek yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 325 inci maddesi 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü madde, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı anne vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Somut olayda, İlk Derece Mahkemesince tarafların 05.02.2009 doğumlu torunları ile dede arasında kurulan kişisel ilişki hükmündeki " her yıl Şubat Sömestr tatilinin 2. Haftası Pazartesi günü sabah saat 10.00'dan aynı haftanın Cuma günü akşam saat 20.00'a kadar, her yıl Nisan ve Kasım ayları ara tatillerinin Çarşamba günü sabahı saat 10.00'dan takip eden Cuma günü akşam saat 20.00'a kadar, her yıl 17 Ağustos günü sabah saat 10.00'dan 31 Ağustos akşam saat 20.00'a kadar" olacak şekilde kurulan kişisel ilişkinin, çocukların yaşları ile geçirdikleri travmalar dikkate alındığında sık ve annenin velâyet görevini gereği gibi yerine getirmesine engel nitelikte olduğu gözetilerek, daha uygun sürelerle kişisel ilişki kurulması gerekirken; ara tatil, sömestri tatili ve yaz tatilinde olacak şekilde uzun süreli kişisel ilişki kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı anne vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2.Davalı anne vekilinin kişisel ilişkinin süresine yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kişisel ilişkinin süresi yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının kişisel ilişkinin süresi yönünden BOZULMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.