"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davacı-karşı davalı kadın vekili
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece ölümle konusuz kalan boşanma davaları hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararın davacı-karşı davalı kadın vekili ile davalı-karşı davacı mirasçısı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde; evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı erkek vekili süresinde verdiği cevap ve karşı dava dilekçesinde; tarafların zina sebebiyle boşanmalarına, bu mümkün olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece 24.11.2015 tarihli ve 2014/511 Esas, 2015/817 Karar sayılı karar ile kadının davasının reddine, erkeğin davasının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 26.09.2017 tarihli ve 2016/11106 Esas, 2017/10049 Karar sayılı kararıyla Mahkemece kadının davasının reddine, erkeğin davasının ise 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca kabulüyle tarafların boşanmalarına karar verildiği, gerekçeli kararın gerekçe kısmında erkeğin zinaya dayalı boşanma talebinin reddine dair hükmün tartışıldığı; ancak kısa karar ve gerekçeli kararın hüküm kısmında erkeğin zinaya dayalı davası yönünden bir hüküm kurulmadığı, erkeğin zina hukuki sebebine dayalı boşanma talebi yönünden de bir karar verilmesi gerekirken, kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm kısmında işbu talep yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesinin usul ve kanuna aykırı olduğu belirtilerek Mahkeme kararı bozulmuştur.
B. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemece bozmaya uyularak verilen 15.02.2018 tarihli ve 2017/971 Esas, 2018/112 Karar sayılı karar ile kadının davasının reddine, erkeğin zina sebebine dayalı davasının reddine, erkeğin evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine hükmedilmiş, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 04.03.2019 tarihli ve 2018/3397 Esas, 2019/2071 Karar sayılı kararı ile erkeğin eşine karşı fiziksel şiddet uyguladığı, bu nedenle kadının davasının da kabulüne karar verilmesi gerektiği, kadının ise başka erkekle aynı evde kaldığı ve zina olgusunun ispatlandığı, erkeğin zina hukuki sebebine dayalı boşanma talebinin kabulü gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararı bozulmasına, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla taraflar arasındaki evlilik dava devam ederken davalı-karşı davacı ...’nın 15.04.2020 tarihinde vefatı nedeniyle sona erdiğinden konusuz kalan boşanma, davacı-karşı davalının tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, tarafların boşanmaya bağlı maddi ve manevi tazminat, tedbir nafakası, iştirak nafakası talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 04.03.2019 tarihli ve 2018/3397 Esas - 2019/2071 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere vefat eden davalı-karşı davacı erkeğin davacı-karşı davalı kadına fiziksel şiddete bulunduğu ve evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğu; davacı-karşı davalı kadının ise başka bir erkekle aynı evde kaldığı ve zina yaptığının ispat edildiğ; böylelikle boşanmaya sebebiyet verecek taraflar arasında mevcut ve gerçekleşen olaylara göre davacı-karşı davalı kadının ağır, davalı-karşı davacı erkeğin az kusurlu olduğu belirtilerek davalı-karşı davacı erkeğin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tespitine, davacı-karşı davalı kadının boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olduğunun tespitine; ayrıca ortak çocuk 12.05.2006 doğumlu Ekin Naz vesayet altında bulunduğu, vesayet kararının halen devam ettiği, vesayet kararı kaldırılmadan velâyete ilişkin bir karar verilemeyeceğinden küçüğün velayeti konusunda karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuk ile davacı-karşı davalı anne arasında şahsi ilişki kurulmasına; ölen erkeğin davasındaki yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin kadın aleyhine hükmedilmesine, kadının davasındaki yargılama harç ve giderlerinin kadın üzerinde bırakılmasına ve kadın lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı kadın vekili ile davalı-karşı davacı mirasçısı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 20.10.2022 tarihli ve 2022/8051 Esas, 202278386 Karar sayılı kararıyla evlilik birliğinin ölümle sona erdiğine ve davalı-karşı davacı erkek mirasçısı tarafından 4721 sayılı Kanunun 181 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kusur tespitine yönelik olarak davaya devam edildiğine göre Mahkemece konusuz kalan boşanma ve ferileri hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek sağ kalan eşin kusurlu olup olmadığı yönünde bir tespit yapmakla yetinilmesi ve dava tarihindeki haklılık durumuna göre yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde sair yönlerden de hüküm kurulmasının doğru görülmediği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-karşı davalı kadın vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davacı-karşı davalı kadın vekili; babanın ölümüyle velayetin sağ kalan müvekkili anneye kanundan ötürü geçtiğini, çocuğa vasi tayin edilmesinin hatalı olduğunu, çocuğa temsil kayyımı atanması gerektiğini, çocuğun sağlıklı şartlarda yaşamadığını, annenin uzman raporunda velayet görevini yerine getirebilecek yetkinlikte olduğunun belirtildiğini, velayetin anneye tevdi edilmesi gerektiğini, erkek eşin kusurlu olduğunu, müvekkilinin kusursuz olduğunu, zina eyleminin ispatlanmadığını, hak düşürücü sürenin geçtiğini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin müvekkili lehine hüküm altına alınması gerekirken müvekkili aleyhine hüküm altına alınmasının doğru olmadığını, Mahkeme kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; bozma kararının düzeltilmesini ve Mahkeme kararının lehe bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; Mahkemece 4721 sayılı Kanun'un 181 nci maddesinin ikinci fıkrasına uygun olarak hüküm tesis edilip edilmediği, Dairece verilen bozma kararı yönünden karar düzeltme sebeplerinin mevcut olup olmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 181 nci maddesinin ikinci fıkrası. 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı maddesi.
3. Değerlendirme
1. Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Karar düzeltme talebinin REDDİNE,
1086 sayılı Kanun 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren 1.470,00 TL para ceza ile 375,10 TL karar düzeltme ret harcının düzeltme isteyenden tahsiline,
15.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.