Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1683 E. 2023/5405 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararında, erkeğin gizli kamera yerleştirmesi ve psikolojik baskı uygulaması nedeniyle ağır kusurlu olduğuna, kadının ise az kusurlu olduğuna ve bu sebeple evlilik birliğinin temelden sarsıldığına dair yeterli ve geçerli gerekçe bulunduğu gözetilerek, davalı erkeğin temyiz itirazlarının reddine ve istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2726 E., 2022/3553 K.

KARAR : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/515 E., 2022/436 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; erkeğin, dikizleme, rontgencilik olarak tabir edilen hareketlerinin olduğunu, pedofili ve sübyancılık şeklinde cinsel sapkınlıklarının olduğunu, ortak konutun banyo ve tuvalet olarak kullanılan bölümüne gizli kamera yerleştirdiğini, erkeğin, eşinin ve çocuklarının canına kıyacağı yönünde haberler göndererek söz konusu sapkın davranışlarını örtbas etmeye çalıştığını, tehdit ettiğini, ortak çocukların psikolojilerini olumsuz etkilediğini, psikolojik şiddet uyguladığını ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuk ... ... yararına aylık 750,00 TL,...yararına ise aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına ise aylık 2.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, nafakalara TÜFE oranında artış uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap ve ikinci cevap dilekçesinde özetle; kadının eşine ilgisiz davrandığını, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğunu, erkeğin bu olayı aile birliğinin devamı açısından affettiğini ileri sürerek kadın tarafından açılan boşanma davasının reddine, boşanmaya karar verilmesi halinde erkek yararına 100.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin evin çatısına evin özel bir bölümünü izleyen gizli kamera yerleştirdiği, bu olayın öğrenilmesi üzerine kadının boşanma isteğini söylediği, kadına ''giderseniz kendimi öldürürüm'' şeklinde sözler söyleyerek psikolojik şiddet uyguladığı, kadının bu olaydan 1,5 ay sonra ...'a ailesinin yanına geldiği, kadını sürekli arayarak ve kısa aralıklarla mesaj atarak rahatsız ettiği, bu hususun kısmen erkek tarafından sunulan Whatsapp yazışmalarına yansıdığı, öte yandan erkek tanıklarının beyanların bir kısmının duyuma dayalı, bir kısmının ise geçimsizlik halini kabule elverişli olmayan beyanlardan ibaret olduğu, delil olarak telefon kayıtlarına dayanılmış ise de, kadın ile kadının eniştesi arasındaki güven sarsıcı davranışın üzerinden 10 yıldan fazla süre geçtiği, kadına kusur olarak yüklenmesinin mümkün olmadığı, böylece evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda erkeğin ortak konuta gizli kamer yerleştirmesi ve kadına psikolojik baskı uygulaması nedeniyle ağır, kadının ise boşanma isteğini dile getirmesi nedeniyle az kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların anne yanında kalması, babanın ortak konutun özel alanına kamera yerleştirmesi, annenin velâyete engel durumunun olmaması sebebiyle sosyal inceleme raporu da dikkate alınarak velâyetlerin anneye verilmesine, ortak çocuklar ile babaları arasında yatısız olacak şekilde kişisel ilişki tesisine, ortak çocuklardan ... ... yararına 550,00 TL,...yararına 450,00 TL tedbir ve aynı miktar üzerinden iştirak nafakası, kadın yararına ise aylık 700,00 TL tedbir ve devamında yoksulluk nafakası ödenmesine, nafakalara her yıl ÜFE oranında artış uygulanmasına, yasal şartları oluştuğu gerekçesiyle kadın yararına 45.000,00 TL maddî, 45.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin ise reddine karar verilmiştir

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesiyle; İlk Derece Mahkemesi kararının tüm yönlerden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin eve kamera yerleştirdiği ve kadını tehdit ettiği yönünde yüklenen kusurların tanık beyanlarıyla ispatlanamadığını, ortak çocuğun beyanlarının ise annesinin etkisi altında kalarak verildiğini, kadının dava açmadan önce 19.06.2021 ve 06.07.2021 tarih aralığındaki mesajlaşmalarının erkeğin kusurlu davranışlarını affeder nitelikte olduğunu, kadının evi terk ettiğini, çocukları babalarına karşı doldurduğunu, kadının İlk Derece Mahkemesinin karar tarihinden 2 ay öncesinde sigortasız olarak işe başladığını, karar tarihinden 1 gün sonra ise sigortalı olarak çalışmaya başladığını ileri sürerek kararın tüm yönlerden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, tarafların kusur durumlarına göre kadının davasının kabulü ile kadın yararına nafaka ve tazminat ödenmesine ilişkin koşulların oluşup oluşmadığı, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesinin ortak çocukların üstün yararına olup olmadığı ile ortak çocuklar yararına nafaka takdirinin isabetli olup olmadığı, nafaka ve tazminat miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmesine ilişkin hukuki koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 nci, 323 üncü, 324 üncü, 327 nci, 328 inci, 330 uncu, 335 inci, vd. maddeleri, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü maddesi, 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası, 12 nci maddesi. Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.