"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 5. Aile Mahkemesi
Taraflar arasındaki baba tarafından açılan, velâyeti annede bulunan ortak çocuk için pasaport ve vize işlemleri için izin ve yetki verilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davasının kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 2020 yılında boşandıklarını, ortak çocuk ...'nin velâyetinin anneye verilerek baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesis edildiğini, davalının Almanya'da doğup büyüdüğünü ve halen Almanya'da yaşadığını, ortak çocuk ile görüşebilmek için sürekli Türkiye'ye gelip gittiğini, kişisel ilişki konusunda da bugüne kadar herhangi bir sıkıntı yaşanmadığını, yaz tatilini kapsayan dönem için kurulan kişisel ilişkiyi Almanya da geçirmek istedikleri, oradaki imkanlarından sınırlı süre için de olsa çocuğuna yararlandırabilmeyi istediğini, bu durumun aynı zamanda çocuğun babannesini, dedesini, halalarını ve kuzenlerini de görmesi ve onlarla zaman geçirebilmesi için bir fırsat olduğundan çocuğun da üstün yararına olduğunu iddia ederek çocuk adına pasaport çıkarılabilmesi ve vize işlemlerini yapabilmesi için davacı müvekkiline izin ve yetki verilmesine, karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının ikametinin Almanya olarak gözükse de zamanının büyük çoğunu ülkemizde geçirdiğini, müvekkilinin hiçbir suretle baba evlat görüşmesini kısıtlamadığını, hatta birlikte tatillere gittiklerini ancak son görüşmeden sonra ortak çocuğun hal ve tavırlarında gözle görülür değişimler olduğunu, ortak çocuğun ziyaretler sonrasında içine kapanıp, agresif tavırlar sergilemeye, zaman zaman konuşma ve davranış bozuklukları yaşamaya hatta nadir de olsa gece altını ıslatma gibi psikolojik tepkiler vermeye başladığını, anneye karşı agresif tavırlar sergilediğini, tarafların boşandıkları dönemde davacının ortak çocuğu Almanya'ya kaçırma eyleminde bulunduğunu, müvekkilinin bilgisi dışında imzasını taklit ederek pasaport çıkartılmasına muvafakat verdiğine ilişkin imza attığını, davalı hakkında soruşturma başlatıldığını, davanın devam ettiğini, davacının müvekkili ile görüşmelerinde o dönem için ortak çocuğu yurt dışına götüremediğini ancak elbet bunun bir yolunu bulup kızlarını kaçıracağını, müvekkilinin de kendisine bu sebeple geri dönmek zorunda kalacağını aksi halde bir daha kızının yüzünü asla göstermeyeceğini söylediğini, davacının Almanya devletinde de işlemiş olduğu başkaca suçlardan ötürü adli sicil kayıtlarının olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı babanın Almanya'da yaşadığı, ortak çocukla kişisel ilişkisini kendi ailesi ile de çocuğun görüşebilmesi ve çocuğun yurt dışı deneyimi edinebilmesi adına Almanya'da da kurabilmeyi talep ettiği, ortak çocuk ile davacı baba arasında yurt içinde kurulan ilişkinin sorunsuz şekilde tesis edildiğini, çocuğun yüksek yararı, bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişimi durumu ile davacı babanın çocukla kişisel ilişki hakkı gözetilerek açılan davanın kabulü ile davacı babaya davalı annenin muvafakati olmadan tarafların ortak çocuğu ... ... adına pasaport çıkartabilmesi ve vize işlemlerini yapabilmesi için kararın kesinleştiği tarihten itibaren yetki ve izin verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, dava dilekçesindeki iddia ve vakıaları aynen tekrar ederek , kararın çocuğun üstün yararına olmadığını bu nedenle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, sosyal inceleme raporu, ortak çocuğun uzmana verdiği beyan dikkate alındığında mahkemece verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; davaya cevap dilekçesinde ve istinaf dilekçesindeki iddia ve itirazlarını aynen tekrar ederek, davacının çocuğu Türkiye sınırları içerisinde dilediği şekilde hem kendisinin hem de kök ailesinin vakit geçirebildiğini, davacının bu davayı açmaktaki amacının çocuğunu yurt dışına kaçırmak olduğunu, verilen karar neticesinde telafisi imkansız zararlara yol açabileceğini, müvekkilinin, çocuğuna iki farklı eğitim kurumundan dil dersleri aldırdığını, tek korkusunun kızını bir daha görememek olduğunu beyan ederek usul ve kanuna aykırı Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, baba tarafından açılan, velâyeti annede bulunan ortak çocuk ile kişisel ilişkin günlerinde yurt dışında da görüşebilmek için annenin muvafakati olmadan pasaport ve vize işlemlerinin yapmak üzere izin ve yetki verilmesi koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 323 üncü maddeleri. Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme 3 üncü , 9 uncu ve 12 nci maddesi. Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddesi. 4721 sayılı kanunun 339 ıncı maddesinin birinci fıkrası 343 inci maddesininin birinci fıkrası 346 ıncı maddesinin birinci fıkrası. 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu 4 üncü maddesinin (b) bendi hükümleri. 14 Temmuz 1994 tarihli 21990 sayılı resmi Gazete ile yayımlanan İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına dair sözleşmeye ek ve bu sözleşme ile Ek 4 nolu protokol 1 inci ve 2 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.