"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1295 E., 2022/2644 K.
DAVALILAR : 1-... 2- ... A.Ş. vekili Avukat ...
DAVA TARİHİ : ...
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/915 E., 2022/375 K.
Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması ve davaya konu taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun sair istinaf sebepleri incelenmeksizin kabulü ile kararın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin, birinci fıkrasının (a) bendinin (4) üncü alt bendi uyarınca re'sen kaldırılmasına ve mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince kaldırma kararı sonrasında yeniden yapılan yargılamada, kadının davasının reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı eşi ... ile 01.08.2004 yılından beri evli olduklarını, eşi ve çocukları ile birlikte ... adresindeki konutu yıllardan beri aile konutu olarak kullandıklarını, söz konusu aile konutunun tapuda davalı eşi adına kayıtlı olduğunu, aile konutu olarak kullandıkları gayrimenkulu davalı eşinin ... T.A.O lehine ipotek tesis ettirdiğini, davalı eşi tarafından haberi olmadan aile konutu üzerine ipotek tesisi yapıldığını, her ne kadar tapuda aile konutu şerhi bulunmasada bu durumun aile konutu olmasını ortadan kaldırmayacağını, davalı bankanın aile konutu olarak kullanıdığını veya kullanıbileceğini bilebilecekken ipotek tesisi yaptığını, davalı banka tarafından Kayseri 3. İcra Müdürlüğü'nün 2013/7891 sayılı dosyasından borçlu ve eşi adına icra takibi yapıldığını ve ipoteğin nakde çerilmesini talep ettiklerini, aile konutunun satılması halinde iki çocuğu ile birlikte zor durumda kalacaklarını, bu nedenle davaya konu taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasına, taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasına, Kayseri 3. İcra Müdürlüğü'nün 2013/7891 sayılı dosyası üzerinde davalı banka tarafından yapılacak olan satışın durdurulmasına, yargılama giderlerinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... T. cevap dilekçesinde özetle; iki çocuklarıyla beraber yıllardan beri davaya konu aile konutunda yaşadıklarını, söz konusu daireyi evlilik birliği içinde hem eşinin hem de kendi katkılarıyla alındığını, tapuda kendisi adına kayıtlı olduğunu, dava konusu konutu diğer davalı bankaya ipotek ettirirken eşinin rızasını almadığını, bunları eşinin davayı kazanması için söylemediğini, doğruları söylediğini, keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırıldığında dava konusu konutun aile konutu olacağının anlaşılacağını beyan etmiştir.
2. Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle dava konusu taşınmaz cebri icra yolu ile satışı önler tedbir konulduğu ve bu tedbirin kaldırılmasını, eksik harcın tamamlanmasını, aksi halde esasa girilmeden dava şartı yokluğundan red kararı verilmesini, ipoteğin fekki davalarında ipotek bedeli üzerinden harç yatırılması gerektiğini, davacı tarafın her ne kadar muvafakatı olmaksızın taşınmazın ipotek verildiği iddia etmiş ise de; dilekçeleri ekinde davacı tarafından imzalanmış eş muvafakat belgesi sunulduğunu, yapılacak incelemede imzanın davacıya ait olduğunun ortaya çıkacağını, müvekkil banka ile dava dışı ... arasında imzalanan kredi genel sözleşmesi kapsamında bahsi geçen şahsa kullandırılan kredilerin teminatı olarak davalı ... tarafından dava konusu taşınmaz üzerine müvekkil banka lehine ipotek tesis edildiğini, dava konusu taşınmaz üzerine aile konutu şerhi terkin edilmediğini, aile konutu olarak kullanılıyor olsa bile ipotek fekkine karar verilmesinin mümkün olmadığını, ipoteğin satışının durdurulmasına ilişkin tedbirin kaldırılmasını, davanın reddine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin 21.12.2018 tarihli davanın reddine dair kararı, davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmekle Bölge Adliye Mahkemesince eksik inceleme yapıldığından bahisle hükmün kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile eş muvafakatname belgesinde davacı ...'in imzasının yer aldığı, imzanın inkarı üzerine aldırılan adli tıp raporunda da söz konusu muvafakatname de bulunan imzanın davacı ...'e ait olduğunun tespit edildiği, dolayısıyla ipoteğin tesisi aşamasında davacını açık muvafakati bulunduğundan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, davanın reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olması gerekçesi ile 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, davanın reddi yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Davacı tarafından 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194 üncü maddesine dayalı olarak açılan ipoteğin kaldırılması davasında taşınmazın aile konutu olup olmadığı, malik olmayan eşin ipotek konulmasına rızasının bulunup bulunmadığı, davanın reddi kararının doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun)190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 6 ncı ve 194 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekilininin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...