Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3267 E. 2024/1578 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında tarafların kusur oranları, tazminat ve nafaka miktarlarının belirlenmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, tarafların kusur durumlarını, delilleri ve iddiaları değerlendirerek verdiği boşanma kararı, tazminat ve nafaka hükümleri usul ve yasaya uygun bulunarak temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2753 E., 2023/203 K.

DAVA TARİHİ : 30.10.2018

KARAR : Başvurununu kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 5. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/86 E., 2021/823 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne;karşı davanın reddine karar verilmiştir.Kararın davalı-davacı kadın vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne;karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının psikolojik şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini,evi terkederek birlikte yaşamaktan kaçındığını bu nedenle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721Sayılı Kanun) 166 ıncı maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukla müvekkili arasında kişisel ilişki tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili, cevap-karşı dava dilekçesinde özetle; davacı-davalının müvekkilini birden fazla darp edip müşterek konuttan uzaklaştırdığını, müvekkilinin ... ve ailesinin şiddet ve hakaretlerine maruz kaldığını, müvekkilini birçok kez evden kovduklarını, müvekkilinin ailesiyle görüşmemesi için davacı-davalının müvekkilinin telefonunu elinden aldığını,müvekkilini evden kovduğunu, müvekkilinin davacı-davalının zorlaması ve müvekkilini evden kovmasıyla müşterek haneden ayrılıp Manisa'ya dönmek zorunda kaldığını belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesine, müvekkiline lehine aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk, ortak çocuk lehine aylık 600,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine 20.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk derece mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721Sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına ve fer’ilerine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili asıl davanın kabulünü, karşı davanın reddini, ilk derece mahkemesinin yanılgılı değerlendirmede bulunduğunu, gerekçenin eksik olduğunu, ilk derece mahkemesinin kararının talepleri doğrultusunda kaldırılması talebiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

2.Bölge Adiye Mahkemesinin 03/02/2021 tarih ve 2020/1063 Esas, 2021/137 Karar sayılı kararı ile; davalı-davacı kadın vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar verilerek yargılamayı yapan Konya 5. Aile Mahkemesi gerekse de istinabe olunan Manisa 3. Aile Mahkemesi davalı davacı hakkında heyet raporu tanzimini istemelerine rağmen ilgili hastane tarafından tek hekim raporunun düzenlendiği,ayrıca kadının rapor tanzimi için hastaneye sevkine dair 23.10.2019 tarihli istinabe yazısı ve dosya içeriği incelendiğinde dosyanın kül halinde gönderilmediğinin anlaşıldığı, tarafların akıl ve ruh sağlığına ilişkin iddiaların raporu düzenleyen heyet tarafından irdelenebilmesi için dosyanın kül halinde gönderilmesinin gerektiği, zira tarafların iddialarının ve tanık beyanlarının sağlık kurulunca değerlendirilmesinin gerektiğinin değerlendirildiği, gerek hükme esas alınan raporun tek hekim tarafından düzenlenmesi gerekse de dosyanın kül halinde gönderilmeksizin sağlık kuruluşunca eksik olabilecek inceleme ile rapor tanzim edilmiş olması nedeniyle mevcut raporun sağlıklı ve hükme esas kabul edilebilmesinin mümkün olmadığı,söz konusu eksikliğin giderilmesi için davalı-davacı kadın vekilinin sair istinaf sebepleri incelenmeksizin İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk derece mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla tarafların son tartışmalarında davalı karşı davacının, davacı karşı davalıya "sen adam mısın, herif misin" dediği davacı karşı davalıya ve babasına "döv beni kapının önüne koy" dediği, tarafların o tarihten beri ayrı olduğu, bu şekilde gelişen olaylarda davalı-davacının tam kusurlu olduğu asıl davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721Sayılı Kanun) 166 ıncı maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuk Mücahit Sefa'nın velayetinin anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk lehine aylık 430 TL tedbir ve 430 TL iştirak nafakasına, ... erkek lehine 3.000,00 TL maddî, 2.000,00 TL manevî tazminata, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı- davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; erkeğin sorumsuz olduğunu, şiddet uyguladığını belirterek asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi, kusur, aleyhe tazminata hükmedilmesi, tedbir nafakası, karşı davaları yönünden tüm taleplerinin kabulüne karar verilmesi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden kadına yüklenen kusurların gerçekleştiği, kararın sadece kadın tarafından istinaf edilmesi nedeni ile kadına ilave kusurlar verilemeyeceği, erkeğin kadına yönelik devamlılık arz eden fiziksel şiddetinin tanık Yusuf'un beyanıyla sabit olduğu, bu bakımdan erkeğe kusur yüklenmemesinin yerinde olmadığı, gerçekleşen olaylarda erkeğin ağır, kadının hafif kusurlu olduğu, ortada evlilik birliğini temelinden sarsan birliğin devamına imkan vermeyen bir geçimsizliğin mevcut ve sabit olduğu, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına dair verilen kararının isabetli olduğu, erkeğin sabit görülen kusurlu davranışlarının da kadın açısından evlilik birliğini temelinden sarstığı birliğin devamına imkan vermediği bu itibarla karşı davanın da kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, kadının asıl davanın kabulüne yönelik istinafının reddine, kusura yönelik istinafının kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik istinafının kabulüne karar vermek gerektiği, erkek lehine tazminat taktiri hatalı olup,kadının aleyhine hükmedilen tazminata yönelik istinaf talebinin kabulü ile erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar vermek gerektiği, kadın lehine maddîve manevî tazminat takdir edilmemesinin hatalı olduğu, kadın lehine 20.000,00 TL maddî 20.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, İlk Derece Mahkemesince talep olmasına rağmen kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmediği, kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, bu hususta karar verilmemesinin usul ve kanuna aykırı görüldüğü, aylık 400,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesi gerektiği, kadının ortak çocuk lehine hükmedilen tedbir nafakasına yönelik istinafının reddine karar vermek gerektiği, boşanmayla yoksulluğa düşeceği anlaşılan kadın lehine yoksulluk nafakası koşullarının oluştuğu, aylık 600,00 TL yoksulluk nafakasının tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarına göre makul olduğu,iştirak nafakası takdirinin doğru ancak miktarının düşük olduğundan çocuğun yaşına ve ihtiyaçlarına nazaran 600,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle bu nedenlerden başvurun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, sair istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı- davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde;kadının kusurlu olduğunu,müvekkiline hakaret ve aşağılamalarda bulunduğunu belirterek kadının davasının kabulü, kusur,tazminatlar,nafakalar yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kadının davasının kabulü, kusur tespiti, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, tazminatlar, nafakalar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 6 ncı, 166ıncı maddesi, 169 uncu, 174üncü maddesi,175inci maddesi, 176 ncı, 182 nci, 327 nci, 328 inci, 330 uncu maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup ... erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.03.2024 arihinde oy birliğiyle karar verildi.