Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3945 E. 2024/3009 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Bozma ilamı sonrası davacı kadın tarafından eski eşine karşı açılan değer artış payı ve katılma alacağı davasında, tasfiye konusu taşınmazların değerinin güncelliğini yitirip yitirmediğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tasfiye konusu taşınmazların değerinin tespiti için hükme esas alınan bilirkişi raporunda, taşınmazların değerinin karar tarihinden yaklaşık 1.5 yıl önceki tarih dikkate alınarak hesaplandığı, bu durumun Yargıtay uygulamalarına göre tasfiye tarihi olan karar tarihi itibariyle değer tespiti ilkesine aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2017/58 E., 2022/286 K.

KARAR : Kısmen kabul kısmen ret

Taraflar arasındaki değer artış payı ve katılma alacağı davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı kadın vekili ve davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmiş, incelemenin duruşmalı olarak yapılması davacı kadın vekili tarafından istenilmiş; Mahkemece 27.01.2023 tarihli ek karar ile davalı erkek vekilinin başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiş, işbu ek karar temyiz edilmemiş olmakla; davacı kadın vekilinin temyiz dilekçesinin kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulü ile 30.04.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir..

Belli edilen günde taraflardan kimsenin gelmemiş olduğu belirlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen 30.04.2024 tarihinde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; evlilik birliği içinde davalı adına 30 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan (B) ve (C) ile işaretli taşınmazlar ile taraflar adına 1/2 hisseli olarak edinilen 30 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan (A) ile işaretli taşınmaz, pansiyon işletmesi ve aile konutu olarak kullandıkları 47 (42) nolu taşınmaz olduğunu, ayrıca davalı adına banka ve borsa hesapları tespit edildikçe bildirileceğini belirterek yasal mal rejiminin mal ayrılığına dönüştürülmesini, tarafların evlilik birliği içinde edindikleri malların tasfiyesini, tasfiyenin mümkün olmaması halinde bedellerinin yarısının tahsilini, pansiyon işletmesi için kayyım atanmasını talep ve dava etmiştir.

2.Davacı kadın vekili 27.07.2017 açıklama tarihli dilekçesinde; tarafların evlenme tarihi olan 02.10.1994-01.01.2002 arası döneme ilişkin katkı payı alacağı, 01.01.2002 tarihinden mal rejiminin mal ayrılığına dönüştüğü 21.09.2011 arası döneme ilişkin ise katılma alacağı ve değer artış payı alacağı talep ettiklerini, tarafların evlilik birliği içerisinde edindikleri 30 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan (B) ve (C) ile işaretli taşınmazların 2002 sonrası dönemde edinilerek davalı adına kaydedildiğini, yine evlilik birliği içerisinde edinilen 30 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan (A) ile işaretli taşınmazın 1/2 şer hisseli olarak taraflar adına kaydedildiğini, bunun dışında tarafların 30 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan (A,B,C) ile işaretli taşınmazlarda adi ortaklık şeklinde kurdukları ... adında pansiyon işletmeciliği olduğunu, müvekkilinin taşınmazların pansiyon haline getirilmesi için 400.000,00-500.000,00 TL arası harcama yaptığını, binaların kaba inşaat haline getirilmesi ve ilave odaların yapımı, kırımın yapılması ve molozların yaşınması, demir-çelik kontrüksiyonun yapılması, kum, çimento, tuğla, ferforjelerin satın alınması, nakliye işleri, otel odalarına ait kapı ve pencerelerin alınması, havalandırma tesisatının yapımı, banyo ve tuvaletlerin yapımı, malzeme, işçilikleri, alçıpan, boya, sıva, çatı yapımı ve tüm bina izolasyonları, mantolama işlemleri, elektrik, doğalgaz, kalorifer,klima ve su tesisatı malzemeleri ve işçilikleri, parke ve seramikler, mutfak gereçlerinin alınması ve işçilikleri, banyo gereçleri (ısıtıcı da dahil) ve işçilikleri, tüm otel odalarına halı, kilim, yatak-yatak başı, yorgan, yastık,perde, yatak örtüsü, battaniye, televizyon, masa ve sandalye, çamaşır makinaları, elektirik süpürgeleri, elektrikli radyatörler ve ısıtıcılar gibi tüm harcamalar dahil olmak üzere, müvekkilinin tarafından yapılan toplam harcama miktarına ilişkin tüm harcama belgelerine müvekkilinin ulaşması mümkün olmadığından yapılan asıl katkı miktarının Mahkeme tarafından yapılacak keşif ile netleşeceğini, pansiyonun yapımına ilişkin yapılan harcamaların büyük oranda müvekkilinin ailesi ve yakın çevresi tarafından kendisine verilen para ile yapıldığından değer artış payı talep etme zaruretinin hasıl olduğunu; davalının bu pansiyon işletmesinde sermaye payı ve 21.09.2011 tarihine kadar elde ettiği dağıtılmış ve dağıtılmamış kar payı ile davalıya ait olup işletmeye ayın olarak kaydedilen malvarlığı değerleri, şirketin sürüm ve tasfiye değeri ve artan sermaye payları evlilik birliği içerisinde edinilmiş malvarlığı değerleri olduğundan bunlar için yasal faizi ile birlikte katılma ve değer artış payı alacağı talep ettiklerini; davalı erkek evlilik süresince ortağı olduğu işletmeler ve edindiği menkul ve gayrimenkullerle ilgili olarak müvekkilini bilgilendirmediğinden başka malvarlıklarının olmasının da kuvvetle muhtemel olduğunu, 01.01.2002 tarihinden önce elde edilenler üzerinde müvekkilinin katkı payı alacağı, 01.01.2002 tarihinden sonra elde edinilenler üzerinde değer artış payı ve katılma alacağı bulunduğunu; davalının mal rejiminin sona ermesinden önceki bir yıl içerisinde yapmış olduğu karşılıksız kazandırmaların ve müvekkilinin alacağını azaltmak kastıyla yaptığı devirlerin de tasfiyeye tabi olacağını belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 30 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan (B) ve (C) ile işaretli taşınmazlar için 10.000,00 TL katılma ve değer artış payı alacağı, 30 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan (A) ile işaretli taşınmaz için 5.000,00 TL katılma ve değer artış payı alacağı, pansiyon işletmeciliğinin yapımı, bakımı ve onarımı için müvekkilinin yaptığı harcamalar için 10.000,00 TL katılma ve değer artış payı alacağı, pansiyon işletmeciliğinde mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar bu işletmedeki sermaye payı ve 21.09.2011 tarihine kadar elde ettiği dağıtılmış ve dağıtılmamış kar payı ile davalıya ait olup işletmeye ayın olarak kaydedilen malvarlığı değerleri, işletmenin sürüm ve tasfiye değeri ve artan sermaye payları evlilik birliği içerisinde edinilmiş malvarlığı değerleri olduğundan bunlar için 5.000,00 TL katılma ve değer artış payı alacağı, malvarlığı değerlerinin 01.01.2002 tarihinden önce elde edilen var ise tespit edilenler üzerinde 1.000,00 TL katkı payı alacağı olmak üzere, şimdilik toplam 31.000,00 TL katkı payı, katılma ve değer artış payı alacağının yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir.

3. Davacı kadın vekili 01.06.2022 tarihli dilekçesinde; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 30 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan (B) ile işaretli taşınmaz için 1.250.000,00 TL katılma ve değer artış payı alacağı, 30 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan (C) ile işaretli taşınmaz için 475.000,00 TL katılma ve değer artış payı alacağı, pansiyon işletmeciliğinin yapımı, bakımı ve onarımı için müvekkilinin yaptığı harcamalar için 10.000,00 TL katılma ve değer artış payı alacağı, pansiyon işletmeciliğinde mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar bu işletmedeki sermaye payı ve 21.09.2011 tarihine kadar elde ettiği dağıtılmış ve dağıtılmamış kar payı ile davalıya ait olup işletmeye ayın olarak kaydedilen malvarlığı değerleri, işletmenin sürüm ve tasfiye değeri ve artan sermaye payları evlilik birliği içerisinde edinilmiş malvarlığı değerleri olduğundan bunlar için 5.000,00 TL katılma ve değer artış payı alacağı, malvarlığı değerlerinin 01.01.2002 tarihinden önce elde edilen var ise tespit edilenler üzerinde 1.000,00 TL katkı payı alacağı olmak üzere, talep miktarını toplam 1.740.000,00 TL'ye yükseltmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde; davacının edinilen mallara katkısının olmadığını, evlilik birliğinin devam ettiğini belirterek; davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

1. Dava, yasal mal rejimin mal ayrılmasına dönüştürülmesi davası ile birlikte açılmış olup mal rejiminin tasfiyesine yönelik işbu davanın yasal mal rejimin mal ayrılmasına dönüştürülmesi davasından 04.06.2014 tarihli (11) nolu celsede ayrılmasına karar verilmiştir.

2. Mahkemenin 09.07.2014 tarih ve 2014/87 Esas, 2014/60 Karar sayılı kararı ile, taraflar arasında evlilik birliğinin devam ettiği, açılmış yada görülmekte olan bir boşanma davasının da bulunmadığı gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 24.11.2016 tarih ve 2016/20571 Esas, 2016/16992 Karar sayılı kararı ile, mal rejiminin hangi hallerde sona ereceği 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 225 inci maddesinde belirtildiği, anılan maddenin ikinci fıkrasına göre mal ayrılığı rejimine geçilmesine ilişkin talebin kabulüne dair hükmün kesinleşmesiyle eşler arasındaki önceki mal rejimi sözü edilen davanın açıldığı tarihte sona ereceği, başka bir anlatımla, evlilik birliği devam etse dahi 4721 sayılı Kanun'un 206 ncı maddesi uyarınca önceki mal rejimi sona ererek mal ayrılığı rejimine geçildiğinden önceki mal rejiminin tasfiyesinin istenebileceğini; buna göre, olağanüstü mal rejimine geçişe ilişkin Adalar Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesinde görülen 2011/409 Esas sayılı dosyanın sonucu bekletici mesele yapılmaarak bahsedilen dava dosyasında olağanüstü mal rejimine geçiş talebinin kabulüne ilişkin hükmün kesinleşmesi durumunda iddia ve savunma doğrultusunda taraf delilleri toplanarak mal rejiminin tasfiyesine karar verilmesi gerektiği belirtilerek; davacı kadın vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, 30 ada 1 parsel de kayıtlı (A) ile işaretli taşınmazın 1/2'şer hisseli olarak taraf adına 02.03.2005 tarihinde satın alındığı, tarafların evlilik birliği devam ederken serbest iradeleriyle gerçekleştirdikleri bu paylaşımla ilgili olarak yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca her bir payın o eşin kişisel mal grubuna terk edildiği kabul edildiğinden tarafların paylı mülkiyet olarak edindikleri işbu taşınmaza ilişkin birbirlerinden alacak talebinde bulunabilmeleri hukuken mümkün bulunmadığı; 30 ada 1 parsel de kayıtlı (B) ile işaretli taşınmazın davalı adına 21.10.2004 tarihinde satın alındığı, davalı tarafça dilekçeler teatisi aşamasından sonra kişisel mal savunmasında bulunduğu, ve kişisel mal savunmasına yönelik de herhangi bir delil dosya kapsamında tespit edilemediği, işbu taşınmazın edinilmiş mal niteliğinde olduğu, davacının işbu taşınmaz yönünden 1.250.000,00 TL katılma alacağı bulunduğu; 30 ada 1 parsel de kayıtlı (C) ile işaretli taşınmazın davalı adına 21.10.2004 tarihinde satın alındığı, işbu taşınmazın edinilmiş mal olduğu, davacının işbu taşınmaz yönünden 475.000,00 TL katılma alacağı bulunduğu; 325 ada 98 ve 107 parsel sayılı taşınmazların edinilmiş mallara katılma rejiminin sona erdiği 21.09.2011 tarihinde sonra ve intikal suretiyle edinildiğinden işbu taşınmazların kişisel mal niteliğinde olduğu; pansiyon işletmeciliğinin taraflar adına 1/2 'şer hisseli olarak 19.10.2007 tarihinde 5.000,00 TL sermayeli olarak kurulduğu, evlilik birliği devam ederken eşlerin serbest iradeleriyle gerçekleştirdikleri bu şekildeki paylı mülkiyet kapsamındaki paylaşımlarda, her bir payın o eşin kişisel mal grubuna terk edildiği kabul edildiği, davacının işletmeye masraf yaptığınına yönelik net ve somut ispat bulunmadığı gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüyle 1.725.000,00 TL alacağın karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili ve davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Mahkemece 27.01.2023 tarihli ek karar ile, davalı erkek vekilinin temyiz harçlarını süresinde yatırmadığı gerekçesiyle; davalı erkek vekilinin temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiş; işbu ek karar temyiz edilmemiştir.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; taşınmazların güncel değerinin belirlendiği tarih ile karar tarihi arasında 1,5 yıllık süre geçtiğini, değerin güncelliğini yitirdiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda bilirkişinin hukuki değerlendirme yaparak tasfiye konusu edilen mal varlıkları hakkında müvekkilinin alacağı olmadığı ön kabulü ile herhangi bir hesaplama yapmadığını, Mahkemece işbu raporun hükme esas alınarak karar verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin pansiyon işletmesine yaptığı katkının banka ödemeleri, fatura ve dekontlarla ispatlanmış olduğunu, davalının kişisel malına müvekkilinin katkısının olduğunu, her ne kadar pansiyon işletmesi taraflar adına 1/2'şer hisseli ise de müvekkiline hakkı olan karın ödenmediğinin göz ardı edildiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, talep, hukuki nitelendirme, taşınmazların değerinin güncelliğini yitirip yitirmediği, değer artış payına esas katkının ispatlanıp ispatlanamadığı noktasında toplanmaktadır. Dava, değer artış payı ve katılma alacağı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26 ıncı maddesi, 31 inci maddesi, 33 üncü maddesi, 145 inci maddesi, 176 ve devamı maddeleri, 190 ıncı maddesi, geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un, 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 227 inci maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 09.05.1960 tarihli ve 1960/21 Esas, 1960/9 Karar sayılı kararı.

3. Değerlendirme

1. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, Mahkemece bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olduğu anlaşılmakla; davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragraflar dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Artık değere katılma alacağı miktarı hesaplanırken, mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan malların, bu tarihteki durumlarına göre, ancak tasfiye tarihindeki sürüm (rayiç) değerleri esas alınır (4721 sayılı Kanun md. 227/1, 228/1, 232 ve 235/1). Yargıtay uygulamalarına göre tasfiye tarihi, karar tarihidir.

4. Somut olayda, tasfiye konusu malların tasfiyeye esas alınacak değerleri belirlenirken, yukarıda izah edilen ilkeye aykırı şekilde, tasfiye konusu 30 ada 1 parsel de kayıtlı (B) ve (C) ile işaretli taşınmazların karar tarihinden (10.10.2022) yaklaşık bir buçık yıl önceki, 26.02.2021 yılındaki belirlenen güncel değerine itibar edilerek katılma alacağının belirlenmiş olması doğru olmamıştır. O halde, Mahkemece, tasfiye konusu 30 ada 1 parsel de kayıtlı (B) ve (C) ile işaretli taşınmazların tasfiye (önceki karar bozulmakla değer güncelliğini yitirdiğinden bozma sonrası yeni karar tarihine en yakın tarihteki) tarihi itibariyle sürüm (rayiç) değerleri belirlendikten sonra, davacının katılma alacağı hesaplanarak ve talep miktarı da gözetilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı kadın vekilinin tasfiye konusu 30 ada 1 parsel de kayıtlı (B) ve (C) ile işaretli taşınmazların güncel değerine yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,

2. Davacı kadın vekilinin bozma kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,

Peşin alınan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,30.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.