"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/168 E., 2023/333 K.
DAVA TARİHİ : 03.07.2020
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Taşköprü Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2020/100 E., 2021/67 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; müvekkilinin, davalının küçük düşürücü ve rencide edici hakaretleri nedeniyle ortak evi terk ettiğini ve tarafların 2017 yılının Aralık ayından itibaren birlikte yaşamadıklarını, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde; davacının yaklaşık üç yıl önce başka bir kadınla yaşamak için evi terk ettiğini, halen bu kadınla birlikte yaşadığını, müvekkiline maddî ve manevî destek vermediğini, davacının tam kusurlu olduğunu ve dava açma hakkı bulunmadığını beyanla davanın reddine ve müvekkili lehine aylık 750,00 TL tedbir nafakasına, boşanmaya karar verilmesi halinde müvekkili lehine aylık 750,00 TL yoksulluk nafakası ile 30.000,00 TL maddî ve 30.000, 00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının yasal süre içinde tanık ve delil bildirmediği, davalı tarafça süresi içinde bildirilen deliller ile davacının evlilik birliği süresince başka bir kadınla ilişkisinin bulunduğu hususunun kanıtlandığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda davacının tam kusurlu olduğu, davalıya kusur izafe edilemeyeceği gerekçesi ile davacının davasının ve davalının tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davanın reddi ve kusur belirlemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi ve kadının tedbir nafakası talebinin reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının, evlilik birliğinin davalının kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığı yönündeki iddiasını ispat edemediği, davacıya yüklenen kusurun ise gerçekleştiği, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukukî değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı, davalının çalıştığı, aylık geliri bulunduğu ve tarafların gelirlerinin birbirine yakın seviyede olduğu gözetildiğinde, davalının tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi ve kadının tedbir nafakası talebinin reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı erkek tarafından açılan boşanma davasında kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı ve davalı kadın lehine tedbir nafakası verilmesi gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 185 inci ve 186 ncı maddeleri; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere, davacı erkeğin evlilik birliği yükümlülüklerini de yerine getirmediğinin anlaşılmasına göre, davalı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.4721 sayılı Kanun' un "Geçici önlemler" başlıklı 169 uncu maddesinde, "Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re'sen alır." hükmü düzenlenmiştir. O halde; 4721 sayılı Kanun' un 185 inci maddesinin üçüncü fıkrası eşlerden her birinin diğerine yardımcı olmak zorunda olmasına, diğer yandan aynı kanunun 186 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca da eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlığı ile katılmak zorunda bulunmalarına göre tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının, kadının tedbir nafakası talebinin reddi yönünden KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının, davalı kadının tedbir nafakası talebinin reddi yönünden BOZULMASINA,
3.Davalı kadın vekilinin bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin harcın istek halinde davalıya verilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine
14.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.