"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3864 E., 2023/630 K.
KARAR : Kısmen ret
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi kararının kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına, bozma dışında kalan temyize konu diğer yönlerden onanmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davalı-davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... erkek vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğini devam ettirme imkanı olmadığını ileri sürerek 4721 sayılı Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, velâyetlerin babaya verilmesine, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına, velâyetlerin anneye verilmesine, ortak çocuklar yararına her biri için ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakalarına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakalarına, yasal faizi ile 50.000,00 TL maddî ve 75.000,00 TL manevî tazminata, ziynet eşyasının aynen iadesine mümkün olmaması halinde bedelinin dava tarihinden itibaren verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 13.12.2021 tarih 2020/265 Esas, 2021/663 Karar sayılı kararı ile erkeğin kadına darp eyleminde bulunduğu ve evin geçimi sorumluluğunu yeterince üstlenmediği, kadının ise sobanın demir kapafını erkeğe attığı, erkeğe hakaret ettiği belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesi ile her iki davanın kabulüne tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, velâyetin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, orta çocuk Volkan yararına aylık 200,00 TL tedbir ve 300,00 TL iştirak nafakalarına, ortak çocuk Abdullah yararına hükmedilen 200,00 TL tedbir nafakasının reşit olduğu tarih itibari ile kaldırılmasına, kadın yararına aylık 200,00 TL tedbir ve 300,00 TL yoksulluk nafakasına, tarafların tazminat taleplerinin reddine, ziynet alacağı davasının tefrikine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin 13.12.2021 tarihli kararına kararına karşı;
1. ... erkek vekili; kusur belirlemesi, velâyet, yoksulluk nafakası, reddedilen tazminatlar yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı-davacı kadın vekili; kusur belirlemesi, tedbir yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarı, reddedilen tazminatlar yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 20.04.2022 tarih ve 2022/981 Esas, 2022/1524 karar sayılı kararı ile kadına yüklenen kusurlu davranışlar dışında kadının, eşinin babasına yönelik "sana öyle söz söylerim ki ölünceye kadar aklından çıkmaz" şeklinde sözler de söylediği anlaşılmakla bu kusurlu davranışın da kadına yüklenmesi gerektiği bu durumda dahi boşanmanın meydana gelmesindeki olaylarda sobanın demir kapağını erkeğe doğru attığı, erkeğe hakaret ettiği ve erkeğin babasına yönelik "sana öyle söz söylerim ki ölünceye kadar aklından çıkmaz" şeklinde söz söylediği anlaşılan kadının hafif, kadını darp eden, evin geçimi konusunda gereken sorumluluğu yeterince üstlenmediği anlaşılan erkeğin ağır kusurlu olduğu, ortak çocuk ve kadın yararına hükmedilen nafakaların miktarlarının az olduğu, gerçekleşen kusur durumuna göre kadın lehine maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği gerekçesi ile kesinleşen ve istinafa konu edilmeyen yönler ile ilgili yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, erkeğin kusura ilişkin istinaf talebinin kabulü ile gerekçenin belirtilen şekilde düzeltilmesine, kadının nafaka ve tazminatlara ilişkin talebinin kabulü ile ortak çocuk yararına aylık 200,00 TL tedbir ve 500,00 TL iştirak nafakalarına, kadın yararına aylık 200,00 TL tedbir ve 500,00 TL yoksulluk nafakalarına, yasal faizi ile birlikte 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı ... erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, hükmedilen ve reddedilen tazminatlar, velâyet, yoksulluk nafakası, iştirak nafakasının miktarı yönlerinden temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemiz 14.11.2022 tarihli ilamı ile ekonomik ve sosyal durum araştırma tutanağında kadının sigorta kaydının bulunduğu, gelirinin bulunduğu, İlk Derece Mahkemesi kararında gerekçede bu durumu belirtilmesine karşın yine gerekçede kadının çalışmadığı belirtelerek kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedildiği, gerekçe içinde çelişki yaratıldığı, bu nedenle Bölge Adliye Mahkemesince kadının yoksulluk nafakasına ilişkin şartlarının araştırılıp sonucuna göre bu talep hakkında karar verilmesi gerektiği belirtilerek hükmün yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu yönlerden onanmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla bozma ilamına uyulmakla, davalı-davacı kadının ekonomik sosyal durumunun tespitinin yapıldığı, kadının ekonomik sosyal durum tespitine ilişkin müzekkere cevapları, SİR' deki beyanı ve SGK Hizmet Dökümü dikkate alındığında kadının kendisini yoksulluktan kurtaracak derecede sürekli ve düzenli gelirinin bulunduğu, boşanma ile yoksulluğa düşme koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile davalı-davacı kadının yoksulluk nafakası isteminin reddi karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
... erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; bozma kararı sonrasında Bölge Adliye Mahkemesinde duruşmalı yargılama yapılmasına rağmen lehe vekâlet ücretine hükmedilmediği, kadının ağır kusurlu olduğu, aleyhe hükmedilen tazminatların kaldırılması gerektiği, erkeğin kusurunun bulunmadığı bu nedenle lehe tazminata hükmedilmesi gerektiği, yoksulluk nafakası hariç önceki temyiz dilekçesinde bahsi geçen hususların incelenmediği, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek kusur, hükmedilen ve reddedilen tazminatlar, vekâlet ücreti yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kesinleşen yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenip incelenemeyeceği, ... erkek lehine bozma sonrası Bölge Adliye Mahkemesince kanuni zorunluluk gereği açılan duruşma nadeniyle vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri, Hukuk Genel Kurulu 04.03.2021 tarihli, 2021/2-96 E, 2021/205 K sayılı kararı (bozma sonrası açılan duruşma nedeniyle vekalet ücretine hükmedilemeyeceği kararı).
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun inceleme ve araştırma yapıldığı, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
... erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.