Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4627 E. 2023/5974 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasında, kanunda öngörülen kaldırma sebeplerinin gerçekleşip gerçekleşmediği.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından ileri sürülen evlatlık ilişkisinin kaldırılma nedenlerinin TMK'da sayılan sınırlı sebeplerden olmadığı ve davacının iddiasını ispatlayamadığı gözetilerek, küçük çocuğun üstün yararı da gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesinin evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/713 E., 2023/420 K.

...

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bergama 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2019/696 E., 2020/433 K.

Taraflar arasındaki evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak eksiklikler giderilmek üzere İlk Derece Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kızı ...'i Mahkememizin 2014/38 Esas 2014/277 Karar sayılı dosyası ile davalıya evlatlık olarak verdiğini, buna rağmen davalı olan ...'nin, kızı olan ...'e bakmadığını, ...'in böbrek rahatsızlığı olduğunu, davalının çocuk ile ilgilenmediğini, kulak rahatsızlığı olduğunu, kulağının duymadığını, evlatlık ilişkisinin şartlarının oluşmadığını, davalının, psikolojik sorunları olduğunu, evlatlık ilişkisini kötüye kullandığını, çocuğa şiddet uyguladığını, çocuğunu göstermediğini, davalının şu anda yaşlı olduğunu, kendine bile zor bakabildiğini, ...'in ise 7 yaşında olduğunu, bakımsızlıktan zayıfladığını, evlatlık ilişkisi kurarken davalının, davacıyı kandırdığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 317 nci ve 318 inci maddeleri gereğince davasının kabulüne evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ...'in tüm bakımlarının ve sağlık kontrollerinin düzenli yapıldığını, maddî durumu iyi olduğu için günlük ev işlerine yardım eden sürekli bir kadının çalıştığını, ...'in 6 ayda bir kulakları için kontrolleri yapıldığını, davacının 5 çocuğu bulunduğunu, 1 çocuğundan aldığı engelli bakım aylığı ile hayatını sürdürdüğünü, küçüğün bakımını yaptıracak maddî imkanlarının olmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesi’nin Birinci Kararı

Bergama Asliye Hukuk Mahkemesi’nin18.01.2019 tarih ve 2017/504 Esas, 2019/20 Karar sayılı kararı ile evlatlık ilişkisi kamu düzenine ilişkin olduğu, öncelikli olarak somut davada küçük ...'in üstün yararının gözetilmesinin gerektiği, taraflardan hangisinin yanında kalırsa bu yarar tam olarak sağlanır bunun tespiti gerektiği, evlatlık ilişkisi süresince davalının küçük ...'in ihtiyaçlarını giderdiği ve bakımını üstlendiği göz önüne alınarak yapılan sosyal ve ekonomik durum araştırmaları, davalı tanıklarının beyanları ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiği, küçük ...'in davalı velâyetinde ve onun evinde kalması küçük ...'in üstün yararına olacağı gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 317 nci ve 318 inci maddeleri gereğince şartları oluşmayan davanın reddine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesi’nin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından tümü yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

2.Bölge Adliye Mahkemesi’nin 04.12.2019 tarih ve 2019/2125 Esas, 2019/1626 Karar sayılı kararı ile görev konusunun kamu düzenine ilişkin olduğu, Mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerektiği, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4 üncü maddesi gereğince; 4721 sayılı Kanun’un ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere bu tür davaların Aile Mahkemesince bakılacağı, davaya aile mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, bu husus düşünülmeden davaya Asliye Hukuk Mahkemesi olarak bakılarak karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (3) numaralı alt bendi gereğince davacının istinaf başvurusunun kabulü ile, esası incelenmeden İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına, açıklandığı şekilde davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kararın kaldırılma nedenine göre, davacının sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

C.İlk Derece Mahkemesi Son Kararı

İlk Derece Mahkemesi’nin Aile Mahkemesi sıfatıyla baktığı yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Mahkemeye ait evlat edinme dosyasında evlat edinmenin kanuni ve şekil şartlarına uyularak küçüğün ... tarafından evlat edinildiği, kararın kesinleştiği, tarafların durumlarında herhangi bir değişikliğin olmadığı, alınan rapor, tanıkların ve küçüğün beyanları nazara alındığında küçük ...'in davalı yanında kalmasının küçüğün menfaatine olacağının anlaşıldığı, davacının dosya kapsamında ileri sürdüğü iddiaları ispat edemediği, alınan bilirkişi raporunun hükme elverişli olduğu, evlatlık ilişkisinin kaldırılması yönünde kanuni şartların oluşmadığı, tüm bu sebeplerle; küçük ...'in davalı ...'nin velâyeti ve yanında kalmasının küçüğün menfaati ve üstün yararına olduğu kanaatine varıldığı gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 317 nci ve 318 inci maddeleri gereğince şartları oluşmayan davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tanık beyanı ile çocuğun baskı gördüğünün ve şiddet gördüğünün ispatlandığını, evlatlık ilişkisinin kaldırılması şartlarının oluştuğunu ileri sürerek kararın tümü yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.

C.Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesi’nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının dava dilekçesinde evlatlığın kaldırılması nedenleri olarak ileri sürdüğü sebeplerin yasal düzenlemelerde yer alan sınırlı sayıda belirtilen sebeplerden olmadığı gözetilerek evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını sistematik olarak sıkı kurallara bağlayan ve evlatlık ilişkisinin taraflarca keyfi bir şekilde kaldırılmasının önünü kapayan 4721 sayılı Kanun'daki düzenlemeler de dikkate alındığında, Mahkemece davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı gerekçesi ile 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; istinaf başvuru dilekçesini tekrarlamakla birlikte, tüm dosya kapsamından davasını ispatladığını ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının tümü yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasında kanunda belirtilen kaldırma şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 317 nci ve 318 inci maddeleri, 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...