Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5295 E. 2024/2127 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, erkeğin istinaf başvurusunun reddine ilişkin ek kararın hukuka uygunluğu, boşanma, kusur, maddi-manevi tazminat ve nafakaya ilişkin hükümlerin yerindeliği.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu, davacı-davalı erkek tarafından ileri sürülen temyiz nedenlerinin kararı bozmayı gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek temyiz edilen karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/601 E., 2023/1066 K.

DAVA TARİHİ : 02.10.2018-22.10.2018

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Alanya 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/81 E., 2019/671 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulü ile boşanma ve fer'ilerine karar verilmiştir.

Kararın davacı-davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, İlk Derece Mahkemesinin 01.09.2022 tarihli ek kararı ile istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

Ek kararın davacı-davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek dava ile cevaba ve karşı davaya cevap dilekçesinde; evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, kadının karşı davasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili cevap ile karşı dava ve cevaba cevap dilekçesinde; erkeğin iddialarını kabul etmediklerini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin davasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının, ülkesine gittiğini söyleyerek evden ayrılıp tekrar dönmediği, kadının, başka erkeklerle sadakat yükümlülüğüne aykırı güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, erkeğin ise kadını eve hapsedip dışarı çıkmasına izin vermediği, evin ihtiyaçlarını karşılamadığı ve bu sorumluluğu kadına bıraktığı, kadına hakaret ve tehditte bulunduğu, tarafların kusurlu davranışlarıyla evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, tarafların lehine ve aleyhine tedbir nafakasına hükmedilmesine yer olmadığına, erkeğin yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, kadın lehine 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

2.Davacı-davalı erkek vekili, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile erkeğin reddedilen boşanmanın fer'i talepleri yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

3.İlk Derece Mahkemesinin 01.09.2022 tarihli ek kararı ile; davacı-davalı erkek vekili Av. ... tarafından hükmün istinaf edildiği, ancak vekilin vekâletnamesinin özel yetkiyi içermediği, daha sonra vekâletname sunan Av. ... ve Av. ...'ın da vekâletnamesinin özel yetkiyi içermediğinin anlaşıldığı, özel yetkiyi içerir vekâletname sunması için tebligat gönderilmesine rağmen verilen süreler içerisinde özel yetkiyi içerir vekâletnamenin sunulmadığı, yetkisiz vekilin kararı istinaf edemeyeceğinden davacı-davalı ... 'e gerekçeli kararın ihtarlı davetiye ile tebliğ edilmesine rağmen süresi içerisinde kararı istinaf etmediği bu nedenle istinaf talebinden vazgeçtiğinin anlaşıldığı gerekçesi ile davacı-davalı erkeğin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen 01.09.2022 tarihli ek kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı-davalı erkek, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile erkeğin reddedilen boşanmanın fer'i talepleri yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı deliller ile kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, İlk Derece Mahkemesinin usul ve kanuna uygun olan 01.09.2022 tarihli ek kararına yönelik davacı-davalı erkeğin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı erkek, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile erkeğin reddedilen boşanmanın fer'i talepleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında İlk Derece Mahkemesinin erkeğin istinaf başvurusunun reddine ilişkin 01.09.2022 tarihli ek kararının kanuna uygun olup olmadığı, kadının davasının ispatlanıp ispatlanmadığı ve kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, davacı kadın lehine maddî, manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı, erkeğin reddedilen boşanmanın fer'i talepleri toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü ve 175 inci maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 74 üncü maddesi, 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.