Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5547 E. 2023/4466 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacıların, kardeşleri olarak görünen davalının gerçekte başkasının kızı olduğunu iddia ederek açtıkları soybağının reddine ilişkin davada, hak düşürücü süre içerisinde dava açılıp açılmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, murisin davalıyı yurt dışına götürebilmek için nüfusuna kaydettirdiğini başından beri bildikleri ve bu durumda 4721 sayılı TMK'nın 289. ve 291. maddelerinde öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiği değerlendirilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2019/2176 E., 2021/2649 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Iğdır Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/201 E., 2019/27 K.

Taraflar arasındaki soybağının reddi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacıların nüfus kaydında kardeşleri olarak görünen davalı ... 'nın aslında ... isimli kişinin kızı olduğunu, davacıların murisi ...'nın davalı ... 'yı yurt dışına götürebilmek amacıyla kendi nüfusuna kayıt ettirdiğini iddia ederek kaydın düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde; hak düşürücü sürenin dolduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile anne ve baba olduğu iddia edilen kişiler arasında evlilik ilişkisi bulunmadığından mahkemenin görevli olduğu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 291 inci maddesi uyarınca dava açma süresinin geçmesinden önce kocanın ölmesi veya gaipliğine karar verilmesi ya da sürekli olarak ayırt etme gücünü kaybetmesi hallerinde kocanın altsoyunun, anasının, babasının veya baba olduğunu iddia eden kişinin, doğumu ve kocanın ölümünü, sürekli olarak ayırt etme gücünü kaybettiğini veya hakkında gaiplik kararı alındığını öğrenmelerinden başlayarak bir yıl içinde soybağının reddi davası açabileceğini, kocanın açacağı soybağının reddi davasına ilişkin hükümler kıyas yoluyla uygulanacağını, 289 uncu maddesiyle ise kocanın, doğumu ve baba olmadığını veya ananın gebe kaldığı sırada başka bir erkek ile cinsel ilişkide bulunduğunu öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl içerisinde bu davayı açmak zorunda olduğunun düzenlendiği, somut dosyada ...'nın nüfus kaydının incelenmesinde Iğdır Merkez İlçesi tarafından 1991/101 tescil numarasıyla ... adlı babası tarafından soybağının düzeltildiği ibaresinin yer aldığı, ...'nın nüfus kayıtlarının incelenmesinde ise 09.05.2015 tarihinde vefat ettiği, davacı tarafın ikrarında olduğu üzere dosya kapsamından muris ...'nın davalıyı yurt dışına götürebilmek için nüfusuna kaydettirdiği, bu durumun baştan beri bilindiği, Kanunda öngörülen süreler geçtiği, bu sebeple davanın hak düşürücü süre nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili, Mahkeme tarafından yaptırılan zabıta araştırması ile iddialarının doğru olduğunun ortaya çıktığını, tanık beyanlarından da iddialarının doğru olduğunun görüldüğünü, davalı vekili beyanlarında sadece dava açma süresinin geçtiğini savunduğunu, davacıların iddialarını reddetmediğini, nesep davalarının kamu düzeni ile alakalı olduğu için herhangi bir hak düşürücü süreye tabi olmasının mümkün olmadığını İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince davanın bir yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığına yönelik delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırılık görülmediği gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili, istinaf dilekçesini tekrar ederek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, soybağının reddi istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, hak düşürücü süre içinde dava açılıp açılmadığı noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 286 ncı, 289 uncu, 291 inci, maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,04.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.