"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/408 E., 2023/635 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Giresun Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/498 E., 2022/947 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalının evliliğinin kendisine yüklediği görev ve sorumlulukları yerine getirmediğini, asabi davranışlarda bulunduğunu, fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, hakaret edip tehditte bulunduğunu, kadını birçok kez aldattığını, ortak konutu terk ettiğini, ortak çocuğun romatizma hastası olduğunu, tedavi için davalının maddî, manevî herhangi bir katkısının olmadığını, davalının evin ortak giderlerine herhangi bir katkı sağlamadığını iddia ederek, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasa sebebi ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin davacıya verilmesine, aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, 50.000,00 TL maddî tazminat, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesindeki iddiaların hiç birini kabul etmediklerini, gerçeği yansıtmadığını, davacının evin kapısını arka taraftan sürekli olarak kilitlediği için kişisel eşyaların dahi alamadığını, davacının evde yemek yapmadığını, davacının maaşını sadece kendi ihtiyacı için kullandığını, sürekli olarak botoks, lazer epilasyon, kıyafet giderlerine para harcadığını, sosyal medyada değişik filtreler kullanarak kendi fotoğraflarını paylaştığını, bu tür davranışların bulunduğu sosyal konuma uygun olmadığını konuşmaya çalıştıysa da davacının hiçbir zaman bunu kabul etmediğini belirterek, belirterek, haksız olarak açılan davanın reddine, boşanmaya karar verilmesi halinde davacı eşin kusurlu olması nedeniyle 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamındaki tanıklardan özellikle tarafların ortak çocuklarının görgüye dayalı bilgilerinin olduğu, davalının A. isimli bir kadınla mesajlaşmalarına şahit oldukları, davalı tanığı E. ve A.'in beyanlarına göre A. isimli kadının davalının akrabası olduğunu bildirdikleri, bu haliyle tanık beyanları arasında çelişki bulunmadığı gözetilerek davalının davacıya karşı güven sarsıcı davranışlarda bulunduğunun kabulünün gerektiği, yine davacı tanıkları Ö.ve Ö.B.'nin bu olay sonrası tarafların tartışma yaşadıklarını, bu tartışmada davalının davacıya "embesil, beyinsiz, aptal" ve "beyinsizsin, kadın olsan seni aldatmazdım" şeklinde sözlerle hakaret ettiğini, sonrasında da evi terk ettiğini beyan ettikleri, doğrudan görgü sahibi olan tanık anlatımlarına göre boşanmaya sebep olan son olayın bu şekilde gerçekleştiğinin kabulünün gerektiği ve davalıya kusur olarak izafe edildiği, davacının evin işlerini yapıp yapmadığı hususunda görgü sahibi olduğunu beyan eden tanık ifadeleri arasında çelişki bulunması nedeniyle bu hususun davacıya kusur olarak izafe edilmediği, tanık A.'nin beyanında davacının davalıya sık sık "sen büyüksün, yanımda babam gibi duruyorsun, kötü kokuyorsun" tarzında ifadelerde bulunduğu, bu tarz ifadelerin son zamanlarda arttığını bildirdiği, bu davranışların duygusal şiddet kapsamında değerlendirildiği ve davacıya kusur olarak izafe edildiği, tüm dosya kapsamından davalının ağır kusurlu tutum ve davranışları nedeniyle evlilik birliğinin devamı taraflardan beklenemeyecek şekilde temelinden sarsıldığı gerekçesi ile açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, ortak çocuk ... yargılamada reşit olduğundan velâyet hususunda karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuğun reşit olduğu tarihe kadar geçerli olmak üzere aylık 750,00 TL tedbir nafakasına, davacının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine, davacı kadın yararına 20.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata, davalının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; aldatma iddialarını kabul etmemek kaydıyla bir an için davalının davacıyı aldattığı kabul edilse dahi tanığın da beyan ettiği üzere davacının davalıyı affettiğini ve ortak yaşam bugüne kadar devam ettiğini belirterek, kusur belirlemesi, boşanma davasının kabulü, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve miktarları yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek,kusur belirlemesi, boşanma davasının kabulü, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve miktarları yönlerinden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğe yüklenen kusurların gerçekleşip gerçekleşmediği, kusur belirlemesine bağlı olarak kadının maddî ve manevî tazminata hak kazanıp kazanmayacağı, kadın yararına hükmedilen tazminat miktarlarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı, boşanma davasının kabulünün usul ve yasaya uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...