Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5984 E. 2023/4060 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulmasının çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, çocukla kişisel ilişki kurulması ve süresi bakımından çocuğun üstün yararına olacak şekilde karar verdiği, babanın çocuğu şimdiye kadar görmemiş olması, anne ile babanın husumetli olması, babanın çocuğu doğum ve sonrasında kabullenmemiş olması gibi sebeplerin kişisel ilişki kurulmasına engel teşkil etmediği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1032 E., 2023/991 K.

KARAR : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/29 E., 2023/223 K.

Taraflar arasındaki çocukla kişisel ilişki kurulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik dışı birlikteliğinden 2019 tarihinde dünyaya gelen erkek çocuğun mahkemece babası olduğunun tespitine karar verildiğini, davalının ortak çocuğu müvekkili ile görüştürmediğini iddia ederek baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasını talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının bebeğin babası olduğunu kabul etmemesi nedeni ile babalık davası açtığını, babalığının tespitine karar verildiğini, davacının ortak çocuk ile iki buçuk yaşına gelene kadar görüşmediğini, müşterek çocuğun yaşının küçük olması ve halen anne bakımına muhtaç olması sebebiyle davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ortak çocuğun tarafların evlilik dışı birlikteliğinden dünyaya geldiği, 07.12.2021 kesinleşme tarihli kararla davacının çocuğun babası olduğunun tespitine karar verildiği, taraflar arasında ve davacının eşiyle davalı arasında yaşanan hakaret, tehdit ve fiziksel şiddet olayları var ise de davacı tarafından ortak çocuğa yönelik olumsuz bir davranışın bulunmadığı, davacı erkeğin davalıya yönelik hakaretlerinin aralarındaki husumetten kaynaklandığı, ortak çocuğun henüz 3 yaşında bir erkek çocuğu olduğu ve psiko-sosyal gelişimi anlamında baba rol modeline ihtiyacı olduğu, nitekim uzman raporunda da çocuğun fiziksel ve psikolojik ihtiyaçlarının her iki ebeveyn tarafın karşılanmasına ihtiyaç duyulan bir gelişim dönemi içerisinde bulunduğu, yapılan görüşmeler doğrultusunda ortak çocuğun davacıyı babası olarak tanımadığı, çocuğun mevcut yaşına kadarki süreçte davacı ile kısıtlı nicelikte temas kurabildiği, ortak çocuğun gelişiminin ileriye dönük olarak sağlıklı bir şekilde sürdürülmesi adına babasını tanımaya ve baba ile hem fiziksel hem duygusal temas kurmaya hakkı ve ihtiyacı olduğu, ayrıca çocuğun davacı ve eşinden olan kardeşleri ile tanışması ve duygusal bağ kurmasının, aralarında kardeşlik ilişkilerinin gelişmesinin çocuğun psikososyal gelişimine katkı sağlayabileceği, davacının mevcut yaşam ortamının düzenli bir aile ortamı olduğu, davacı ve çekirdek ailesinin yaşam alanının ihtiyaçları karşılayabilecek düzeyde olduğu izlenimi edinildiği belirtilmiş olup çocuğun yaşı gereği anneden uzun süre ayrı kalmaması gerektiği dikkate alınarak ve taraflar arasındaki olumsuz durumun çocuk baba arasındaki bağların kopmasına sebep olmaması adına ve davacı babanın da babalık duygularının tatmini gerektiği gerekçesiyle davanın kabulü ile; davacı ile çocuk arasında her ayın 2 inci ve 4 üncü hafta sonu cumartesi günü saat 10.00 ile aynı gün saat 18.00 arası, dini bayramların 2 inci günü saat 10.00 ile aynı gün saat 18.00 arası, çocuğun tek yıllara gelen doğum günlerinde ve babalar gününde saat 10.00 ile aynı gün saat 18.00 arası görüşmek üzere kişisel ilişki tesisine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece gerekli ve yeterli araştırmalar yapılmadığı,babanın çocuk ile şimdiye kadar iletişim kurmadığı, çocuğun kendisinden olmadığını ileri sürdüğü, davacının ruhsal rahatsızlığına ilişkin rapor alınmadan kişisel ilişki tesisinin hatalı olduğu, davacının şiddete eğilimli bir kişiliğe sahip olduğu, kişisel ilişkinin çocuğun üstün yararına olmadığı gerekçeleri ile davanın kabulü yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararı ile kişisel ilişki kurulması ve süresi bakımından çocuğun üstün yararına olacak şekilde kişisel ilişki düzenlendiği, şimdiye kadar babanın çocuğu görmemiş olması, anne ile davacının husumetli olması, babanın çocuğu doğum ve sonrasında kabullenmemiş olması gibi sebepler kişisel ilişki kurulmasına engel bir durum olmadığı gerekçesi ile davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; çocuğun üstün yararının dikkate alınmadığı, uzman raporuna yapılan itirazların değerlendirilmediği, davacının kendisinden intikam almak amacıyla çocuğuna zarar verebileceğinden endişe duyduğu, davacının eşinin ve onun tesiriyle çocuklarının çocuğa karşı olumsuz duygular beslemesi kuvvetle muhtemel olduğu, davacının psikiyatri raporu alınmadan çocukla kişisel ilişki kurulması bakımından bir karar verilmesinin hatalı olduğu, davacının anneye karşı, bir çok defa fiziksel ve psikolojik şiddette bulunduğu, davanın kabulünün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davanın kabulü yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulmasının çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 323 üncü, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 3 üncü, 9 uncu ve 12 nci maddesi, Çocuk Haklarının Kullanılmasına dair Avrupa Sözleşmesi 3 üncü, 6 ncı ve 4 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.