"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/233 E., 2022/842 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Denizli 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/587 E., 2020/790 K.
Taraflar arasındaki katılma alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 13.02.1976 tarihinde evlendiklerini, 12.09.2008 tarihinde kesinleşen kararla anlaşmalı olarak boşandıklarını, evlilik birliği devam ederken 2006 yılında Aydın İli, ... ilçesi, 2741 parselde bulunan ... sitesinde bulunan taşınmazın davalı adına satın alındığını, taşınmazla ilgili olarak boşanma protokolünde herhangi bir anlaşma hükmüne yer verilmediğini, müvekkilinin bu taşınmazdan doğan katılma alacağından hiçbir zaman feragat etmediğini, davanın kabulü ile davalıdan fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile 5.000,00 TL'nin tahsili ile hakkın doğum tarihinden itibaren yasal faizin işletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığını, tarafların 12.09.2008 tarihinde boşandıklarını, dava konusu taşınmazın da evlilik birliği içerisinde 26.06.2008 tarihinde satıldığını belirterek davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların anlaşmalı boşanma davası nedeniyle yapmış oldukları protokolde evlilik birliği içerisinde edinmiş oldukları taşınır ve taşınmaz mallara yönelik paylaşım yaptıkları, bunun haricinde birbirlerinden eşya alacağına yönelik hak talebinin olmadığını beyan ettikleri, protokolde belirtilen taşınmazlar haricinde menkul ve gayrimenkul mallarının olmadığını beyan ettikleri, bu ifadelerin mahkeme içi ikrar niteliğinde olduğunun kabulü gerektiği, bu ifadelerin mal rejiminin tasfiyesini de kapsayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında düzenlenen protokolde söz konusu taşınmazın akıbetinin açıkça düzenlenmediğini, bu nedenle taşınmazdan kaynaklı alacakların protokol dışı tutulması gerektiğini, davanın kabulüne karar verilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürerek davanın reddi ve vekâlet ücreti yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacının tüm istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde de belirttiği sebeplerle davanın reddi ve vekâlet ücreti yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, katılma alacağı istemine ilişkindir. Uyuşmazlık ispat ve vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 323 üncü, 326 ncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 2 nci ve 6 ncı, 179 uncu, 202 nci, 219 uncu, 220 nci, 222 nci, 225 inci, 229 uncu, 230 uncu, 231 inci, 236 ncı maddesinin birinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,11.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.