Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6439 E. 2023/5246 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kesinleşmemiş bir boşanma davası devam ederken, aynı taraflar arasında yeni bir boşanma davası açılması üzerine davaların birleştirilip birleştirilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında halen kesinleşmemiş bir boşanma davası varken, aynı taraflar arasında yeni bir boşanma davası açılması ve davalar arasında bağlantı bulunması sebebiyle, 6100 sayılı HMK'nın 166. maddesi gereğince davaların birleştirilerek görülmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/747 E., 2023/841 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 5. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/629 E., 2021/916 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmiş olup incelemenin duruşmalı olarak yapılması davalı erkek vekili tarafından istenilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 07.11.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde duruşmalı temyiz eden davalı ... vekili Av. ...ve karşı taraf temyiz eden davacı ... vekili Av. ... Çalışkan geldiler. Temyiz eden vekili sözlü beyanlarını sonlandırırken 24.10.2023 tarihli dava dilekçesi ile ... 4. Aile Mahkemesinin 2023/979 Esas sayılı tarafların boşanmaları istemi ile ve bu dava dosyası ile birleştirilmesi talebi ile açmış olduğumuz dava derdest ve yargılaması devam etmektedir dedi. Karşı taraf vekili sözlü beyanlarına devamla karşı tarafça müvekkilim aleyhine ... 4. Aile Mahkemesinin 2023/979 esasına açılan boşanma davasını UYAP üzerinden gördük ancak henüz tarafımıza tebligat yapılmamıştır, açılan bu dava hukuki dayanaktan yoksun tamamen yargılamayı uzatmaya yöneliktir dedi. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen 07.11.2023 Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin erkeğin kusurlu hareketleri nedeniyle hep sorunlu geçtiğini, erkeğin ailevi yükümlerini yeterince yerine getirmediğini, evden ve aile yaşantısından kopuk bir yaşam geliştirdiğini, kadına çok kez, hakaret ve onur kırıcı sözler ettiğini, psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, ölümle tehdit ettiğini, baba evinde de şiddet uyguladığını, davalının şiddet eylemleri sonrası kadının iki çocuğu ile birlikte baba evine sığındığını belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar için ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; erkeğin, kadına fiziksel şiddet uyguladığı, eve geç gelip, evin geçimi ile yeterince ilgilenmediği, boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklarla baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuklar için ayrı ayrı aylık 250,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 500,00 TL tedbir nafakasına, boşanmakla yoksulluğa düşeceği anlaşılan ve kusuru bulunmayan kadın lehine aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına, yasal koşulları oluştuğundan kadın lehine 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; nafakaların ve tazminatların miktarının az olduğunu ileri sürerek; nafakaların ve tazminatların miktarı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın, toplanan delillerin usul ve kanuna aykırı olduğunu, kararın gerekçesiz olduğunu, davalının üzerine düşen sorumlulukları yerine getirdiğini, ileri sürülen iddiaların somut temellere dayandırılmadığını, erkeğin kusurunun ispatlanmadığını ileri sürerek; davanın kabulü ve fer'iler yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tarafların ekonomik ve sosyal durumları, gelir seviyeleri, yaşantıları dikkate alındığında İlk Derece Mahkemesince kadın ve ortak çocuklar için takdir edilen tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakası ile kadın için takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarların yetersiz olduğu gerekçesiyle kadının bu yöne ilişkin istinaf itirazının kabulüne, ortak çocuklar için ayrı ayrı aylık 600,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 800,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 30.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin istinaf itirazları yönünden ise İlk Derece Mahkemesi kararı bu yönlerden usul ve kanuna uygun olduğundan erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin kusurları ile tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alındığında hükmedilen nafaka ve tazminat miktarlarının az olduğunu ileri sürerek; nafakaların ve tazminatların miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesiz olduğunu, erkeğin kusurlarının ispatlanmadığını, tarafların bir araya gelme ihtimali bulunduğundan dosyanın aile uzmanına gönderilmeden karar verilmesinin hatalı olduğunu, kadının davasının kabulü ile nafakaların ve tazminatların kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, nafakaların ve tazminatların miktarının fahiş olduğunu ileri sürerek; davanın kabulü ve fer'ileri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında erkeğin kusurunun olup olmadığı, davanın kabulüne, nafakalara ve tazminatlara hükmedilmesi ile nafaka ve tazminat miktarlarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Taraflar arasında görülen boşanma davasında verilen boşanma hükmü kesinleşmemiş olup davalı erkek vekili, 07.11.2023 tarihli duruşmada davacı kadın aleyhine 24.10.2023 tarihinde ... 4.Aile Mahkemesinin 2023/979 Esas sayılı dosyasında boşanma davası açmış olduğunu belirtmiş ve davaların birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

3.6100 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi gereğince, davalar arasında bağlantı bulunması durumunda, davaların birleştirilmesine karar verilebilir. Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması, ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda bağlantı var sayılır. Boşanma davalarında tarafların kusurlarının belirlenmesi, boşanmanın eki niteliğinde bulunan maddî-manevî tazminat, yoksulluk nafakası gibi taleplerin sağlıklı değerlendirilerek doğru karar verilebilmesi, bu davaların birlikte görülmesi ve delillerin birlikte değerlendirilmesiyle mümkündür. Bu nedenle, davalar arasında bağlantı bulunduğuna göre, eldeki boşanma davası ile açılmış olan diğer boşanma davasının birleştirilerek görülmek suretiyle davaların esası hakkında hüküm kurulması için Bölge Adliye Mahkemesince birleştirme talebi gözetilerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi gerektiğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple,

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,

Duruşma için takdir olunan 17.100,00 TL vekâlet ücretinin...den alınarak Ali'ye verilmesine ve yine 17.100,00 TL vekâlet ücretinin Ali'den alınarak...e verilmesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.