"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2935 E., 2023/787 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Seferihisar Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/589 E., 2022/375 K.
Taraflar arasındaki evlat edinme davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda 14.05.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde tebligatlara rağmen taraflardan gelen olmadı. Davacı vekilleri Avukat ... ve Avukat ...'ın mazeret bildirdikleri görüldü. Belgelendirilmeyen usul ve yasaya uygun bulunmayan mazeretlerin reddine karar verildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; 15.07.2015 doğumlu ...'ın davalıların ortak çocuğu, davacılardan ...'in ise torunu (anneanne) olduğunu, ...'in 2017 yılında evlendiği eşi ...'nin önceki evliliğinden çocuğu bulunmadığını, küçüğün 17 aylık iken davacıların yanında kalmaya başladığını, o günden sonra tüm ihtiyaçlarının davacılar tarafından karşılandığını, okul çağına geldiğinde de eğitimi ile davacıların ilgilendiğini, halen davacılarla aynı binada yaşayan davalıların ikinci bir çocukları olduğunu, bebek bakımının davalı annenin tüm zamanını aldığını, çocuğun davalıların yanında zaman geçirse de odasının davacıların yanında olduğunu, ödevlerini odasında yapıp odasında uyuduğunu iddia ederek evlat edinmeye karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacıların 2015 yılında evlendikleri ve davacılardan ...'in biyolojik çocuğu olmadığı, diğer davacı ...'in evlat edinilmek istenen küçük ...'in anneannesi olduğu, davalıların ise 2014 yılında evlendikleri ve evliliklerinden 2015 doğumlu küçük ... ile 2021 doğumlu dava dışı ...'in dünyaya geldiği, davalıların Menderes ilçesinde yaşadıkları ve bu sırada küçük ...'ı ekonomik nedenler ile sağlık nedenleri sebebiyle 2017 Seferihisar'a davacılara bıraktıkları ancak bu bırakma hususunun süreklilik arz etmediği davacıların sürekli Seferihisar'a geldikleri ve küçük ... la ilgilendikleri, sonrasında 2020 yılında Seferihisar'a geldikleri ve davacılar ile aynı taşınmazın üst katına taşındıkları, davacı ...'in çocuğu çok sevdiği, ileride maaşının ve mal varlığının küçüğe kalması için küçüğü evlat edinmek istediği davayla elde edilmek istenen asıl amacın bu olduğu, davacı tanıklarının davacılar ile komşu oldukları ve küçük ...'ın yılın büyük bölümünü davacılarla geçirdiklerini beyan ettikleri, sosyal inceleme raporundan davacılar ve küçük arasında yaş farkının küçüğün temel bakım ve eğitiminin sağlanması açısından çok fazla olduğu, her ne kadar anne ve babanın rızası bulunsa da öne sürülen gerekçeler (ekonomik-duygusal) ile evlat edinme işleminin gerçekleşmesinin etik (ahlaki) olarak yorumlanamayacağı, sorgulanması gerektiği kanaatine varıldığının bildirildiği, somut olayda evlat edinme koşullarının tam olarak sağlanmadığı, evlat edinilmesinin başta manevî olmak üzere küçüğe fayda sağlamayacağı, evlat edinmenin sadece resmiyette gerçekleşeceği hususları dikkate alınarak ve küçüğün davalılar olan biyolojik anne ve babasının velâyeti altında kalmasının ve kardeşi ile birlikte yaşamasının üstün yararına olacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili, kararın usul ve yasaya aykırı olduğu, yasanın aradığı tüm koşulların mevcut olduğunu, davanın kabulü gerektiğini, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile çocuğun beyanlarından davacılarla çocuk arasındaki ilişkinin anne-baba ve çocuk ilişkisi değil anneanne-dede ve torun ilişkisi niteliğinde olduğu, her ne kadar üvey dedenin geçmişte çocuk özlemi yaşadığı, önceki eşiyle bu yöndeki girişimlerinin sonuçsuz kaldığı beyan edilmekte ise de, davacıları küçüğü evlat edinmeye yönelten motivasyonun daha çok geleceğe dönük maddî (miras) ve manevi (yaşlılıkta bakım ve destek ihtiyacı) kaygılar olduğu, anneanne ve üvey dedenin torunlarına bakma olgusunun evlat edinme amacına yönelik olmadığı, davacıların, anne ve babası tarafından kendilerine bırakılan torunlarına sırf bakmış olmaları, amaçlarının evlat edinmeye yönelik olduğunu göstermediği, evlat edinmenin gerektirdiği tüm koşulların gerçekleştiğinden söz edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesi ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili, istinaf dilekçesini tekrar etmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, evlat edinme istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 305 inci, 306 ncı, 307 nci, 308 inci, 309 uncu, 313 üncü, 314 üncü, 315 inci, 316 ncı maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,14.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.