Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6863 E. 2023/5006 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı eşin bilgisi ve rızası olmadan aile konutu üzerine konulan ipoteğin kaldırılması talebiyle açılan davada, ipoteğin kaldırılması için gerekli şartların oluşup oluşmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın temyiz itirazlarının, ilk derece mahkemesinin delilleri takdirinde usul ve yasaya aykırı bir durum olmadığı ve davalı eşin rızası olmadan aile konutu üzerine ipotek konulamayacağı gözetilerek, istinaf mahkemesinin ipoteğin kaldırılmasına ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2019/2732 E., 2022/1428 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Erzurum 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/566 E., 2019/498 K.

Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı banka vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı banka vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacının eşi ile birlikte dava konusu taşınmazı aile konutu olarak kullandıklarını, taşınmazın davalı eş adına kayıtlı olduğunu, davalı eşin davacının bilgisi ve rızası dışında taşınmazı ipotek ettirdiğini belirterek aile konutu üzerinden bulunan ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava konusu ipotekten haberdar olduğunu, icra takibinde yapılan tebligatların davacıya yapıldığını, davacının eşi tarafından icra hukuk mahkemesinde şikayet yoluna başvurulduğunu ve ipoteğin ticari kredi verilmesi nedeniyle kurulduğu belirtilerek şikayetin reddine karar verildiğini, taşınmazın tapuda depo olarak kayıtlı olduğu, aile konutu olarak kullanılmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı alacaklı tarafından davacının taşınmaz üzerine konulan ipoteğe rızasının bulunduğunun iddia edilmediği gibi bu hususta herhangi bir delilde ibrazda edilmediği, tapu kaydında ve ipotek tesisine ilişkin resmi senette de davacı eşin ipoteğin tesis edilmesine yönelik rızasının bulunduğuna dair herhangi bir belge sunulmadığı, her ne kadar davacı eşin ödeme emrini tebliğ aldığı ve ipoteğin davacı tarafından bilindiği iddia edilmişse de bu hususların davacı eşin açık rızası olmaksızın aile konutu üzerine konulan ipoteği geçerli hale getirmeyeceği, dava konusu taşınmaz adresi ile davacının bildirdiği ve kolluk birimlerince yapılan araştırma da davacı ve eşinin oturdukları evin adresi farklı ise de bu durumun idari değişikliklerden kaynaklandığı, yine taşınmaz tapu kaydında depo vasfında kayıtlı ise de yapılan araştırma ve keşif sonucunda bu durumunda projede depo olarak belirtildiğini, sisteme mesken olarak aktarıldığını, taşınmazın mesken vasfıyla satış işlemi gördüğünü, yapılan hatanın sonradan fark edilmesi üzerine taşınmazın vasfında değişiklik yapıldığının anlaşıldığı, toplanan tüm belge ve delillere göre dava konusu taşınmazın davacı ve ailesi tarafından aile konutu olarak kullanıldığı, davalı eş tarafından taşınmaz üzerine ipotek tesis edilirken davacı eşin rızasının bulunmadığı, bu haliyle taşınmaz üzerine konulan ipoteğin geçersiz olduğu ve davacının dava açmakla haklı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne taşınmaz üzerine davalı banka tarafından konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı banka vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı banka vekili istinaf dilekçesinde özetle; icra takibinde tebligatların davacıya yapıldığını, davacının ipotekten haberdar olduğunu, davacının kötü niyetli olduğunu, borca esas kredinin ticari kredi olması nedeniyle meskeniyet iddiasının dinlenemeyeceği gerekçesi ile şikayetin de reddedildiğini, taşınmazın depo olarak gösterildiğini, bu konuda mahkemece resen araştırma yapılmasının hatalı olduğunu, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu davacı tarafından ileri sürülmeyen hususlara dahi yer verildiğini belirterek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ileri sürülen istinaf nedenlere, kamu düzenine ilişkin hususlara, dosyadaki belgelere, taraflarca ileri sürülen ve kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle ilk derece mahkemesince delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırılık görülmemesine göre, davalı banka vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı banka vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı banka vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararda somut bir gerekçe belirtilmeden istinaf istemlerinin reddedildiğini, davacının ipotekten haberdar olduğunu, kredinin ticari olması nedeni meskeniyet iddiasında bulunulamayacağını, taşınmazın depo olarak gösterildiğini davalı banka tarafından aile konutu olup olmadığının araştırılamayacağını, tapu kaydına güven ilkesi gereği işlem yapıldığını, bilirkişi raporunun yanlı hazırlandığını, itirazlarının dikkate alınmadığını belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, ipoteğin kaldırılması davası olup, uyuşmazlık davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun’un 194 üncü maddesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı banka tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.