"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/852 E., 2023/1018 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 22. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/50 E., 2022/154 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı -davalı kadın vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı kadın vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 29.05.2007 tarihinde evlendikleri, ortak çocuklarının bulunmadığı, davalı ile evlilik yıllarının son zamanlarında fikir ve düşünce ayrılığı yaşadığını, sürekli geçimsizlikleri olduğunu, aralarında ruh karakter ve mizaç farklılıkları olduğundan boşanma davasının kabulüne ortak çocuğun velâyetin kendisine verilmesine, kendi ve iki çocuk için aylık 1.500,00 TL nafaka, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; kadın eşin, ilgisiz davrandığı, internet ortamında güven sarsıcı davranışlarda bulunduğunu, aile bütçesini sarsar nitelikte harcamalar yaptığını, hakaret ve küçük düşürücü davranışlarda bulunduğunu beyanla tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin erkeğe verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kadın eşin, evlilik birliğinin temelinden sarsılığına ilişkin iddiasını dinlenen tanık beyanları ile ispat edememesi nedeniyle boşanma davasının reddine, davanın reddi sebebiyle boşanmanın fer'îleri olan tazminat ve nafaka taleplerinin reddine, karar verilen nafakaya ilişkin tedbir hükümlerinin karar kesinleşinceye kadar devamına, erkek eş tarafından sunulan dijital materyal (flaş bellek) ile sms, whatsapp kayıtları ve telefon ekran görüntüleri incelendiğinde, sunulan tüm delillerin dijital ortamda oluşturulabilecek nitelikte olması, yan delille kuvvetlendirilmediği, flaş bellek içindeki videoların incelenmesinde de 1. videoda kadın eşin 11 saniyelik videoda şarkı söylediği, bu durumun aksi bir durum teşkil etmediği, 2. videoda "Derin" isimli bir kadının dans ettiği, ilk videodaki kadından başka bir kadının olduğu, 3. videoda ise 1. videodaki kadının (kadın eşin) "Yozgatlı'nın aslında İstanbul şivesiyle konuşabildiğine dair" dublaj içerikli görüntülerin bulunduğu ve bu durumun da aksi durum teşkil etmediği, bu şekli ile birleşen dava yönünden yapılan değerlendirmede de erkeğin davasını ispat edememesi nedeniyle davasının reddine, davanın reddi sebebiyle boşanmanın fer'ileri olan tazminat taleplerinin reddine, esas dosyada uygulanmasına karar verilen nafakaya ilişkin tedbir hükümlerinin karar kesinleşinceye kadar devamına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı -davalı kadın vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı-davalı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; tarafların her ikisinin de boşanmak istemesine rağmen İlk Derece Mahkemesince kadının asıl davasının reddinin hukuka aykırı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılarak kusur belirlemesi ve asıl davanın kabulü yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince taraflarca bildirilen delillerin toplandığı, delillerin usul ve yasaya uygun olarak tartışıldığı, verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmış olup, davacı -davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı kadın vekilince temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı -davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi kararının temyiz incelemesi ile kaldırılarak yeniden yargılama yapılması ve asıl boşanma davasının kabulüne karar verilmesi istemiyle kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkân vermeyecek derecede erkekten kaynaklanan geçimsizlik bulunup bulunmadığı, kusur belirlemesi ile asıl davanın reddi kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanunu) 4 üncü, 6 ıncı maddesi, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı -davalı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davacı-davalıya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,06.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.