Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7019 E. 2024/1936 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında ziynet, çeyiz, katılma alacağı ve değer artış payı alacaklarının davalıdan tahsili talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin evlilik birliği içerisinde edindiği taşınmazın, evlilik öncesi kişisel malının satışı ile elde edilen gelirle alındığı ve bu nedenle kişisel mal niteliğinde olduğu, davacı kadının ise ziynet eşyaları ve değer artış payı alacağı taleplerini ispatlayamadığı, çeyiz eşyaları talebinin ise kısmen ispatlandığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1140 E., 2023/1140 K.

DAVA TARİHİ : 07.08.2018

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 6. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/700 E., 2023/259 K.

Taraflar arasındaki katılma alacağı, değer artış payı alacağı, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; Bünyan Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 25.04.2018 tarihli kararı ile tarafların boşanmalarına karar verildiğini, taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejimin geçerli olduğunu ve dava konusu malların edinilmiş mal olduğunu, davacı kadının mallar üzerinde 1/2 oranında hakkı olduğunu, ayrıca dava konusu malların edinim tarihi ile işbu dava tarihi arasında değerleri artmış olduğundan davacı kadının dava konusu mallar üzerinde değer artış payı alacağı hakkının da olduğunu, tarafların 27.06.2004 tarihinde evlendiğini, çeyiz senedi düzenlendiğini ve senet metninde yer alan çeyiz eşyalarının davalı erkeğe teslim edildiğini, davacı kadının, boşanma sürecinde ortak konuttan ayrılıp annesinin yanına gittiğini, çeyiz eşyalarının davalı erkek tarafından iade edilmediğini, davacı kadına ait ziynet eşyalarının ise davalı erkeğin borçları sebebiyle davacı kadından alındığını ve iade edilmediğini, cevap dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını iddia ederek davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 500,00 TL katılma alacağı, 100,00 TL değer artış payı alacağının davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, çeyiz eşyalarının ve ziynet eşyalarının davacı kadına aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması durumunda ise fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik çeyiz eşyaları yönünden 200,00 TL, ziynet eşyaları yönünden de 200,00 TL'nin faizi ile birlikte davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili tarafından sunulan 22.11.2022 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; alınan bilirkişi raporları ile taleplerinin netleştiğini, dava konusu araç yönünden taleplerini 13.666,67 TL olarak, ziynet eşyaları yönünden taleplerini 36.433,00 TL olarak, çeyiz eşyaları yönünden taleplerini ise 8.910,00 TL olarak ıslah ettiklerini ve belirtilen alacakların yasal faizi ile birlikte davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap, ikinci cevap dilekçelerinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıalarına gerçeği yansıtmadığını, taraflar arasında evlilik birliği kurulmadan önce 28.01.2000 tarihinde davalı erkek tarafından Kayseri İli Talas İlçesi Harman Mahallesi 177 ada 10 parselde bulunan 28 numaralı bağımsız bölüm niteliğindeki taşınmazın satın alındığını, ancak bu taşınmazın davalı erkek tarafından davacı kadının müsrif olması ve borçlandırması sebebiyle 26.06.2014 tarihinde 104.000,00 TL bedelle satılmak zorunda kaldığını, taşınmazın satım bedelinin bir kısmı ile borçların ödendiğini, bir kısmı ile aile konutu olarak kullanılan taşınmazın kira ve eşya masraflarının karşılandığını, kalan meblağ ile ise dava konusu taşınmazı 25.000,00 TL bedelle satın aldığını, dava konusu taşınmazın davalı erkeğin kişisel malı olduğunu ve davacı kadının mal rejiminden kaynaklanan alacak hakkının bulunmadığını, dava konusu aracın ise 14.000,00 TL bedelle kredi çekilmek suretiyle alındığını, aracın fiili ayrılık dönemi içerisinde alındığını ve davacı kadının herhangi bir katkısının olmadığını, aracın kredi borcunun ise halen devam ettiğini, taraflar arasındaki fiili ayrılığın davacı kadının ortak konutu terk etmesi sebebiyle başladığını, davacı kadının ortak konuttan ayrılırken çeyiz eşyalarını büyük çoğunluğunu yanında götürdüğünü, buzdolabı, mutfak eşyası, bir adet büyük, iki adet küçük halının ortak konutta kaldığını ve davacı kadına teslim etmeye hazır olduklarını, ziynet eşyalarının da davacı kadın tarafından ortak konuttan ayrılırken yanında götürüldüğünü iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; katılma alacağı yönünden yapılan incelemede; davacı vekili tarafından sunulan 22.11.2022 tarihli ıslah dilekçesinde, 500.00 TL talepli olarak açılan katılma alacağı istemine ilişkin davanın 13.666,67 TL arttırıldığı ve 14.166,67 TL katılma alacağı talebinin kabulüne karar verilmesinin talep edildiği, tüm dosya kapsamına göre, dava konusu aracın, davalı erkek tarafından, evlilik birliği içerisinde alındığı, edinilme tarihi itibariyle edinilmiş mal kapsamında olduğu, dolayısıyla davacı kadının bu araçtan dolayı yasal mal rejiminden kaynaklı katılma alacağı olduğu, değer artış payı alacağı yönünden yapılan incelemede; dava dilekçesinde hem dava konusu taşınmaz hem de araç yönünden değer artış payı alacağı talebinde bulunulduğu, ancak davacı kadının, dava konusu malların edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun karşılık almaksızın esaslı katkıda bulunduğunu ispat edemediği, davacı kadının değer artış payı alacağı talebinin reddine karar verilmesi gerektiği, çeyiz alacağı yönünden yapılan incelemede; davacı vekili tarafından sunulan 22.11.2022 tarihli ıslah dilekçesinde, 200,00 TL talepli olarak açılan çeyiz alacağı istemine ilişkin davanın 8.910,00 TL arttırıldığı ve 9.110,00 TL olarak kabulüne karar verilmesinin talep edildiği, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü olduğu, davacı kadın tarafından dava konusu ettiği çeyiz eşyalarının davalı erkekte kaldığının iddia edildiği, tüm deliller bir arada değerlendirildiğinde, 1 adet buzdolabı, iki adet bünyan el dokuması halı, bir adet yatak odası takımı, bir adet elektrikli süpürge, üç adet nevresim takımı, beş adet dantel takımı, beş adet işlenge (kanaviçe), üç takım battaniye (bünyan tiftik), beş adet yorgan, altı adet yün yastık, üç adet tencere takımı, iki adet porselen yemek takımı, bir adet robot, 24'lü çay seti ve bir adet mikserden oluşan çeyiz eşyasının kendisine ait olduğu ve davalı erkekte kaldığını ispat ettiği, ancak belirtilen çeyiz eşyaları dışında diğer dava konusu ettiği çeyiz eşyaları açısından iddiasını ispat edemediği, bu nedenle çeyiz alacığı isteminin kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği, ziynet alacağı yönünden yapılan incelemede ise davacı vekili tarafından sunulan 22.11.2022 tarihli ıslah dilekçesinde, 200,00 TL talepli olarak açılan çeyiz alacağı istemine ilişkin davanın 36.433,00 TL arttırıldığı ve 36.633,00 TL olarak kabulüne karar verilmesinin talep edildiği, davacı kadın tarafından düğünde takılan ziynet eşyalarının, davalı erkek tarafından alındığı ve iade edilmediğini iddia ettiği, somut olayda ispat yükünün davacı kadında olduğu, ancak davacı kadının, dava konusu ziynetlerin davalı erkek tarafından alındığını ispatlayamadığı, davacı kadın tanıklarının beyanlarının bizzat görgüye dayalı olmadığı, bu nedenle ziynet alacağı davasının reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek; katılma alacağı isteminin kabulü ile 14.166,67 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, değer artış payı talebinin reddine, çeyiz alacağı isteminin kısmen kabulü ile 1 adet buzdolabı, iki adet bünyan el dokuması halı, bir adet yatak odası takımı, bir adet elektrikli süpürge, üç adet nevresim takımı, beş adet dantel takımı, beş adet işlenge (kanaviçe), üç takım battaniye (bünyan tiftik), beş adet yorgan, altı adet yün yastık, üç adet tencere takımı, iki adet porselen yemek takımı, bir adet robot, 24'lü çay seti ve bir adet mikserin aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması durumunda ise 200,00 TL'nin dava tarihinden itibaren, 5.025,00 TL'nin ise ıslah tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, ziynet alacağı isteminin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, değer artış payı talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiği, zira dava konusu malların edinim tarihi ile dava tarihi arasında geçen zamanda değerlerinin arttığı, ziynet alacağı isteminin ispatlanmasına rağmen reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, dava dilekçesinde ekli çeyiz senedi ve dinlenen tanık beyanları uyarınca çeyiz alacağı davasının ispatlandığı ve kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek; hükmün tamamı yönünden istinaf talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde, tarafların 27.06.2004 tarihinde evlendiği, 16.01.2017 tarihinde açılan Bünyan Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2017/8 Esas, 2018/72 Karar sayılı, 24.11.2021 tarihinde kesinleşen ilamı uyarınca boşandıkları, taraflar arasında geçerli olan mal rejimi konusunda imzalanmış bir sözleşme bulunmadığı ve yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma mal rejiminin geçerli olduğu, taraflar arasındaki mal rejiminin boşanma davasının açıldığı 16.01.2017 tarihinde sona erdiği, dava konusu Kayseri İli, Melikgazi İlçesi, Mimarsinan Mahallesi, 708 ada 1 parsel sayılı arsanın 73/1200 hissesinin satış yoluyla 27.06.2014 tarihinde, davaya konu 38 NZ 941 plakalı aracın ise 30.12.2015 tarihinde yine satış suretiyle edinildiği, davalı erkeğin, evlilik birliği içinde edindiği başkaca mal varlığı bulunmadığı, davalı erkek savunmasında davaya konu taşınmazı evlilik öncesi edinmiş olduğu kişisel malını yine evlilik birliği içinde sattığı, bedeli ile bir kısım borçları ödedikten sonra kalan para ile davaya konu taşınmazı satın aldığı, taşınmazın kişisel malı olduğu, davacı kadının taşınmazın alımında ve iyileştirilmesinde katkısının bulunmadığını savunduğu, davalı erkeğin savunması kapsamında celp edilen Kayseri İli, Talas İlçesi, 177 ada, 10 parsel, C2 Blok, 9.kat, 28 numaralı bağımsız bölümün tapu kaydının incelenmesiyle taşınmazın davalı erkek tarafından satış hukuki sebebiyle 28.01.2000 tarihinde edinildiği ve davalı erkek tarafından 26.06.2014 tarihinde dava dışı üçüncü bir kişiye satıldığı, gerek tapu kayıtları gerekse celp edilen banka kredi kayıtları uyarınca davalı erkeğin kişisel malı olan 177 ada,10 parsel, C2 Blok 9. kat 28 bağımsız bölümü satarak davaya konu taşınmazı edindiği ve bu nedenle taşınmazın davalı erkeğin kişisel malı olduğu, davacı kadının bu taşınmazdan kaynaklı olarak katılma alacağı, katkı payı alacağı ve değer artış payı alacağının bulunmadığı, dava konusu araç yönünden ise; aracın evlilik birliği içinde edinildiği ve edinilmiş mal olduğu, davacı kadının, aracın alımı sırasında katkıda bulunduğu ya da iyileştirmede bulunduğu yönünde bir iddiasının bulunmadığı, ancak davalı erkek taşınmazın alımı sırasında banka kredisi kullandığı, tasfiye tarihi itibariyle ödenen ve ödenmeyen kredi taksitlerinin bulunduğu, bilirkişi raporları kapsamında davalı erkeğin ödemediği kredi taksitlerinin tutarı gözetilmek suretiyle davacı kadının araçtan kaynaklı katılma alacağının 14.166,67 TL olduğu, davacı kadının bu mal yönünden de katkı payı alacağı ve değer artış payı alacağının bulunmadığı, ziynet alacağı ve çeyiz alacağı yönünden yapılan incelemede ise davacı kadın tanıklarının ziynet alacağı istemine yönelik bizzat görgüye dayalı beyanları olmadığı, aktarıma dayalı olduğu, ziynet eşyalarının davalı erkekte olduğunun ispatlanamadığı, ziynet alacağı davasının reddine karar verilmesinin yerinde olduğu, çeyiz eşyaları yönünden yapılan değerlendirmede ise; davacı kadın, mevcut delilleri ile davaya konu 1 adet buzdolabı, iki adet Bünyan el dokuması halı, bir adet yatak odası takımı, bir adet elektrikli süpürge, üç adet nevresim takımı, 5 adet dantel takımı, 5 adet işlenge (kanaviçe), 3 takım battaniye (Bünyan tiftik), 5 adet yorgan, 6 adet yün yastık, 3 adet tencere takımı, 2 adet porselen yemek takımı 1 adet mutfak robot, 24'lü çay seti ve 1 adet mikserin varlığını ve kendisine ait olduğunu, davalı erkekte kaldığını ispat ettiği, davalı erkeğin, davacı kadına bu eşyaları aynen iade etmek aynen iadenin mümkün olmaması halinde ise bedelini ödemek zorunda olduğu, belirtilen çeyiz eşyaları dışında diğer dava konusu edilen çeyiz eşyaları açısından davanın ispat edilemediği, çeyiz alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmesinin yerinde olduğu belirtilerek; davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, dava konusu edilen taşınmazın ve aracın edinim tarihi ile işbu dava tarihi arasında geçen zamanda değerlerinin arttığı ve değer artış payı alacağı isteminin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, dava konusu taşınmaz üzerinde kadının katılma alacağının bulunduğu, ziynet eşyalarına ilişkin istemin ispatlandığı, ziynet alacağı davasının reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, çeyiz alacağı isteminin kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek; hükmün tamamı yönünden temyiz talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen, mümkün olmaması halinde bedelinin tahsili, katılma alacağı ve değer artış payı alacağı istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, davanın kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 1 inci maddesinin ikinci fıkrası, 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 226 ncı maddesi, 227 nci maddesi, 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 285 inci ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.