Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7415 E. 2023/4811 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı bankanın, davacı eşin rızası olmaksızın aile konutu olarak kullanılan taşınmaz üzerine ipotek tesis etmesinin geçerliliği ve bu ipoteğin kaldırılıp kaldırılmaması.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığı ve davalı bankanın ipotek tesis ederken eşin rızasını almaması, 4721 sayılı TMK'nın 194. maddesi uyarınca ipoteğin kaldırılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1011 E., 2022/1046 K.

KARAR : Başvurunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaeli 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/998 E., 2021/570 K.

Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı banka vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı banka vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekilinin dava dilekçesi ile ; müvekkili ile davalı ...'ın evli olduğunu, tarafların tapuda Kocaeli ili ... ilçesi ... Mahallesi 321 ada 6 parsel 7 nolu bağımsız bölümde, davalı eş adına kayıtlı ... Mahallesi ... Caddesi 2306 Sok. No: 386 E Blok Kat: 1 D:7 ... / Kocaeli adresindeki gayrimenkulü aile konutu olarak kullandıklarını, müvekkilinin açık rızası alınmadan davalı banka tarafından ipotek konulduğunu tesis edilen ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu beyan etmiştir.

2.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davaya konu taşınmazın kaydında ipoteğin tesis edildiği tarihte aile konutu şerhi bulunmadığını, davaya konu taşınmazın aile konutu olmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı banka vekilinin iddia ettiği yasal kayıtlı olan ikametgah hususunun, aile konutu olmadığı tüm tanık beyanlarının somut ve açıklayıcı beyanları ile aksi ispat edilmiş ve fiilen tarafların aile konutu olarak kullandığı evin, dava dilekçesinde iddia edilen ...'de bulunan ev olduğu kanaatine varılarak, davacı eşin açık muvafakatı olmaksızın bu ev ile ilgili tasarruf edilmesinin mümkün olmadığı ve ipotek tesis edilemeyeceği gerekçesi ile davanın kabulü ile Kocaeli ... ilçesi ... Mahallesi 321 ada 6 parsel 7 nolu bağımsız bölüm üzerine 14.03.2017 tarihinde konan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı banka vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı banka vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının davasında samimi ve inandırıcı olmadığını, Mahkeme kararının somut delillere ve gerekçelere dayandırılmadığını, tanık ifadeleri üzerinden kanaat oluşturulduğunu belirterek davanın kabulü yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ; davalı banka tarafından ipotek konulan dava konusu taşınmazın davacı ve davalı eşin aile konutu olduğu, ipotek tarihinde davacı ve davalı eşin nüfusta kayıtlı yerleşim yeri adreslerinin başka bir adres olması dava konusu taşınmazın aile konutu olma özelliğini ortadan kaldırmayacağı, ipotek konulurken basiretli tacir gibi davranması gereken bankanın taşınmazın niteliğini araştırması ve aile konutu olan taşınmaz için davacıdan muvafakatname alması gerekirken almadığı, iyi niyet iddiasının dinlenemeyeceği, 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesinden kaynaklanan bu isteğin evlilik birliği devam ettiği sürece ileri sürülmesi mümkün olduğu; Mahkemece kararda yazılı nedenlerle 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi uyarınca ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile davalı bankanın tüm istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı banka vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı banka vekili; dava konusu taşınmazın aile konutu olmadığını, sadece tanık beyanları dikkate alınarak karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; davanın kabulü yönünden kararın bozulmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazı aile konutu olup olmadığı, taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması davasının kabulünün doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6 ncı ve 194 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı banka vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,17.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.