"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1000 E., 2023/1413 K.
DAVA TARİHİ : 14.06.2019-22.07.2019
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü yeniden esas hakkında hüküm verilmesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara Batı 6. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/512 E., 2022/227 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekilince kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakaların miktarı, vekâlet ücreti yönlerinden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
Vekâletnamesinde kanun yolundan feragat yetkisi bulunan davalı-davacı erkek vekili 06.12.2023 tarihli dilekçesi ile temyiz isteminden feragat ettiğini açıkça, kayıtsız ve şartsız olarak bildirmiştir. Bu durumda, davalı-davacı erkek vekilinin temyiz dilekçesinin feragat sebebiyle reddine karar verilmiştir.
... kadın vekilinin tüm yönlerden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... kadın vekili dava dilekçesinde; davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuk yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ile TEFE oranında artış yapılmasına, kadın lehine 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile TEFE oranında artış yapılmasına, 100.000,00 TL manevî ve 50.000,00 TL maddî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya bırakılmasına, ortak çocuk yararına aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile her iki davanın da kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 200,00 TL tedbir ve 600,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına 25.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. ... kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların ve nafakaların miktarı, kişisel ilişki ve yoksulluk nafakasının reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı-davacı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kadının davasının ve fer'ilerinin kabulü ile kusur belirlemesi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle çocuk yararına aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 250,00 TL tedbir nafakasına, kadın yararına 40.000,00 TL maddî, 40.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiş, sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. ... kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin davasının kabulü, kusur, tazminatların miktarı ve reddedilen yoksulluk nafakası yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı-davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakaların miktarı, vekâlet ücreti yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiş, 06.12.2023 tarihli dilekçesi ile temyiz talebinden feragat etmiş dilekçe ekinde taraf vekillerinin elektronik imzalarının taşıyan aynı tarihli protokolü ibraz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında erkeğin temyizden feragat dilekçesi ekinde sunduğu protokolün uygulanıp uygıulanmayacağı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci ve 371 inci maddeleri,
3. Değerlendirme
1.Taraflarca karşılıklı açılan boşanma davasında yapılan yargılama sonucunda her iki davanın da kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiş olup verilen hüküm taraf vekillerince boşanma davalarının kabulü ve fer'îleri yönünden istinaf edilmekle Bölge Adliye Mahkemesince hükmün kısmen kaldrılmasına ve tazminat ve nafaka miktarları yönünden yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiş, sair istinaf itirazları esastan reddedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı yukarıda görterildiği üzere taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davalı-davacı erkek vekili tarafından kadının davası yönünden hüküm temyiz edilmemiş, dolayısıyla kadının davasında verilen boşanma hükmü 08.09.2023 tarihinde temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinden 06.12.2023 tarihinde feragat etmiş, feragat dilekçesi ekinde taraf vekillerince imzalanan protokolü dosyaya ibraz etmiştir.
2.Her ne kadar davalı-davacı erkek vekili protokolü dosyaya ibraz etmiş ise de boşanma kesinleşmiş olmakla bu yönden sonuca etkili bulunmamakla birlikte boşanmanın fer'îleri yönünden protokol hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu bizzat taraflardan sorularak sonucuna göre değerlendirilmesi gerekmekle hükmün bu nedenle bozulmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı-davacı erkek vekilinin temyiz dilekçesinin feragat nedeniyle REDDİNE,
2.... kadın vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair itirazların şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
Peşin alınan harcın istek halinde yatıranlara geri verilmesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
27.2.2024 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Davalı erkek vekili, dosyanın temyiz incelemesine gönderilmesinden sonra, dosyaya sulh protokolü sunmuştur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 314 üncü maddesinin üçüncü fıkrasına göre "Sulh, dosyanın temyiz incelemesine gönderilmesinden sonra yapılmışsa, Yargıtay temyiz incelemesi yapmaksızın dosyayı sulh hususunda ek karar verilmek üzere hükmü veren mahkemeye gönderir."
Bu durumda anılan kanun hükmü mucibince esas incelenmeksizin ek karar verilmek üzere mahkemesine gönderme kararı verilmesi gerektiği kanaatinde olduğumdan esası inceleyip bozma yönünde oy kullanan çoğunluk görüşüne katılmıyorum.