Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7781 E. 2024/4148 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, evlilik birliğinin temelden sarsılıp sarsılmadığı, kimin kusurlu olduğu, boşanmaya karar verilip verilmeyeceği, nafaka ve tazminat takdiri yapılıp yapılmayacağı ve miktarının ne olacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, davalı erkeğin davacı kadına karşı duygusal ve ekonomik şiddet uyguladığı, sadakatsizlik yaptığı ve aile birliğine zarar verdiği gerekçesiyle boşanmaya, tedbir ve yoksulluk nafakasına, maddi ve manevi tazminata hükmeden kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesinin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2766 E., 2023/1499 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 9. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/161 E., 2022/397 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; kadının işitme ve konuşma engelli olduğu bu nedenle kadının kısıtlandığı ve babasının vesayeti altına alındığı, erkeğin kadına hakaret ettiği, engeli konusunda alay ettiği, şiddet uyguladığı, kadının kök ailesi ile görüşmesine izin vermediği, ev ile ilgili konularda kadının fikrini almadığı, erkeğin çalışmadığı, birlik görevlerini yerine getirmediği, evin zaruri ihtiyaçlarını karşılamadığı, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, kadını silahla kokutup tehdit ettiği, kadının babasının kızının yaşadıklarını öğrenmesi üzerine kızını alarak kendi evine götürdüğü, erkeğin çocuğunun olmamasının doktor raporu ile sabit olması nedeniyle kendisinde kusur olarak gördüğü bu durumu kadına şiddet ve aşağılama olarak yönelttiği, kadının kök ailesine saygısız davrandığı, erkek hakkında çocuğun cinsel istismarı suçlaması ile savcılık tarafından kovuşturma yapıldığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve 75.000,00 TL maddî, 75.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; kadının babasının tarafların evlilik birliğine müdahale ettiği, kadını kendi talepleri doğrultusunda yönlendirdiği, kadının ziynet eşyalarının kadının halasına emanet verildiği, erkeğin ekonomik ihtiyaç nedeniyle bu altınları istemesi üzerine kadının babasının tepki olarak bu davanın açılmasına sebebiyet verdiği, kadının iddialarını kabul etmediğini beyan ederek kadının davasının reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; davalı erkeğin davacı kadının kendi ailesi ile görüşmesine izin vermediği, davacı kadına duygusal, psikolojik şiddet uyguladığı, davalı erkeğin düzenli işinin bulunmadığı ve evin maddî gereksinimlerini karşılamadığı, davacı kadına ekonomik şiddet uygulamak suretiyle kusurlu olduğu, davacı kadının ailesine hakaret ettiği, davalı erkeğin telefon görüşmesi yaptığı ve güven sarsıcı hareketlerde bulunduğu davalı erkeğin tam kusurlu davranışı sonucu evlilik birliğinin temelden sarsıldığı, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesi ile; tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve 18.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına ve kadın yararına 15.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek kararın tümüne yönelik istinaf talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere, delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine ve İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesindeki 9.600,00 TL olarak belirtilen yoksulluk nafakasının yazım hatasından kaynaklandığının anlaşılmasına göre, usul ve yasaya uygun olan hükme yönelik yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek kararın tümüne yönelik temyiz talebinde bulunarak kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davasının kabulünün gerekip gerekmediği, kadın yararına nafaka ve tazminat takdirinin ve miktarlarının isabetli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı ve 194 üncü maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un, 4 üncü, 6 ncı, 166 ıncı, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci ve 176 ncı maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,03.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.