Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7949 E. 2024/6129 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı erkeğin, evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle açtığı boşanma davasının reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, davacıya tanık listesi sunması için verilen kesin sürenin geçirilmesi ve takip eden celsede tanıkların hazır edilmemesi nedeniyle davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle reddetmesi usul ve yasaya uygun bulunarak temyiz istemi reddedilmiş ve karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2410 E., 2023/1158 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ: Şanlıurfa 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/466 E., 2022/402 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddi karar verilmiştir.

Kararın davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı; davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tanıklarının anlatımları soyut beyanlardan ibaret olup, davalı kadının davacı erkeğe bıçak çektiği yönündeki iddialar görgüye dayalı olmayıp, davacıdan duyumlarına ilişkin beyanlar olduğu, dosyaya sunulmuş olup davalıya ait olduğu iddia edilen fotoğrafların ise ne zaman, nerede çekildiği belirgin olmadığı gibi fotoğrafların açık ve net olmadığı, üstelik fotoğraflardaki kişinin tartaklanmış, saçı başı dağıtılmış vaziyette olabileceği bu sebeple hükme esas alınmayacağı, öte yandan her ne kadar dosyaya ortak çocuğun darp raporu sunulmuş ve davalı tarafın ortak çocukları darp ettiği, çocuklara küfürler ettiği gerek yargılama aşamasında gerekse tanık beyanlarında ifade edilmiş ise de davacı taraf dava dilekçesinde ortak çocukların davalıdan darp gördüğü, küfür ve hakarete maruz kaldığı yönünde iddia bulunmayıp, bu husus dava dilekçesinde dava sebebi vakıa olarak ileri sürülmediği, dosya kapsamında tüm bilgi, belge ve tanık beyanları incelendiğinde, taraflar arasında şiddetli geçimsizlik olduğu, şiddetli geçimsizliğe davalı kadının kusurlu davranışlarının sebep olduğu yönündeki dava ve iddiaların ispatına yarar delil bulunmadığı, davanın ispat edilemediği gerekçesi ile açılan davanın ispat edilemediğinden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde; davanın reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı vekiline verilen kesin sürede dosyaya tanık listesi sunulmadığı, takip eden celsede de tanıkların hazır edilmediği, tanık listesi mahiyetindeki dilekçenin ise son celse ile aynı tarihte 16.06.2022 tarihinde sunulduğu, kaldı ki tanık listesinin verilen kesin süreden sonra sunulduğu, tanıkların hazırda edilmediği, Mahkemenin de kabulünde olmasına rağmen kesin süre içerisinde tanık listesi sunulmaması ve de takip eden ilk celsede hazır edilmeyen tanıkların beyanlarının dinlenilse de hükme esas alınamayacağı, göz önünde tutulmak sureti ile davacının ispatlanamayan davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde karar verilmesi hatalı olduğundan, davacının istinaf itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılarak davacının davasının ispatlanamadığından reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı erkek vekili; davanın reddinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı erkek tarafından 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'ileri istemine ilişkin davada boşanma davasının reddi kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 nci, 324 üncü, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ( 6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.