Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8505 E. 2024/149 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma protokolünde yer alan bazı maddelerin, davacı erkeği katlanılmaz duruma düşürdüğü ve davalı kadının dürüstlük kuralına aykırı davrandığı iddiasıyla iptal edilmesi talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosyadaki belgeler değerlendirildiğinde, davacı erkeğin protokol hükümlerinin iptali için ileri sürdüğü gerekçelerin, ifa güçlüğü ve dürüstlük kuralının ihlali iddialarını kanıtlar nitelikte olmadığı gözetilerek, istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1785 E., 2023/1192 K.

DAVA TARİHİ : 16.10.2021

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 22. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/725 E., 2022/488 K.

Taraflar arasındaki anlaşmalı boşanma protokolünün uyarlanması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı erkek vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara 7. Aile Mahkemesinin kararı ile taraflarca düzenlenen boşanma protokolünde protokolün 4/a maddesinde yer alan "Firdevs Deniz E.nin kendisini geliştirmek üzere yurt içi ve yurtdışında yapacağı eğitim masrafları ve kitapların yayınlanması halinde yayınlama masrafları, masrafların faturalandırılarak belgelenmesi şartıyla Ersin E. tarafından karşılanacaktır. Söz konusu masrafların 30.000 Amerikan Doları ile sınırlı olup, bu miktarı aşan kısmından Ersin E. sorumlu değildir. Amerikan Dolarının Türk lirasına çevrilmesinde TCMB'nın günlük döviz satış kuru esas alınacaktır" şeklindeki bölümü ile 4/b bendinde yer alan "Firdevs Deniz E.'nin imzaladığı çeklerle ilgili olası zararların karşılanması: Firdevs Deniz E.'nin Ankara Mede Konfeksiyon Gıda Ltd. Şti. Yetkilisi olarak imzaladığı çeklerle ilgili olarak hakkında açılmış bulunan veya açılacak olan çek karşılğının bulundurmama davalarıyla ilgili, mahkumiyet kararı/kararları verilmesi ve mahkumiyet kararın/kararların kesinleşmesi halinde hükmedilen adli para cezalarının tamamı ... tarafından ödenecektir." kısmının dava dilekçesindeki durumlar dikkate alınarak iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının ileri sürdüğü beyanların aralarında akdedilen boşanma protokolünde yer alan hükümlerin iptali için hukuken yeterli olmadığını, davacının davalıyı aldatması ve davalıyı darp etmesi sonucunda evlilik birliğinin sona erdiğini, protokolde yer alan, daire üzerinde öncelikle intifa hakkı tesisi, kredi bittiğinde mülkiyetinin davalıya devri ile aracın devrine davacının beyanlarının kabulü mümkün olmadığını, davacının davalı çeke dayalı borçlarını keyfi olarak ödemediğine yönelik beyanlarının olmadığını, davacının davalının eğitimine dair herhangi bir faaliyette bulunmadığını, davacının boşanma tarihine göre gelir kaybına uğradığına ve ödeme güçlüğü içine düştüğüne yönelik beyanlarının kabul edilemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının keyfi hareket etme ihtimali uyarınca ve eğitimle ilgili herhangi bir girişimi bulunmaması nedeniyle yükümlülüklerin iptaline karar verilmesinin talep edildiğini, dava konu düzenleme ile taraflarca yüklenilen edimler uygulanabilir ve edimlerinin ifasının mümkün olan yükümlülükler olduğunun görüldüğünü, davalının, keyfi hareket etmesi, davacıyı zarara uğratmasının da henüz söz konusu olmadığını, bu gaye ile hareket etmesi halinde davacı tarafından bu hususun başkaca hukuki uyuşmazlıklarla giderilebilecek nitelikte olduğunu, davalının, sözleşme uyarınca bu zamana değin eğitimle ilgili girişiminin olmadığını, buna ilişkin sözleşmedeki hükmün yerine getirilemeyeceği sonucunu da doğurmayacağını, davacının dava konusu ettiği hususlara ilişkin yükümlülüklerin sözleşme serbestisi içerisinde olduğunu, genel ahlaka ve kamu düzenine aykırı olmadığını, edimlere ilişkin yükümlülükler yönünden hakkaniyete uygun olduğunu, olası bir durumda bunun hukuki uyuşmazlık olarak ileri sürülebileceğini belirterek davacının davasının reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı erkek vekili hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek davanın reddine yönelik kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olması gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ( 6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek özetle, taraflar arasında tanzim edilen anlaşmalı boşanma protokolünde yer alan edimler arasında büyük farklılıklar olduğunu, bu durumun erkek açısından aşırı ifa güçlüğüne neden olduğu ve davalı tarafça protokol hükümlerinin dürüstlük kurallarına aykırı olarak kullanıldığını, protokolde tüm borç ve yükümlülüklerin erkeğe yüklendiğini, davalının keyfi davranışına bağlı olarak erkeğin borç altına sokulmasının dürüstlük kurallarına da aykırı olduğunu, davalının çeke dayalı borçlarını keyfi olarak ödememesi sonucunda erkeğin borç altına sokulduğunu, davalının bilinçli olarak çek borçlarını ödemediğini, davalının ekonomik durumunun iyi olduğunu, kendine ait geliri ve yüklü miktarda almış olduğu nafakası bulunduğunu, söz konusu çekleri ödeyememesi gibi bir durum olmadığını, davalı yanın ekonomik sosyal durumu konusunda geniş kapsamlı bir araştırma yapılmadığını, protokolü tanzim edildikten sonra aradan geçen süreç ve erkeğin ekonomik durumunun bozulması, enflasyonun fahiş artışı ile birlikte erkeğin ekonomik gücünün bir hayli bozulduğunu, sözleşme hükümlerini ifa edemez hale geldiğini belirterek davanın reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, anlaşmalı boşanma protokolünde yer alan edimler arasında büyük farklılıklar olması, bu durumun erkek açısından aşırı ifa güçlüğüne neden olması ve davalı tarafça protokol hükümlerinin dürüstlük kurallarına aykırı olarak kullanılması iddiasıyla anlaşmalı boşanma protokolünde yer alan bazı hükümlerin iptaline karar verilmesi istemine ilişkindir. Uyuşmazlık protokol hükümlerinin davacıyı katlanılmaz duruma düşürüp düşürmediği, dürüstlük kuralı gereği uyarlama gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 2 nci, 6 ncı, ve 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.