"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1256 E., 2023/1480 K.
DAVA TARİHİ : 26.10.2016
KARAR : Bozmaya uyularak hüküm tesisi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının manevî tazminatın ve yoksulluk nafakasının miktarı yönünden bozulmasına, sair yönlerden onanmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya direnilmesi sonucunda Dairece, dosyanın Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiş, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı bozulmasına karar verilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kesinleşen kısımlar hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı erkeğin manevî tazminata ve yoksulluk nafakasına yönelik istinaf itirazlarının esastan reddine, İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin aynen geçerli olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının manevî tazminatın ve yoksulluk nafakasının miktarına yönelik eda hükmü içerir, infazı kabil şekilde hüküm kurulması yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bozma ilamına uyulmasına karar verilerek kesinleşen konularda karar verilmesine yer olmadığına, manevî tazminata ve yoksulluk nafakasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk için aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakalara ÜFE oranında artış uygulanmasına, kadın lehine 300.000,00 TL maddî ve 300.000 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 23.11.2017 tarih ve 2016/775 Esas, 2017/827 Karar sayılı kararı ile, erkeğin başka bir kadın ile birlikte yaşadığı ve davanın açıldığı tarihte de birlikte yaşamın devam ettiği, ayrıca erkeğin kadına şiddet uyguladığı, çeşitli lakaplar takmak suretiyle küçük düşürdüğü, aşağıladığı gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 161 inci ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, kadın için aylık 800,00 TL yoksulluk nafakasına, ortak çocuk için aylık 800,00 TL iştirak nafakasına, nafakalara her yıl ÜFE oranında artış uygulanmasına, kadın lehine 100.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 14.02.2019 tarih ve 2018/419 Esas, 2019/269 Karar sayılı kararı ile tarafların ekonomik durumları dikkate alındığında kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarının fazla olduğu gerekçesiyle davalı erkeğin yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatın miktarına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesinin manevî tazminat ve yoksulluk nafakasına ilişkin bentlerinin kaldırılmasına, yeniden hüküm tesisi ile kadın lehine aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına, 75.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili katılma yoluyla nafakaların ve tazminatların miktarı yönünden; davalı erkek vekili tüm yönlerden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 12.02.2020 tarih, 2019/8052 Esas, 2020/1041 Karar sayılı kararı ile; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevî tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı gerekçesiyle kadın yararına hükmolunan manevî tazminat miktarının az olduğu, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası miktarının az olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise onanmasına karar verilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin 08.07.2020 tarih ve 2020/538 Esas, 2020/759 Karar sayılı kararı ile önceki kararda miktarların hakkaniyete uygun olduğu gerekçesiyle bozma ilamına direnilmesine, kesinleşen konularda hüküm kurulmasına yer olmadığına, davalı erkeğin, yoksulluk nafakası ve manevî tazminatın miktarına ilişkin istinaf talebinin kısmen kabulü ile kadın lehine aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına, 25.000 TL manevî tazminata karar verilmiş, karara karşı davacı kadın vekili yoksulluk nafakası ve manevî tazminat miktarı yönünden; davalı erkek vekili tüm yönlerden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 24.05.2021 tarih, 2021/1823 Esas, 2021/3779 Karar sayılı kararı ile; Dairemizce verilen 2019/8052 Esas ve 2020/1041 Karar sayılı bozma kararı usul ve yasaya uygun bulunmuş olup Mahkemece verilen direnme kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından, temyiz incelemesinin yapılmak üzere dosyanın Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir.
3.Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22.03.2022 tarih, 2021/2-651 Esas, 2022/358 Karar sayılı kararı ile; davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı bozulmasına karar verilmiştir.
C. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozmaya uyan Bölge Adliye Mahkemesince yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararla; kesinleşen yönler hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı erkeğin manevî tazminata ve yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine, İlk Derece Mahkemesinin 23.11.2017 tarihli ve 2016/775 Esas, 2017/827 Karar sayılı kararının yoksulluk nafakasına ilişkin 6 ncı bendi ile manevî tazminata ilişkin 8 inci bendinin aynen geçerli olduğunun tespitine karar verilmiştir.
D. Son Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili tüm yönlerden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 02.05.2023 tarih, 2023/1837 Esas ve 2023/2057 Karar sayılı kararı ile, mahkeme kararına atıf yapılarak hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olduğu gibi İlk Derece Mahkemesinin 23.11.2017 tarihli kararının yoksulluk nafakası ve manevî tazminata ilişkin bentleri Bölge Adliye Mahkemesinin 14.02.2019 tarihli kararı ile ortadan kaldırıldığı için ortada atıf yapılacak bir mahkeme kararı da bulunmadığı, bozma kararı üzerine Bölge Adliye Mahkemesince yoksulluk nafakası ve manevî tazminata ilişkin eda hükmü içerir, infazı kabil şekilde hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde İlk Derece Mahkemesinin kararına atıf yapılarak hüküm kurulmasının doğru olmadığı ve bozmayı gerektirdiği gerekçesi ile bozularak dosyanın Bölge Adliye Mehkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
E. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozmaya uyan Bölge Adliye Mahkemesince yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararla; Bozma ilamına uyulmasına karar verilerek kesinleşen konularda karar verilmesine yer olmadığına davalı erkeğin manevî tazminat ve yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine karar verilerek usulü kazanılmış haklarda göz önüne alınarak kesinleşen konularda karar verilmesine yer olmadığına, usulü kazanılmış haklarda göz önüne alınarak 50,000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine, boşanma kararının kesinleştiği (12.02.2020) tarihten itibaren aylık 800,00 TL yoksulluk nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bozmaya uygun karar verilip verilmediği, kadın yararına hükmedilen manevî tazminat ile yoksulluk nafakasının miktarı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 174 üncü ve 175 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.