Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9728 E. 2024/8129 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Miras bırakan eş ile birlikte yaşanılan taşınmaz üzerinde katılma alacağına mahsuben mülkiyet hakkı tanınması talebiyle açılan davada, taşınmazın aile konutu olup olmadığı, ispat yükü ve görevli mahkeme uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mülkiyet hakkı talep edilen taşınmazın aile konutu olduğunun ispat yükünün davacı eşte olduğu ve mahkemenin bu hususta ispat yükünü hatalı belirlediği, ayrıca döviz cinsinden alacakların güncel kur üzerinden hesaplanarak hüküm altına alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/988 E., 2023/2345 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2017/1032 E., 2021/737 K.

Taraflar arasındaki aile konutu üzerinde mülkiyet hakkı tanınması ve katılma alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... vekili, davalı ... ve davalı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin eşi Murat'ın vefat ettiğini, müvekkili ile davalıların mirasçı kaldığını, muris eş ile müvekkilinin yurtdışında birlikte çalışarak biriktirdikleri ile mallar edindiklerini, muris adına edinilen malların 118 ada 3 parsel 1 ve 2 nolu bağımsız bölümler, 133 ada 103 parsel sayılı taşınmaz 07 ... plakalı araç, banka hesabında bulunan birikimler olduğunu,118 ada 3 parsel 2 nolu bağımsız bölümün aile konutu olduğunu, müvekkilinin katılma alacağına mahsuben işbu taşınmaz üzerinde mülkiyet hakkı talebi olduğunu belirterek, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacağın tespiti ile alacağa mahsuben 118 ada 3 parsel 1 nolu bağımsız bölüm üzerinde müvekkili lehine mülkiyet hakkı tanınmasını, kalan alacağın da tahsilini talep ve dava etmiştir.

2. Davacı vekili 02.04.2021 tarihli dilekçesinde; talep miktarını toplam 783.755,25 TL'ye yükselterek aile konutu olan 118 ada 3 parsel 1 nolu bağımsız bölümün mal rejiminden kaynaklanan alacağına mahsuben müvekkiline özgülenmesini, özgüleme yapılırken müvekkilinin miras hissesinin de göz önüne alınmasını, artan katılma alacağının tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... ve Çiydem ayrı ayrı sunduğu cevap dilekçelerinde; davacının iyiniyetli olmadığını, davacının malların edinilmesinde katkısının olmadığını, asıl katkının davalı ... tarafından yapıldığını, gelenek ve görenek gereği muris babasının adına taşınmazların tescil edildiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.

2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davacı ve murisin malları alacak maddi güçlerinin olmadığını, müvekkilinin ticari işlerinden elde edilen kazançlarla malların muris babası üzerine yapıldığını, aile konusu üzerinde mülkiyet hakkı tanınması talebi yönünden aile mahkemesinin görevli olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

3. Davalı ... cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı da dahil davanın taraflarının murisi Murat'ın mirasçıları olduğu, 118 ada 3 parsel 1 nolu bağımsız bölümün edinilmiş mal olduğu, davacının artık değerin yarısı üzerinden katılma alacağı hakkı olduğu, taşınmazın güncel değerinin 548.088,38 TL olduğu, davacının miras payı oranında sorumlu olduğu miktar da gözetilerek davacının her bir davalıdan 51.383,29 TL katılma alacağı bulunduğu; 118 ada 3 parsel 2 nolu bağımsız bölümün edinilmiş mal olduğu, davacının artık değerin yarısı üzerinden katılma alacağı hakkı olduğu, taşınmazın güncel değerinin 608.987,09 TL olduğu, davacının miras payı oranında sorumlu olduğu miktar da gözetilerek davacının her bir davalıdan 57.092,54 TL katılma alacağı bulunduğu; 133 ada 103 parsel sayılı taşınmazın 2971/4268 hissesinin edinilmiş mal olduğu, davacının artık değerin yarısı üzerinden katılma alacağı hakkı olduğu, davacının miras payı oranında sorumlu olduğu miktar da gözetilerek davacının her bir davalıdan 37.983,75 TL katılma alacağı bulunduğu; 07 ... plakalı aracın da edinilmiş mal olduğu, davacının artık değerin yarısı üzerinden katılma alacağı hakkı olduğu, aracın güncel değerinin 50.000,00 TL olduğu, davacının miras payı oranında sorumlu olduğu miktar da gözetilerek davacının her bir davalıdan 4.687,50 TL katılma alacağı bulunduğu; muris adına bulunan hesaplarda ölüm tarihi olan 24.12.2014 tarihi itibariyle 41.167,48 EURO, 10.156,54 USD ve 4,33 TL bakiye bulunduğu, davacının miras payı oranında sorumlu olduğu miktar da gözetilerek davacının her bir davalıdan 3.859,45 Euro, 952,18 USD, 0,41 TL katılma alacağı bulunduğu; alınan bilirkişi raporunun gerekçeli ve denetime elverişli olduğu değerlendirilerek miktarlar yönünden hükme esas alındığı; 118 ada 3 parsel 1 nolu bağımsız bölümde halen davacının oturmaya devam ettiği, bu taşınmazın tarafların birlikte oturduğu taşınmaz olduğu, aile konutu olarak kullanıldığı, bu hususta davalı taraflarca aksinin iddia edilmediği, davacının üstün yararı bulunduğundan katılma alacağına mahsuben davacıya özgülenmesine karar verildiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile, davacının 118 ada 3 parsel 1 nolu bağımsız bölüm bakımından her bir davalıdan 51.383,29 TL, 118 ada 3 parsel 2 nolu bağımsız bölüm bakımından her bir davalıdan 57.092,54 TL, 07 ... plakalı araç bakımından her bir davalıdan 4.687,50 TL, 133 ada 103 parsel sayılı taşınmaz bakımından her bir davalıdan 37.983,75 TL, Banka hesaplarında bulunan Euro bakımından her bir davalıdan 40.001,27 TL, USD bakımından 8.288,92 TL olmak üzere davacının toplamda her bir davalıdan 151.102,08 TL, 3.859,45 Euro ve 952,18 USD katılma alacağı bulunduğunun tespitine, davalıların her birinin miras payının 3/16 olması sebebiyle 118 ada 3 parsel 1 nolu bağımsız bölüm bakımından (548.088,38/16/3) 102.766,57 TL alacakları bulunduğunun tespitine, 118 ada 3 parsel 1 nolu bağımsız bölümün muris adına olan tapusunun iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, taşınmazın davacıya özgülenmesi sonucunda her bir davalıdan 48.335,51 TL (151.102,08- 102.766,57), 3859,45 EURO ve 952,18 USD katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.

2. İlk Derece Mahkemesinin 22.11.2021 tarihli tashih kararı ile; hükmün (1) nolu bendinin 5 inci paragrafında "Banka hesaplarında bulunan EURO bakımından her bir davalıdan 40.001,27 TL, USD bakımından 8.288,92 TL katılma alacağı bulunduğunun, bu haliyle davacının toplamda her bir davalıdan 151.102,08 TL, 3859,45 EURO ve 952,18 USD alacağı bulunduğunun TESPİTİNE," şeklinde sehven hesaplama hatası olduğu anlaşılan kısmın "Banka hesaplarında bulunan EURO bakımından her bir davalıdan 40.001,27 TL, USD bakımından 8.288,92 TL katılma alacağı bulunduğunun, bu haliyle davacının toplamda her bir davalıdan 151.147,08 TL, 3859,45 EURO ve 952,18 USD alacağı bulunduğunun TESPİTİNE," şeklinde düzeltilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili, davalı ... ve davalı ... istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davalı ... istinaf dilekçesinde; Mahkemenin görevsiz olduğunu, davacının iddiasını ispatlayamadığını, 118 ada 3 parsel 1 nolu bağımsız bölümün aile konutu olmadığını, malların murisin kişisel malı olduğunu, kararın hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; Mahkemenin görevsiz olduğunu, davacının iddiasını ispatlayamadığını 118 ada 3 parsel 1 nolu bağımsız bölümün aile konutu olmadığını, davacının mernis adreslerinin farklı adresler olduğunu, malların murisin kişisel malı olduğunu, malların edinilmesine müvekkilinin katkısının olduğunu, kararın hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

3. Davalı ... istinaf dilekçesinde; Mahkemenin görevsiz olduğunu, davacının iddiasını ispatlayamadığını, 118 ada 3 parsel 1 nolu bağımsız bölümün aile konutu olmadığını, malların murisin kişisel malı olduğunu, kararın hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; Mahkemenin görevsiz olduğunu, davacının iddiasını ispatlayamadığını, 118 ada 3 parsel 1 nolu bağımsız bölümün aile konutu olmadığını, davacının mernis adreslerinin farklı adresler olduğunu, malların murisin kişisel malı olduğunu, malların edinilmesine müvekkilinin katkısının olduğunu, kararın hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kişisel mal savunması ve ispatı, mülkiyet hakkı tanınan taşınmazın aile konutu olup olmadığı, ispat yükü ve görevli mahkeme noktasında toplanmaktadır. Dava, katılma alacağını mahsuben aile konutu üzerinde mülkiyet hakkı tanınması ve katılma alacağı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı maddesi, 33 üncü maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4 üncü maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 194 üncü maddesi, 202 nci maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 226 ncı maddesi 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ncı maddesinin birinci fıkrası, 240 ıncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı ... vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. İspat yükü, 4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür” ve 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesinde de,“İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir./ Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir” şeklinde düzenlenmiştir.

3. 4721 sayılı Kanun'un 240 ıncı maddesinin birinci ve üçüncü fıkrasında “Sağ kalan eş, eski yaşantısını devam ettirebilmesi için, ölen eşine ait olup birlikte yaşadıkları konut üzerinde kendisine katılma alacağına mahsup edilmek, yetmez ise bedel eklenmek suretiyle intifa veya oturma hakkı tanınmasını isteyebilir; mal rejimi sözleşmesiyle kabul edilen başka düzenlemeler saklıdır./.../ Haklı sebeplerin varlığı hâlinde, sağ kalan eşin veya ölen eşin yasal mirasçılarının istemiyle intifa veya oturma hakkı yerine, konut üzerinde mülkiyet hakkı tanınabilir.” şeklinde düzenlenmiştir.

4. Davalı ... vekilinin aile konutu üzerinde mülkiyet hakkı tanınmasına yönelik temyiz itirazlarının incelemesine gelince; somut olayda, Mahkemece 118 ada 3 parsel 1 nolu bağımsız bölümün katılma alacağına mahsuben davacı adına tesciline karar verilmiş ise de, yukarıda açıklanan yasal düzenleme ve ilkeler uyarınca, yapılan araştırma ve inceleme yeterli değildir. Şöyle ki, 4721 sayılı Kanun'un 240 ıncı maddesinin uygulanabilmesi için mülkiyet hakkı tanınacak olan taşınmazın ölen eşe ait olup davacı ile birlikte yaşadıkları konut olması, diğer bir deyişle aile konutu olması gerekli olup işbu hususun ispat yükü de davacıda (4721 sayılı Kanun md. 6, 6100 sayılı Kanun md. 190) olmasına rağmen, Mahkemece davalılar tarafından taşınmazın aile konutu olduğu iddiasının aksi iddia edilemediği gerekçesiyle ispat yükü hatalı belirlenerek karar verildiği anlaşılmaktadır. O halde, Mahkemece, mülkiyet hakkı tanınan taşınmazın ölen eşe ait olup ile birlikte yaşadıkları konut olduğunun ispat yükü davacıda olduğu gözetilerek davacının bu yöndeki delilleri toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.

5. Ayrıca Mahkemece, döviz cinsi para yönünden döviz cinsi olarak tahsile karar verilmesi hatalı olmuştur. Şöyle ki, katılma alacağının belirlenmesinde tasfiye konusu malın karara en yakın tarihteki sürüm değeri esas alınması gerekli olup söz konusu paranın tasfiye tarihi itibariyle değeri (bozmadan sonrası verilecek karara en yakın tarih) itibariyle reel (güncel) kur karşılığı tespit edildikten sonra katılma alacağı belirlendikten sonra, talep miktarı ve usuli kazanılmış haklar da gözetilerek karar verilmesi gerekirken bu hususun gözetilmemesi de hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının aile konutu üzerinde mülkiyet hakkı tanınması ve döviz cinsi para yönünden BOZULMASINA,

3. Davalı ... vekilinin bozma kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

Peşin alınan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.