Logo

2. Hukuk Dairesi2023/984 E. 2023/3947 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1595 E., 2022/2632 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Eğirdir Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2019/55 E., 2021/30 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve ferilerine karar verilmiştir.

Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; çocuklarlarının birinin Isparta da öğrenci yurdunda kaldığını diğer çocuklarlarının ise babaanneleriyle beraber köyde yaşadığını, davalıdan şiddet gördüğünü, şiddet gördüğü bir seferde jandarmanın kendisini alıp kadın sığınma evine götürdüğünü, sığınma evinde 15 gün kaldığını ancak başka bir ile gönderileceği ve çocuklarlarından ayrılmak zorunda kalacağını düşündüğünden kadın sığınma evinden ayrıldığını, davalının kendisini başka bir kadınla aldattığını, davalının bu kadından da çocuğu olduğunu, davalı ile şu anda ayrı yaşadıklarını davalının şu anda kendisini aldattığı kadınla beraber yaşadığını, davalının kendisine ve çocuklarlara maddî yardımda bulunmadığını bu yüzden çalışmak zorunda kaldığını ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuklar için ayrı ayrı aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak, kadın için 500,00 TL tedbir ve yoksulluk, 30.000,00 TL maddî 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkeğe dava dilekçesi usulüne uygun olarak 26.04.2019 tarihte tebliğ edilmiş olup davalı erkek tarafından yasal süresinde cevap dilekçesi verilmemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin davacı kadına fiziksel şiddet uyguladığı ve tarafların uzun süredir bir arada olmadığı, davalı erkeğin başka bir kadın ile fiilen birlikte yaşadığının anlaşıldığı belirtilerek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, çocukların yaşı, ihtiyaçları ve sosyal inceleme raporu dikkate alınarak tarafların ortak çocuklarının velâyetinin belirlendiği, çocukların ihtiyaçları, tarafların ekonomik durumu, velâyet kendisine verilmeyen tarafın ödeme gücü ile hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak iştirak nafakasının belirlendiği, tarafların ekonomik sosyal durumu, kusur durumu ve kadının boşanmakla yoksulluğa düşüp düşmeyeceği değerlendirilerek nafaka ve maddî ve manevî tazminat ödenmesine hükmedildiği gerekçesi ile davanın kabulüne tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuklardan ...'in velâyetinin babaya, ...'nin velâyetinin anneye verilerek karşılıklı kişisel ilişkinin kurulduğu, velâyeti anneye verilen ortak çocuk ... yararına aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, boşanmakla yoksulluğa düşeceği anlaşılan mevcut ve beklenen menfaatleri zarar gören ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 30.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olması gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ( 6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince davalı erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek özetle, tarafların bir süre ayrı yaşadıktan sonra 2019 yılında barıştığını, bir süre birlikte yaşamın devam ettiğini, bu tarihte davacının, kendisinin başka bir kadınla ilişkisi olduğunu bildiğini, bu durumu bilerek birlikte olduğunu dolayısıyla affettiğini, tanık beyanlarıyla bu durumun sabit olduğunu, affedilmiş davranışların kişilik haklarına saldırı teşkil etmeyeceğini, fiziksel iddiasından ve Begüm isimli bir çocuğun olması olayından sonra kadının kendisiyle tekrar bir araya geldiğini, bu hususların göz ardı edildiğini ayrıca ekonomik koşullarının elverdiğinden daha fazla miktarda tazminata hükmedilmiş olduğunu, çobanlık yaparak geçindiğini belirterek; kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ile miktarları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50, 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.