Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9935 E. 2024/5941 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan geçimsizliğin varlığı ve kusur durumu ile nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları dikkate alınarak, yerel mahkeme kararının usul ve hukuka uygun olduğu gözetilerek istinaf mahkemesinin esastan red kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1933 E., 2023/1998 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 8. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/422 E., 2023/525 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın ve karşı davanın kabulüne ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; davalı evlendikten yaklaşık iki ay sonra müvekkilini ortak konuttan kovduğunu ve taraflar o zamandan beri ayrı yaşadığını, müvekkili eş ile davalı eş ... evlendikten sonra, davalı eş ...'ın ailesi, tarafların evlilik birliğine çok fazla müdahil olduklarını, davalı eşin ablası, müvekkili ile davalı eşin ortak konutuna sürekli gelip gittiğini, davalı eş ile müvekkilini hiçbir zaman yalnız bırakmadığını, gerek davalı eşin ailesinin evliliğe müdahale etmemesini, gerekse davalı eşin ailesinin hakaret ve beddualarına davalı eşin sesiz kalmasının bir kusur sebebi olduğunu, henüz evlilik birliğinin ilk ayında müvekkili eşin beyanına göre davalının ailesi tarafından müvekkilinin bakire olmadığı yönünde söylentiler çıkardığını, ilk olarak müvekkilinin beyanına göre davalının henüz gerdek gecesi sonrası yataklarındaki çarşafı bir hurca koyduğunu ve bu hurcu davalının ablası olarak bahsedilen ...'e götürdüğünü, keza boşanma süresinde davalı eşin ablalarının müvekkilinin yaşadığı çevrede, müvekkili eş hakkında ''Önceden evlendi, 5 kere de nişanlandı'' şeklinde söylenti çıkardıklarını, iftirada bulunduklarını, ne var ki davalı eşin ..., müvekkili davacının ilk eşi olduğunu, tüm bu nedenlerle tarafların boşanmalarına, müvekkili için 2.500,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, yargılama sonunda yoksulluk nafakası olarak devamına, müvekkili için 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminatın müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; karşı dava yönünden ise tarafların evlendikten sonra sadece iki ay kadar fiilen birlikte yaşadıklarını, ne var ki bu kısa süreç sürekli davacı ve ailesi tarafından problem yaratılarak huzursuzluk içerisinde geçtiğini, tarafların doğru düzgün şekilde aile ortamına uyum sağlaması, mutlu olması müvekkiline çok görüldüğünü, taraflar arasında evlenmeden önce konuşulan konular üzerine verilen sözleri davalı eşin hiçbir zaman yerine getirmediğini, davalı eşin evine bakmadığını, ev hanımı olmasına rağmen birlik görevlerine yerine getirmediğini, doğru düzgün yemek yapmadığını, kahvaltı hazırlamadığını, evini temizlemeyip ütüsünü yapmadığını, müvekkilinin kıyafetlerine dikkat etmediğini, müvekkilini kahvaltı hazırlayarak işe göndermediğini, taraflar evlendikten sonra aralarında pek çok problem yaşanmış olmakla birlikte en büyük problemlerinden biri davalının ailesi olduğunu, davalının ailesinin sürekli evlilik içerisinde yer aldığını, davalının da kendi ailesinin evlilik birliğine sürekli müdahale etmesine ses çıkarmadığını, ailesinin lafıyla oturup kalktığını, müvekkiline istişare edip karar almak yerine ailesi ne diyorsa onu yaptığını, tarafların hiç özelinin olmadığını, taraflar arasında yaşanan herşeyi yatak odası sırları dahi ailesine anlattığını, tüm bu nedenlerle tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 200.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî olmak üzere toplam 400.000,00 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; davacı karşı davalı kadının eşine yeterince ilgi göstermediği, davacı kadının annesinin evin düzenine karışmasına müsade ettiği, evi ve ailesine yeterli önemi göstermediği, ailesinin evliliğe karışmasına engel olmadığı, davalı erkeğin ailesiyle görüşmek istemediği bu davranışları ile hafif kusurlu olduğu; buna karşın davalı karşı davacı erkeğin tartışma çıkardığı, ailesinin evliliğe müdahelesine ses çıkarmadığı, eşini ailesinin evine bırakıp gittiği ve terkettiği, davacı karşı davalı kadını istemediğini söylediği, davalı karşı davacı erkek ve ailesinin psikolojik şiddet uyguladığı, davalı erkeğin kardeşinin sürekli eve gelerek aile birliğine müdahalede bulunduğu ve erkeğin bu durumu engellemediği, yaşanan olaylarda davalı karşı davacı erkeğin ağır kusurlu olduğu, tarafların karşılıklı kusurlu davranışları nedeniyle aralarındaki evlilik birliğinin ortak hayatı devam ettirmeleri kendilerinden beklenemeyecek derecede şiddetli geçimsizlik nedeniyle temelinden sarsıldığı, tarafların boşanmayı istedikleri, eşlerin güvenlerini, sevgi ve saygılarını bitirmeleri nedeniyle evliliğin çekilmez hal aldığı, devamına imkan kalmadığı, sonuç ve kanaatine varıldığından asıl ve karşı davanın kabulü ie tarafların boşanmalarına; tarafların sosyal ekonomik durumları, kusur durumları ve hakkaniyet ilkeleri ile evlilik birliğinin süresi dikkate alınarak kendisi için aylık 600,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamı ile bir defaya mahsus 25.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, kadın lehine 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine, ağır kusurlu olduğu anlaşılan davalı karşı davacının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı kadın vekili katılma yoluyla vermiş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulü, kusur değerlendirmesi, nafaka ve tazminatların miktarları yönünden istinaf yoluna başvurusunda bulunmuştur.

2. Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, kadının davasının ve feri taleplerinin kabulü ile reddedilen kendi maddî ve manevî tazminat talepleri yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı-davalı kadın vekili katılma yoluyla vermiş olduğu temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulü, kusur değerlendirmesi, nafaka ve tazminatların miktarları yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, kadının davasının ve feri taleplerinin kabulü ile reddedilen kendi maddî ve manevî tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının ve erkeğin boşanma davasının kabulünün, kadının nafaka ve tazminat talebinin kabulünün ve erkeğin tazminat taleplerinin reddinin dosya kapsamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanunu’nun 190 ıncı 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un, 4 üncü, 6 ıncı, 166 ıncı, 169 uncu, 174 üncü, 75 inci, 176 ncı maddeleri.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz eden Semra'ya yükletilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Rifat'a yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

17.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.