Logo

2. Hukuk Dairesi2024/1474 E. 2024/1719 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Annenin velayetinde bulunan çocuğun, annenin bekarlık soyadını kullanmasına izin verilip verilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Velayet hakkı kapsamında çocuğun soyadını belirleme yetkisinin annede olduğu, söz konusu değişikliğin çocuğun üstün yararına aykırı olmadığı ve yasal bir engel bulunmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi ve istinaf mahkemesi kararlarının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/745 E., 2023/2480 K.

DAVA TARİHİ : 06.07.2021

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Köyceğiz Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2021/277 E., 2022/103 K.

Taraflar arasındaki çocuğun velâyet sahibi annesinin soyadını kullanmaya izin davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı baba vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı baba vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların ortak çocuğu 29.06.2015 doğumlu ...'in gayri resmi birliktelikten dünyaya geldiğini, velâyetinin davacı ... üzerine olduğu, davacı ile ...'in Almanya'da ikamet ettiğini, müvekkilinin müşterek çocuğu Hira ...'in soyadı farklılığı yüzünden özellikle Türkiye'ye giriş ve çıkışlarda polis denetimlerinde, idari başvurularda, hava limanlarında, kısaca müşterek çocuk ile ilgili tüm işlemlerde sorun yaşadığını, müşterek çocuğun tüm masraflarını davacının karşıladığını, Almanya'daki tüm işlemlerde nüfus kayıt örneği, velayet kararı, çocuğun doğum belgesi ile bu belgelerin Almanca dilindeki çevirilerini yanında taşımak zorunda kaldığını, velayet görevinin ifasında çocuğun soyadının farklı olmasından dolayı çok zorlandığını, tüm bu nedenlerle müşterek çocuk ...'in mevcut soyismi olan ''...'' 'in davacı annenin kızlık soy ismi olan ''....' olarak değiştirilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesi ibraz etmemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Karaman Aile Mahkemesi'nin 10.08.2016 tarih 2016/779 E 2016/752 K sayılı ilamı ile davacı ...'in velayetinin annesi olan ...'da olduğunun tespitine karar verildiği, kararın 11.08.2016 tarihinde kesinleştiği, davacının nüfus kaydının yapılan incelemesinde babası ... tarafından tanındığı, işbu davanın ... ve ...'in müşterek çocukları olan ...'in soyisminin annesi ...'nın soyismi olan... olarak değiştirilmesi talepli açıldığı, bu sebeple Hira ...'in babası olan ...'e karşı davayı yöneltmek üzere davacı vekiline iki haftalık kesin süre verildiği, verilen kesin süre içerisinde davanın baba ...'e yöneltildiği, ...'in davalı sıfatıyla işbu dosyaya kaydı yapılarak adına dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir tebligatın çıkarıldığı, ancak davalı tarafından herhangi bir cevap dilekçesinin verilmediği, dinlenen tanıkların beyanları ve tüm dosya kapsamından davacının annesi ... ile birlikte Almanya'da yaşadığı, davalı babanın ise Türkiye'de yaşadığı, davacının annesi olan ...'nın yurt dışı giriş ve çıkışlarda, davacı ile ilgili resmi iş ve işlemlerde kızıyla soyismi farklılığı sebebi ile sıkıntı yaşadığının anlaşıldığı, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi'nin 2019/7 esas 2020/669 karar sayılı ilamı, Yargıtay 2.Hukuk Dairesi'nin 16.06.2021 tarih 2021/3176 E 2021/5031 K sayılı ilamı ve tüm dosya kapsamı bir bütün halinde değerlendirildiğinde, çocuğun annesinin soyismini almasının üstün yararına olacağı gerekçesi ile davacının nüfus kayıtlarında ''Özütemiz'' olarak geçen soyisminin "Tosun" olarak değiştirilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı baba vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı baba vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalıya yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, davalının 20.12.2016 tarihinden günümüze kadar Türkiye'ye giriş yapmadığını, bu nedenle tebligatı alan kişi ile aynı evde yaşamasının mümkün olmadığını, dosyada bildirilen adres nazara alındığında uyuşmazlığın çözümünde Karaman Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davalının Kıbrıs'a döndükten sonra çocuk ile irtibat kuramadığını, davacının amcasının oğlu ile evlenerek Almanya'ya gittiğini öğrendiğini, davacının şimdiki eşinin soyadının da ''Tosun'' olduğunu, çocuk ile davalıyı görüştürmediklerini, bunun nedeninin çocuğun bağını tamamen baba ile koparmak olduğunu beyan ederek, öncelikle yetki yönünden aksi halde açılan davanın kabulü yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile velâyet hakkına sahip annenin çocukların soyadının kendi soyadı ile değiştirilmesi yönündeki talebinin velâyet hakkı kapsamındaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olduğu, velâyet hakkı kapsamında çocukların soyadını belirleme hakkının da yer aldığı, evlilik birliği içinde doğan çocukların taşıdığı ailenin soyadını, evlilik birliğinin sona ermesi ile velâyet hakkına sahip annenin kendi soyadı ile değiştirilmesini engelleyici yasal bir düzenlemenin bulunmadığı; somut olayda söz konusu soyadı değişikliğinin tanık anlatımları, göz önünde bulundurulduğunda çocuğun üstün yararına aykırı bulunmadığı, çocuğun annesi ile birlikte yaşadığı, velâyet sahibi annenin mevcut soyadını almasından olumsuz etkilenmeyeceği ve çocuğun soyadı değişmekle kişisel durumunun değişmeyeceği gerekçesi ile kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı baba vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı baba vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı baba vekili, istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek davanın kabulü ve yetkili Mahkeme yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; annenin velâyeti altında bulunan ortak çocuğun, annenin bekarlık soyadını kullanmasına izin verilmesi için gerekli şartların mevcut olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 10 uncu maddesi, 20 nci maddesi, 41 inci maddesi ile 90 ıncı maddesi, 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi, 11 Nolu Protokol ile Değişik İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmeye Ek 7 Nolu Protokol 5 inci maddesi, Anayasa Mahkemesi'nin 8.12.2011 tarihli ve 2010/119 esas, 2011/165 karar sayılı iptal kararı.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı baba vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.