Logo

2. Hukuk Dairesi2024/2100 E. 2024/2116 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Velayeti annede olan çocuğun, annenin bekarlık soyadını kullanmasına izin verilip verilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü iddiaların kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, temyiz edilen karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/673 E., 2024/12 K.

DAVA TARİHİ : 11.10.2022

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Eskişehir 5. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/1425 E., 2023/349 K.

Taraflar arasındaki çocuğun velâyet sahibi annesinin soyadını kullanmaya izin davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, tarafların boşandıklarını, kararın kesinleştiğini, 2016 doğumlu ortak çocuk ...'ın velâyetinin davacı anneye bırakıldığını, davacı ile velâyeti altındaki ortak çocuk ...'ın soyadlarındaki farklılığın, hem davacının hem de çocuğun hayatında çeşitli zorluklar ortaya çıkardığını, anne ile çocuğun soyadının farklı olmasını çocuğun bu durumu açıklamak zorunda kalmasının ve okul arkadaşlarının çocukla alay etmeye başlamalarının çocuğun psikolojisini etkilediğini iddia ederek çocuğun ''Bektaş'' olan soyadının annesinin soyadı olan ''Sarıca'' olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; çocuğun yaşı itibariyle soyadının değiştirilmesini talep edebilecek bilinç ve iradeye sahip olmadığını, babanın çocuk ile ilgilendiğini, maddî ve manevî yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davacının çocuk bakımından yarar sağlamayacak hatta çocuk ile babanın bağını koparma amaçlı olan talebinin çocuğun yararına aykırı bir talep olduğunu, soyadının değiştirilmesinde çocuğun üstün yararının bulunmadığını beyan ederek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut olayda; tanık beyanları, Adli Destek Merkezinin raporu, taraf beyanları ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak soyadı değişikliğinin çocuğun üstün yararına olmayacağı kanaatine varıldığı gerekçesi ile ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosyada yer alan 15.02.2023 tarihli bilirkişi raporun tamamen bilimselliğe aykırı olduğunu, kaldı ki raporda, eğer çocuğun soyadı değişirse çocuğun kişisel durumunda olumsuz bir değişiklik olup olmayacağının irdelenmediğini, çocuğun beyanının dikkate alınmadığını, ortak çocuğun üstün yararına aykırı bir durum olmadığı gibi; aksine kişisel hayatına olumlu sonuçlu da olacağını belirterek davanın reddi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davacı tarafın istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek, davanın reddi yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; annenin velâyeti altında bulunan ortak çocuğun, annenin bekarlık soyadını kullanmasına izin verilmesi için gerekli şartların mevcut olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 10 uncu maddesi, 20 nci maddesi, 41 inci maddesi ile 90 ıncı maddesi, 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi, 11 Nolu Protokol ile Değişik İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmeye Ek 7 Nolu Protokol 5 inci maddesi, Anayasa Mahkemesi'nin 8.12.2011 tarihli ve 2010/119 esas, 2011/165 karar sayılı iptal kararı.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.