Logo

2. Hukuk Dairesi2024/238 E. 2024/6897 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Erkek tarafından açılan boşanma davasının kabulü, kusurun belirlenmesi ve delillerin değerlendirilmesinin doğru olup olmadığı hususlarında anlaşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları ve hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2066 E., 2023/2043 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Niğde 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/653 E., 2023/78 K.

Taraflar arasındaki boşanma ve birleşen tedbir nafakası davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, birleşen bağımsız tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı-birleşen dosya davacısı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-birleşen dosya davacısı kadın vekili tarafından asıl dava olan boşanma davası ile birleşen nafaka davası yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Dosya içeriğine göre birleşen davada temyize konu edilen yıllık toplam nafaka miktarı 24.000,00 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca kesinlik sınırı olarak belirlenen 238.730,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı-birleşen dosya davacısı kadın vekilinin birleşen dava olan bağımsız tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı-birleşen dosya davacısı kadın vekilinin birleşen bağımsız tedbir nafakası davası dışında kalan yönlerden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı-birleşen dosya davalısı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davacı-birleşen dosya davalısı erkeğin kısmen bakıma muhtaç olduğunu, davalı-birleşen dosya davacısı kadının bu durumu kullanarak fiziki, duygusal ve psikolojik şiddet uyguladığını, hem eve hem de davacı-birleşen dosya davalısı erkeğe karşı ilgisiz olduğunu, evin kirli olduğunu, hasta olan davacı-birleşen dosya davalısı erkeği yalnız bırakıp gittiğini, tedavi amaçlı kullandığı ilaçları dahi vermediğini, sürekli olarak davacı-birleşen dosya davalısı erkeğin fiziksel durumu ve yaşıyla ilgili küçük düşürücü sözler ve hakaretler ettiğini, son olarak davacı-birleşen dosya davalısı erkeği darp edip ağır yaraladığını, bu olay ile ilgili ceza dosyasının derdest olduğunu, bu olaydan sonra davacı-birleşen dosya davalısı erkeğe yine hakaret edip tehdit ettiğini iddia ederek evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Birleşen dosya dava dilekçesi erkeğe usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davacı-birleşen dosya davalısı erkek süresi içinde cevap dilekçesi sunmamıştır.

II. CEVAP

1.Davalı-birleşen dosya davacısı kadın vekili asıl davaya cevap dilekçesinde özetle; davacı-birleşen dosya davalısı erkeğin alzheimer hastası olduğunu, tüm iddiaları reddettiklerini, ayrıca tarih belirtilmediğini ve af kapsamında olduğunu, asıl şiddet, aşağılama ve hakaret fiillerini gerçekleştirenin davacı-birleşen dosya davalısı erkek olduğunu, kadının evi olmayıp ekonomik olarak güç şartlarda yaşadığını beyan ederek davanın reddini, mümkün değilse 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini ve ortak konutun kadına tahsisini talep etmiştir.

2.Davalı-birleşen dosya davacısı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; davacı-birleşen dosya davalısı erkeğin davalı-birleşen dosya davacısı kadın aleyhine uzaklaştırma kararı aldığını, bulunduğu yerde kimi kimsesi olmayıp kadının evi barkı da bulunmadığından ekonomik olarak güç şartlarda yaşadığını, bu nedenle herhangi bir işte çalışmayıp muhtaç olan kadın lehine 2.000,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini ve ortak konutun kadına bırakılmasını talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; asıl davada, davalı-birleşen dosya davacısı kadının davacı-birleşen dosya davalısı erkeği dövmeye yeltendiği, aşağıladığı ve psikolojik şiddet uyguladığı, beddua ederek duygusal şiddet uyguladığı, tokat vurarak fiziksel şiddet uyguladığı, Niğde 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2021/507 Esas, 2021/193 Karar sayılı dosyası ve bu dosya içerisinde bulunan 08.07.2021 tarihli adli tıp raporunun da fiziksel şiddet vakıasını desteklediği ve kadının ağır kusurlu olduğu, af iddiasını ispatlar delil sunmadığından bu savunmaya itibar edilmediği, davacı-birleşen dosya davalısı erkeğin de davalı-birleşen dosya davacısı kadına bastonla vurarak fiziksel şiddet uyguladığı ve az kusurlu olduğu gerekçesi ile davacı-birleşen dosya davalısı erkeğin davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, hükmünün kesinleştiği tarihe kadar kadın yararına tedbir nafakasına, ortak konutun karar kesinleşinceye kadar kadının kullanımına tahsisine, kadının yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, birleşen davada da tarafların ayrı yaşadıklarının dosya kapsamında sabit olduğu ancak ayrı yaşamanın haklı sebebe dayandığının da ispatlanmasının gerektiği, taraflar arasında görülen boşanma davasında kadın eşin erkek eşe fiziksel, duygusal ve psikolojik şiddet uyguladığı bu şartlar altında erkek eşin boşanma davası açmakta ve ayrı yaşamayı tercih etmekte haklı olduğu gerekçesi ile davalı-birleşen dosya davacısı kadının birleşen davasının reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-birleşen dosya davacısı kadın vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-birleşen dosya davacısı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kabul edilen asıl boşanma davası, birleşen dosyadaki reddedilen tedbir nafakası yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin kararında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile davalı-birleşen dosya davacısı kadın vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-birleşen dosya davacısı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-birleşen dosya davacısı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kabul edilen asıl boşanma davası, birleşen dosyadaki reddedilen tedbir nafakası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; erkeğin boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlenmesi, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 6 ncı,166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi,

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- birleşen dosya davacısı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı-birleşen dosya davacısı kadın vekilinin bağımsız birleşen tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

2.Davalı-birleşen dosya davacısı kadın vekilinin diğer hususlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.