Logo

2. Hukuk Dairesi2024/2460 E. 2024/8357 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Suriyeli çocuklar için açılan babalık davasında yargı yolunun caiz olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın, idari işlem niteliğindeki çocukların kimlik kayıtlarına ilişkin olduğu ve bu nedenle idari yargı merciinin görevli olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin yargı yolu caiz olmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/79 E., 2024/324 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Reyhanlı 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/34 E., 2021/318 K.

Taraflar arasındaki babalık davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Suriye Arap Cumhuriyeti uyruklu olduğu, ülkelerinde yaşanan savaş nedeniyle Türkiye'ye sığındıklarını, eşi ... ile, 2014 yılında Suriye’de evlendikleri, 3 çocuklarının olduğunu, çocukları 14.04.2015 doğumlu, ..., 01.01.2018 doğumlu ... ve 15.03.2019 doğumlu ...’un Suriye’de dünyaya geldiklerini, ...’un rahatsızlığı nedeni ile, annesi ile birlikte Türkiye’ye geldiğini, geçici koruma kimlik belgesi verildiğini, ancak bu süreçte ortak çocukları, ... ve ...’in Suriye’de kaldıklarını, daha sonra yaşları küçük olup, anne bakımına muhtaç olmaları nedeni ile, Türkiye’ye getirildiklerini, ancak, İl Göç İdaresi tarafından çocukların soy bağının ispatlanamadığı belirtilmek sureti ile kayıtlarının yapılmadığını, geçici koruma kimlik belgesiz kalan çocukların, eğitim, sağlık hizmetleri, sosyal yardım, seyahat ve Türkiye’de, yasal kalış hakkı gibi, haklardan istifade edemediklerini, bu yüzden mağduriyet yaşadıklarını, çocukları ... ve ...’in, soybağlarının tanınması ve davacının babaları olduğunun tespitine karar verilmesi için dava açmak zorunda kaldıklarını iddia ederek babalığın hükmen tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Dava, ... olarak açılmıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile "...Somut olayda dava Reyhanlı Nüfus Müdürlüğü'ne karşı açılmış ise de Suriye Uyruklu göçmenlerin kayıtları İl Göç İdaresi tarafından oluşturulduğu ve kayıt altına alındığı için somut hukuki uyuşmazlık sebebiyle Reyhanlı Nüfus Müdürlüğü ile davacı arasında husumet bulunmamaktadır. Ayrıca dava konusu işlem 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun “Geçici Koruma” başlıklı 91 inci maddesi hükmü gereğince hazırlanan Geçici Koruma Yönetmeliğinin geçici 1 inci Maddesinin birinci fıkrasında yer alan düzenleme ile Suriye uyruklu mültecilere verilen statü gereği aynı yönetmeliğin “Geçici Koruma Kimlik Belgesi” başlıklı 22 nci maddesi ile düzenlenen, kayıt işlemleri esnasında kimlik belgesi üzerinde gerçekleşen yanlışlığın düzeltilmesi talebinden ibarettir. İdarinin kamu hizmetinden kaynaklı işlemlerinden doğan uyuşmazlıkların çözüm yerinin kanunda istisnai düzenlemeler dışında (örneğin; Nüfus hizmetleri kanunu 36/1-a maddesi gibi) idari yargı olacağı açıktır. Tüm bu hususlar gözetilerek 6100 sayılı HMK'nın 114/1-b maddesine göre dava şartı olan "yargı yolunun caiz olmaması" nedeniyle idari yargı merci görevli olduğundan..." gerekçesi ile yargı yolu caiz olmadığından davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili, davanın kabulü gerektiğini, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, istinaf dilekçesini tekrarla, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, babalığın hükmen tespiti istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, yargı yolunun caiz olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 4 üncü, 182 nci, 301 inci, 302 nci, 303 üncü, 304 üncü, 333 üncü maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 114 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi, 115 inci, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6458 sayılı Kanun'un 91 inci maddesi. 5490 sayılı Kanun'un 36 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.