Logo

2. Hukuk Dairesi2024/2571 E. 2024/7319 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Torunla kişisel ilişki davasında kurulan kişisel ilişki süresinin ve şeklinin çocuğun yüksek yararına uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesince verilen kişisel ilişki kurulmasına dair kararın, çocuğun yüksek yararına uygun olduğu ve usul/esasa ilişkin herhangi bir aykırılık bulunmadığı gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/3151 E., 2024/32 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Turhal 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2022/714 E., 2023/653 K.

Taraflar arasındaki torunla kişisel ilişki davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, çocukla babaanne arasında yatısız kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile oğlunun 24.09.2012 tarihinde evlendiklerini, oğlunun 12.12.2015 tarihinde vefat ettiğini, ... vefat etmeden önce davalı ile boşandıklarını, çocuğun velayetinin davalı anneye verildiğini, çocuğun şuanda 9 yaşında olduğunu ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 325 inci maddesi gereğince davasının kabulüne, davalının velayeti altındaki torunu ... ile arasında Mahkemenin uygun göreceği şekilde kişisel ilişki kurulmasına izin verilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmesine karşın süresi içinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı, küçüğün babaannesi olup torunlarını sevme, onunla kişisel ilişki kurulmasını isteme en doğal hakkı olduğu, babasını kaybetmiş çocuğun da bu eksikliğini gidermesi için büyükanne ile vakit geçirmesi ve sosyal inceleme raporunda da belirtildiği üzere kurulacak kişisel ilişkinin çocuğun aile bağlarının devamının sağlanması açısından çocuğun yararına olacağı, davacının talebindeki haklılığı kadar idrak çağındaki küçüğün görüşüne de önem verilmesi ve adil bir dengenin kurulması gerektiği, küçüğün bırakın yatılı kalmayı görüşmek dahi istemediğini beyan ettiği, davacının ise aşırı özlem duyduğu anlaşılmakla 25.04.2013 doğumlu ... ile babaanne arasındaki soğukluğun giderilmesi, aile bağlarının güçlendirilmesi ve geliştirilmesi ile ileri yıllarda çocuğun eğitim hayatında daha çok destek verecek üst soyun çocuğa daha yakınlaşması için şahsi ilişkinin hiç kurulmamasının çocuğun üstün yararına olmadığı, çocuğun görüşüne kısmen itibar edilmeyerek yatılı olmayacak şekilde sınırlı şahsi ilişki tesisinin adil ve çocuğun üstün yararına olacağı gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 325 inci maddesi gereğince davanın kabulüne, çocukla davacı arasında her ayın ilk haftasının cumartesi günü saat 09.00 ile 17.00 ve dini bayramların 3. günü sabah 09.00 ila aynı gün akşam 17.00 arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kurulan kişisel ilişki süresinin az, ayrıca yatılı kurulmasının gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyadaki yazılara göre İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; belirlenen kişisel ilişki süresinin çocuğun aile bağlarını geliştirmesine yeterli olmadığını, babaannenin başka şehirde olduğunu ve ayrıca bakmak zorunda olduğu engelli bir çocuğunun olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kişisel ilişki süresi ve şekli yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, torunla kişisel ilişki davasında, kurulan kişisel ilişki süresinin ve şeklinin çocuğun yüksek yararına uygun kabul edilip edilmeyeceği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 325 inci maddesi, 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.