"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2023/1002 E., 2024/134 K.
KARAR : Bozmaya uyularak yeniden esas hakkında hüküm tesisi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulü ile baba ile ortak çocuk arasında yeniden yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kararı verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyize konu edilen kararın niteliğinin duruşma istenebilecek davalardan olmadığı anlaşılmıştır.
Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince duruşma isteğinin mahiyetten reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile Kayseri 6. Aile Mahkemesinde verilen ilam ile boşandıkları ve ortak çocuğun velâyetinin annesine verildiğini, boşanma tarihinde bebek olan ortak çocuğun 2016 doğumlu olduğunu ve şu anda okul çağına geldiğini, bir baba olarak onunla daha yakından ilgilenmek babalık görevlerini eksiksiz olarak yerine getirmek istediğini, bunun için de çocuğu ile daha uzun zaman görüşmeye ihtiyacının olduğunu, ortak çocuğun yatılı olarak yanında kalacak yaşa geldiğini, kendisinin her cumartesi işten izin alamadığını, bu nedenle boşanma kararında belirtilen kişisel ilişkinin değiştirilerek "...her ayın 1. ve 3. hafta sonları Pazar saat 10.00'dan aynı gün saat 18.00'a kadar, ayrıca sömestr tatillerinde 10 gün ve yaz tatillerinde 1 Temmuz saat 10.00'dan 31 Ağustos saat 18.00'a kadar yatılı kalacak..." şekilde yanında kalmasını, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının çocuğa karşı yapmış olduğu eylemlerden dolayı çocuğun korktuğunu ve hastanede tedavi gördüğünü, tedavi raporunda babadan şiddet görüyormuş ibaresinin yer aldığını, davacının çocuğu çok görmediğini, ortak çocuğun okula başladığını bu nedenle okul durumu göz önünde bulundurularak açılan davanın reddinin gerektiğini, kişisel ilişkinin değiştirilmesinin çocuğun menfaatine olmayacağını, davacının ailevi durumları nedeniyle ortak çocuğun yatılı kalmasının uygun olmayacağını, bu nedenlerden dolayı haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; sosyal inceleme raporları, dinlenilen tanık beyanları, idrak çağında olan küçüğün beyanları dikkate alındığında baba ile yatılı olmayacak şekilde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi gerektiği belirtilerek "...baba ile ortak çocuk arasında her ayın 1. ve 3. Pazar günü saat 10.00 ile 18.00 arasında, her yıl dini bayramların 2. günü saat 10.00 ile saat 18.00 arasında, babalar gününde saat 10.00 ile saat 18.00 arasında, her yıl milli bayramlarda (19 Mayıs, 23 Nisan, 30 Ağustos) saat 12.00 ile 18.00 arasında kişisel ilişki tesisine..." karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekillleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 31.05.2023 tarihli, 2023/1049 E., 2023/1091 K. sayılı kararıyla; ortak çocuğun yaşı, tarafların ayrı yaşadıkları süre, babanın yaşam koşulları ve imkanları ile dosya kapsamında alınan sosyal inceleme raporları gözetildiğinde ortak çocuk ile baba arasında kişisel ilişki düzenlemesi yapılmasında ve kural olan kişisel ilişkinin süresinde ortak çocuk ile baba arasında çocuk-ebeveyn ilişkisinin yaşanması yönünde gerekli ve yeterli olduğu gerekçesi kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 21.09.2023 tarihli 2023/6407 E., 2023/4158 K. sayılı kararı ile "tarafların anlaşmalı olarak boşandığı ve ortak çocuk Serpil İnci'nin velâyet hakkının annesine verildiği, baba ile kısa süreli ve yatılı olmayacak şekilde kişisel ilişki tesis edildiği, davacı babanın dava dilekçesinde boşanma tarihinde ortak çocuğun küçük olduğunu, şu anda ise büyüdüğünü ve baba olarak çocuğu ile daha kaliteli vakit geçirmek için kişisel ilişkinin süresinin yatılı ve daha uzun süreli olacak şekilde yeniden düzenlenmesini talep ettiği, davalı annenin, babanın sara hastalığı, annesinin ve babasının psikolojik rahatsızlıkları, çocuğun şiddet görme riski sebebiyle davacı ile ortak çocuğun yatılı görüşmelerini istemediği, Serpil İnci'nin babası ile kişisel ilişki kurmaya devam ettiği ancak son görüşmenin çocuğun istememesi nedeniyle gerçekleştirilemediği görülmüştür. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden ve özellikle uzman raporları, tanık beyanları, çocuğun yaşı, çocuk ile babanın ayrı şehirlerde yaşıyor olması, çocuğun istismar edildiği veya şiddete uğradığı yönünde iddia ve tehdidin olmadığı, "yatılı" olarak kurulacak kişisel ilişkinin çocuğun bedensel, ruhsal ve kişisel gelişimini olumsuz etkileyeceği kanıtlanmamıştır. Kişisel ilişkiye dair ilâmların kesin hüküm teşkil etmeyip koşulların değişmesi halinde her zaman davaya konu edilebileceği de dikkate alındığında, boşanma kararıyla kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesinin ve yatılı olacak şekilde kurulmasının çocuğun üstün yararına uygun olması nedeniyle Mahkemece boşanma kararı ile kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması ve çocuk ile baba arasında yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulması gerektiği" gerekçesiyle kadın vekilinin tüm, davacı erkek vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddine, temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Yargıtay bozma ilamı da gözetilerek davacı taraf ile ortak çocuk arasında yatılı olacak şekilde şahsi ilişki kurulmasının çocuğun menfaatine olacağı kanaati ile davacının davasının kısmen kabulü ile; "...ortak çocuk 18.09.2016 doğumlu Serpil İnci ile davacı baba arasında her ayın 1. ve 3. Pazar günü saat 10.00 ile 18.00 arasında, her yıl dini bayramların 2. günü saat 10.00 ile saat 18.00 arasında, babalar gününde saat 10.00 ile saat 18.00 arasında, her yıl Milli Bayramlarda (19 Mayıs, 23 Nisan, 30 Ağustos) saat 12.00 ile 18.00 arasında, her yıl yarı yıl tatilinin ilk Pazartesi günü saat 10.00 ile takip eden Pazar günü saat 18.00 arasında, her yıl 1 Temmuz saat 10.00 ile 31 Temmuz saat 18.00 arasında kişisel ilişki tesisine..." karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; önceki iddialarını tekrarla çocuğun babadan korktuğu için babanın yanına gitmek istemeyen çocuğun babası ile ilişkilerinin kopmaması için görüşmelere devam etmesinin çocuğun menfaatine aykırı olduğunu, çocuğun babası ile görüşmek istemediğini ve raporların yetersiz olduğunu, çocuğun dinlenmediğini beyan ederek çocuğun üstün yararına aykırı olan ve psikolojisini olumsuz etkileyecek olan kişisel ilişki tesisinin kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi istemiyle kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, mevcut belirlenen kişisel ilişkinin çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı, kesinleşen yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenip incelenmeyeceği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 182 nci, 323 üncü ve 324 üncü maddeleri; Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası, 3 üncü ve 12 nci maddesi; Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 4 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 3 üncü ve 6 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı kadın vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.