"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1221 E., 2023/1658 K.
KARAR : Başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 16. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/1008 E., 2023/263 K.
Taraflar arasındaki mutat meskene iade davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın başvuruda bulunun vekili ve Savcılık tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı başvuruda bulunan vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... 09.08.2022 tarihli davaname ile; Britanya vatandaşı ... ile Türk ve Britanya vatandaşı ...`nın evliliklerinden olan 11.11.2013 İstanbul doğumlu... isimli çocuğun Türkiye'ye taşınmasına izin verilmesi için annesi tarafından Aberdeen Mahkemesi nezdinde açılan davanın reddedildiğini, Temyiz Mahkemesine yapılan itirazın da reddedildiğini, aynı mahkeme tarafından adı geçen çocuğun 26.11.2021-03.01.2022 tarihleri arasında annesi ile Türkiye'de görüşmesine izin verildiğini, söz konusu kararın değiştirildiğini ve buna göre annenin çocuğu 08.01.2022 tarihinde Aberdeen Havalimanı önünde saat 16:00'da babasına teslim etmesi gerektiğini, ancak 07.01.2022 tarihinde annenin temsilcisi babanın temsilcisine e-posta göndererek, sağlık sorunları yaşadığını ve bu nedenle çocuğu getiremeyeceğini bildirdiğini, ayrıca annenin Aberdeen Mahkemesine yaptığı başvuru ile baba ...`nin çocuğu kendisinden almasını engelleyen bir karar verilmesini talep ettiğini ve duruşma sırasında çocuğu babasına iade etmeyeceğini ifade ettiğini, ancak başvurunun 21.01.2022 tarihli karar ile reddedildiğini, adı geçen çocuğun babasının rızası hilafına ülkemizde hâlen alıkonulmakta olduğu ileri sürülerek, mutat meskeni olduğu iddia edilen İskoçya'ya iadesi hususunda bir karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı anne vekili; başvuruda bulunan baba ile müvekkilinin evlilikleri sırasında erkeğin kadına psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, aldattığını, 20.03.2019 tarihinde tarafların boşandıklarını, çocuğun velâyeti ortak verilse de annenin yanında yaşamını sürdürdüğünü, 2020 Haziran ayında davalı annenin işten çıkarıldığını, pandemi nedeni ile iş bulamadığını, 26.03.2021 tarihinde Türkiye`ye geldiğini, burada iş bulduğunu, Aberdeen Mahkemesince verilen karar üzerine davalı annenin çocuğu bırakmak zorunda kaldığını, babanın çocukla anneyi görüştürmediğini, yalnız bırakmadığını, bu konuda zorluk çıkardığını, kişisel ilişki için çocukla Türkiye`ye geldiklerinde çocuğun babasından fiziksel şiddet gördüğünü söylediğini, geri dönmek istemediğini, davalı annenin velâyetin kaldırılması davası açtığını, çocuğun Türkiye`de kalmaya başlamasından sonra babanın çocukla iletişime geçmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, 11.11.2013 doğum tarihli olan, 23.02.2023 tarihli duruşmada pedagog bilirkişi eşliğinde bizzat görüşlerine başvurulan, yapılan gözleme göre kendisini ilgilendiren konularda görüş ve düşüncelerini açıklama olgunluğuna eriştiği bizzat gözlemlenen ortak çocuğun, İstanbul ADM uzmanlarınca tanzim edilen 15.09.2022 tarihli sosyal inceleme raporunda ve 23.02.2023 tarihli pedagog uzman eşliğinde bizzat alınan beyanlarında; Türkiye'de annesi ile birlikte yaşamak istediğini, Türkiye'de eğitim hayatının iyi şekilde devam ettiğini, okul ve arkadaş çevresinde mutlu olduğunu, İskoçya'ya dönmek istemediğini, babasının kendisine yönelik fiziksel ve sözel şiddet uyguladığını beyan ettiği, dosyada dinlenen davalı tanıklarının da çocuğun bu konudaki tedirginliğini bizzat kendileriyle paylaştığını beyan ettikleri, ortak çocuk, gerek eldeki davanın açıldığı tarihte gerekse de alınan sosyal inceleme raporunda ve mahkemede bizzat dinlenildiği tarihlerde yaşı itibarıyla görüşlerini ebeveynlerinden bağımsız olarak oluşturma yeteneğine sahip olduğu, ortak çocuğun görüşünün aksine olarak mutad meskeninin bulunduğu ülkeye iadesine karar verilmesinin çocuğun üstün yararına olduğuna dair bir durum da dosya kapsamından mevcut olmadığı, dava tarihi itibariyle kendisini ilgilendiren konularda görüşlerini açıklama olgunluğuna eriştiği anlaşılan ortak çocuğun Türkiye'de annesi ile birlikte yaşamak istediği yönündeki görüşüne gereken önemin verilmesi gerektiği, bu itibarla kendisini ilgilendiren konularda görüşlerini açıklama olgunluğuna eriştiği anlaşılan ortak çocuğun Türkiye'de annesi ile birlikte yaşamak istediği yönündeki görüşüne gereken önemin verilmesi suretiyle, ortak çocuğun geri dönmesi halinde fiziki veya psikolojik bir tehlikeye maruz kalacağı yolunda ciddi bir risk olduğu gerekçesi ile iade talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde başvuruda bulunan vekili ve Savcılık istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Başvuruda bulunan vekili; çocuğun velâyetinin babada olduğunu, mutat meskeninin İskoçya olduğunu, anne ile de kişisel ilişki kurulduğunu, davalı annenin çocuğu alıkoyduğunu, annenin İskoçya`daki mahkemelerde çocuğun fiziksel şiddet gördüğüne ilişkin bir iddiasının olmadığını, davalı anne ve ailesinin çocuğa Türkiye`de kalması konusunda baskı yaptığını, baba ile çocuğun görüşmesine izin verilmediğini, davalı annenin mahkeme kararına aykırı olarak çocuğu alıkoyduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. ...; iade talebinin reddi kararının sözleşmelerin amacına aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, ortak çocuk 11.11.2013 doğumlu...'nın gerek uzman görüşmesi sırasında gerekse İlk Derece Mahkemesince uzman nezaretinde bizzat tespit edilen beyanları, davalı tanıklarının ifadeleri, uzman raporu içeriği gözetildiğinde, başvuru sahibi babanın ortak çocuğa psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığı, çocuk ile yeterince ilgilenmediği, davalı anne ile Türkçe değil İngilizce konuşması hususunda baskı yaptığı, annenin yanından ayrılarak geri dönmesinin çocuğun fiziki ve psikolojik gelişimlerini olumsuz etkileyeceği anlaşıldığından Sözleşmenin 13/1-b maddesi şartlarının gerçekleştiği, ayrıca başvurucu İskoçya'da yaşamakta olup, çocuğun bakımı konusunda kendisine yardımcı olacak kimse de bulunmadığı, bu bakımdan İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile başvuruda bulunan ile ...'nın istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde başvuruda bulunan vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Başvuruda bulunan vekili; çocuğun velâyetinin babada olduğunu, mutat meskeninin İskoçya olduğunu, anne ile de kişisel ilişki kurulduğunu, davalı annenin çocuğu alıkoyduğunu, annenin İskoçya`daki mahkemelerde çocuğun fiziksel şiddet gördüğüne ilişkin bir iddiasının olmadığını, davalı anne ve ailesinin çocuğa Türkiye`de kalması konusunda baskı yaptığını, baba ile çocuğun görüşmesine izin verilmediğini, davalı annenin mahkeme kararına aykırı olarak çocuğu alıkoyduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, çocuğun mutat meskeni olan İskoçya ülkesine iadesine karar verilmesi gerekip gerekmediği, iade koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 5717 sayılı Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Yöne ve Kapsamına Dair Kanun`un (5717 sayılı Kanun) 4 üncü, 5 inci ve 9 uncu maddeleri, 1980 tarihli Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Sözleşmenin 4 üncü, 12 nci ve 13 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup başvuruda bulunan vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,16.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.