"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/422 E., 2024/301 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Denizli 5. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/358 E., 2022/777 K.
Taraflar arasındaki büyükanne ile torunları arasında kişisel ilişki kurulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak eksiklikler giderilmek üzere Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davalı gelini ile oğlu arasında boşanma davası olduğunu, gelini ve oğlunun Asel Merve Betül adında çocuklarının bulunduğunu belirterek torun hasretini gidermek istediğini ileri sürerek ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 325 inci maddesi gereğince davasının kabulüne torunu ile aralarında dini ve milli bayramlar, doğum günü, düğün merasimi, cenaze töreni gibi özel günlerde de hafta içi günlerde olacak şekilde kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının oğlu ile aralarında boşanma davasının halen devam ettiğini, o davada baba ile çocuklar arasında tedbiren kişisel kurulduğunu, dolayısıyla kanunun aradığı olağanüstü şartlarının oluşmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesi’nin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesi’nin 16.12.2020 tarih ve 2020/348 Esas, 2020/552 Karar sayılı kararı ile davacının kişisel ilişki kurulması talep edilen küçük ...'in babaannesi olup çocukla davacı babaanne ile kişisel ilişkisinin çocuğun menfaatine uygun olmayacağı yönünde ciddi ve inandırıcı bir olgu, delil ortaya konulmadığı, davacının da torun sevgisinin tatması, özlem gidermesi ayrıca akraba bağlarının da bu şekilde kuvvetlenmesi gerektiği, çocuğun süt kuzusu tabir edilen yaşta olması da dikkate alınmasının gerektiği gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 325 ini maddesi gereğince davanın kısmen kabulüne, her ayın 1. ve 3. hafta sonu Pazar günü saat 14.00'den 15.00'e kadar görüşmek suretiyle kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesi’nin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili hükmün tümü yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2. Bölge Adliye Mahkemesi’nin 11.05.2022 tarih ve 2021/456 Esas, 2022/1044 Karar sayılı kararı ile dosya kapsamına göre kişisel ilişki kurulmak istenen küçüğün anne ve babası evli ve sağ olduğu halde husumet sadece çocuğun annesine yöneltildiği, babasının davalı olarak gösterilmediği, velâyet hakkı sahiplerinden babanın da davaya dahili ile taraf teşekkülü sonrasında onun göstereceği kanıtlar da toplanmak suretiyle karar verilmesi gerekirken, eksik hasımla davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin üç numaralı alt bendi gereğince davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, esası incelenmeden İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına, açıklandığı şekilde davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kararın kaldırılma nedenine göre, davacının sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
C.İlk Derece Mahkemesi’nin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesi’nin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının kişisel ilişki kurulması talep edilen küçük ...'in babaannesi olup çocukla davacı babaanne ile kişisel ilişkisinin çocuğun menfaatine uygun olmayacağı yönünde ciddi ve inandırıcı bir olgu, delil ortaya konulmadığı, davacının da torun sevgisinin tatması, özlem gidermesi ayrıca akraba bağlarının da bu şekilde kuvvetlenmesi gerektiği, çocuğun süt kuzusu tabir edilen yaşta olması da dikkate alınmasının gerektiği gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 325 ini maddesi gereğince davanın kısmen kabulüne, her ayın 1. ve 3. hafta sonu Pazar günü saat 14.00'den 15.00'e kadar görüşmek suretiyle kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen kararına karşı taraflar istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B.İstinaf Sebepleri
1. Davacı istinaf dilekçesinde özetle; kişisel ilişki süresinin yetersiz olduğunu ileri sürerek karar kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; olağan üstü şartların oluşmadığnı ileri sürerek kararın tümü yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesi’nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile büyükbaba ve büyükanne ile torunları arasındaki kişisel ilişkinin amacı, hısımlık bağlarını güçlü tutmak ve büyükbaba ve büyükannenin torun sevgisini tatmin, çocuğun da büyükbaba ve büyükanne sevgisi ve şevkatini hissetmesini, bu yolla çocuğun ahlaki ve manevi gelişimini sağlamaya yardımcı olacağı, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde bu hakkın amacına uygun tesisi gerektiği, dosya kapsamından, davalıların boşanma aşamasında olduğu, davalı baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulduğu, aynı zaman diliminde babaannenin, çocuğu görmesine engel bir durumun varlığının kanıtlanamadığı, 4721 sayılı Kanun’un 325 inci maddesi koşullarının gerçekleşmediği gerekçesi ile 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci alt bendi gereğince davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle davanın reddine; davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; çocukların dinlenilmediğini, sosyal inceleme raporu alınmadığını, çocuklar içinde büyükanne ve büyükbaba ile görüşmenin hakları olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, çocuk ile hısımları arasında kişisel ilişki kurulmasını gerektirecek olağanüstü şartın gerçekleşip gerçekleşmediği ile davanın reddine karar verilmesinin hatalı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 325 inci maddesi, 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü madde, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 3. maddesi, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 9 uncu ve 12 nci maddesi, Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.