Logo

2. Hukuk Dairesi2024/5473 E. 2025/2271 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında velayeti anneye verilen ortak çocuk ile baba arasında belirlenen kişisel ilişki düzenlemesinin yetersizliği nedeniyle babanın yaptığı temyiz başvurusu.

Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun yüksek yararı, yaşı ve babalık duygularının tatmini gözetilerek mevcut kişisel ilişki düzenlemesinin çocuğun gelişimi için yetersiz olduğuna karar verilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin esastan ret kararı kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1513 E., 2024/613 K.

DAVA TÜRÜ : Boşanma

İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 6. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/125 E., 2022/242 K.

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek vekili tarafından kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kişisel ilişki yönünden; davacı kadın vekili tarafından ise katılma yoluyla kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminat miktarı yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) öngördüğü yargılama sistemine göre İlk Derece Mahkemesinin kesin olmayan kararına karşı önce istinaf yoluna başvurulabilmektedir. İstinaf başvurusu üzerine bölge adliye mahkemesince, başvuran tarafın istinaf başvurusunun usulden ya da esastan reddine karar verilebilir veya İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulabilir. Bu durumda bölge adliye mahkemesi kararına karşı, istinaf başvurusu reddedilen tarafın ya da istinaf incelemesi sonucunda İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeni hüküm kurulması hâlinde aleyhine karar verilen tarafın temyiz hakkı bulunmaktadır. Başka bir deyişle istinaf başvurusunun reddi hâlinde bölge adliye mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı sadece istinaf başvurusu reddedilen tarafa ait olup bu hâlde İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmeyen tarafın temyiz hakkı bulunmamaktadır.

Somut uyuşmazlıkta, İlk Derece Mahkemesince verilen karara karşı davalı erkek vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davalının istinaf başvurusu da esastan reddedilmiştir. Hâl böyle iken İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurmayan davacı kadının, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; davacı kadın vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

2-Davalı erkek vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlenildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

a)Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı erkek vekilinin aşağıdaki paragraf kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

b)Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yüksek yararı, yaşı ve anne ve babalık duygusunun tatmini ve infaz edilebilir nitelikte olması hususları birlikte değerlendirilerek çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Çocuk anne ve babası ile düzenli kişisel ilişki kurma ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Anne ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, anne ve baba için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir.

Dosya kapsamı ve çocuğun yaşı dikkate alındığında, ortak çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişki babalık duygularını tatmine elverişli olmadığı gibi, çocuğun ... ve sosyal gelişmesi için de yetersizdir. Mahkemece baba ile çocuk arasında yatılı olacak şekilde ve daha uygun süreli kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması uygun görülmemiş, kararın bozulmasını gerektirmiştir.

Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun`un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca bu yöne ilişkin Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının kaldırılması, İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davacı kadın vekilinin temyiz dilekçesinin istinaf edilmeyen yön temyiz edilemeyeceğinden REDDİNE,

2.Davalı erkek vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; davalı erkek vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

3. Davalı erkek vekilinin kişisel ilişkinin süresine yönelik temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesinin kişisel ilişkiye yönelik esastan ret kararının ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (A) numaralı bendinin kişisel ilişkiye yönelik kısmının kaldırılarak yerine "velâyeti anneye verilen ortak çocuk ile baba arasında çocuğun yaşı, eğitim durumu, seyahat kolaylığı gözetilerek her ayın 1. ve 3. hafta sonu Cumartesi günü sabah saat 09.00'dan Pazar günü akşam saat 18.00'e kadar, dini bayramların 2. günü sabah saat 09.00'dan 3. günü akşam saat 18.00'e kadar, yılda iki kere verilen okul ara tatillerinin ilk ara tatilinin başladığı tarihin ertesi günü saat 11:00 den takip eden ilk cumartesi günü saat 17:00'ye kadar, her yıl Temmuz ayının 1. günü sabah saat 09.00'dan 20. günü akşam saat 18.00'ye kadar, yanına almak, görmek, gözetmek suretiyle kişisel ilişki tesisine " cümlesinin eklenmesi suretiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kişisel ilişkiye yönelik hükmünün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.