Logo

2. Hukuk Dairesi2024/5480 E. 2024/8145 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur, velayet, nafaka, tazminat ve ziynet eşyası alacağının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin ziynet ve çeyiz eşyası alacağına ilişkin istinaf başvurusunun, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından esastan reddedilmesi gerekirken usulden reddedilmiş olması dışında, diğer hususlarda kararın usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/937 E., 2022/1409 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Yüksekova 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/178 E., 2020/350 K.

Taraflar arasındaki davacı kadın tarafından açılan boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın ve davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) öngördüğü yargılama sistemine göre ilk derece mahkemesinin kesin olmayan kararına karşı önce istinaf yoluna başvurulabilmektedir. İstinaf başvurusu üzerine bölge adliye mahkemesince, başvuran tarafın istinaf başvurusunun usulden ya da esastan reddine karar verilebilir veya ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulabilir. Bu durumda bölge adliye mahkemesi kararına karşı, istinaf başvurusu reddedilen tarafın ya da istinaf incelemesi sonucunda ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeni hüküm kurulması hâlinde aleyhine karar verilen tarafın temyiz hakkı bulunmaktadır. Başka bir deyişle istinaf başvurusunun reddi hâlinde bölge adliye mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı sadece istinaf başvurusu reddedilen tarafa ait olup bu hâlde ilk derece mahkemesi kararını istinaf etmeyen tarafın temyiz hakkı bulunmamaktadır.

Somut uyuşmazlıkta, İlk Derece Mahkemesince verilen ziynet ve çeyiz eşya alacağı davasının kısmen kabulüne dair karara karşı davalı tarafça istinaf yoluna başvurulmuş ancak harcı yatırılmamıştır. Harcın yatırılması için usulüne uygun ihtarat yapılmış ve davalı erkek vekilinin süresi içinde nispi harcının yatırılmaması ve adli yardım talebinin de reddedilmesi üzerine davalı erkek vekilinin ziynet ve çeyiz eşya alacağı yönünden istinaf başvuru dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Hâl böyle iken İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurmayan davalı erkek vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz hakkı bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; davalı erkek vekilinin ziynet ve çeyiz alacağına yönelik temyiz isteminin reddine karar vermek gerekir.

Davalı erkek vekilinin reddedilen yön dışında diğer yönlerden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan ve temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin sürekli şiddet uyguladığını, birlik görevlerini yapmadığını, ailesi ile görüştürmediğini, onları evden kovduğunu iddia ederek 6100 sayılı Kanun’un 336 ncı ve 337 nci maddeleri gereğince adli yardım talebinin kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye verilmesine, kadın yararına 25.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminat ile, evde bulunan tüm eşyaların ve düğünde takılan tüm takılar aynen iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; Hakkari mahkemelerinin yetkili olduğunu, ailesinin erkeği tehdit ettiğini, ailesini ziyaret etmek için gittiğini sebepsiz dönmediğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.İlk Derece Mahkemesi’nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadına fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığı, kadının sebepsiz yere evi terk etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olacağının kabulünün gerektiği, bu sebeple erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda tam kusurlu olduğu gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince davaların kabulüne, tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye verilmesine, kadın yararına aylık 150,00 TL yoksulluk nafakasına, çocuk yararına 250,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadınyararına 4.000,00 TL maddî ve 3.000,00 TL manevî tazminata, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine karar verilmiştir.

2. İlk Derece Mahkemesi’nin 08.06.2022 tarih 2018/178 Esas ve 2020/350 Karar sayılı ek kararı ile davalı vekiline 6100 sayılı Kanun’un 344 üncü maddesi uyarınca istinaf karar harcı(maktu), istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve istinaf karar harcı(nispi) yatırılması hususunda muhtıra çıkarıldığı, muhtıra

davalı vekiline 04.04.2022 tarihinde tebliğ edildiği, verilen kesin süre içerisinde davalı vekili Av. ...'ın istinaf karar harcı (maktu), istinaf kanun yoluna başvurma harcını yatırdığı ancak istinaf karar harcı (nispi) yatırmadığı gerekçesi ile davalı erkek vekilinin istinaf kanun yolu talebinin 6100 sayılı Kanun’un 344 üncü maddesi uyarınca istinaf kanun yolu talebinden vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; belirlenen kusurlara göre tazminat ve nafaka miktarlarının az olduğunu ileri sürerek kararın tazminat ve nafaka miktarı yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi ve buna bağlı olarak davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığını, kadın yararına tazminat ve nafaka koşullarının oluşmadığını, velâyet düzenlemesinin hatalı olduğunu, ziynet ve çeyiz eşya alacağının kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, İlk Derece Mahkemesi’nin 08.06.2022 tarih 2018/178 Esas sayılı ek kararının hatalı olduğunu ileri sürerek adli yardım talebinin kabulü ile kararın ek kararın kaldırılması, kusur belirlemesi, tazminat, nafaka, velâyet, ziynet ve çeyiz eşya alacağı yönünden kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

1.Van Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi’nin 08.07.2021 tarih ve 2021/1388 Esas sayılı kararı ile davalı vekilinin adli yardım talebinin reddine karar verilmiştir

2.Van Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi’nin 14.07.2021 tarih ve 2021/2 Değişik İş sayılı kararı ile adli yardım talebinin reddine yönelik itirazın reddine karar verilmiştir.

3.Van Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin 17.03.2022 tarih ve 2021/234 Esas ve 2022/234 Karar sayılı kararı ile davalı vekilince istinaf nispi karar harcı olan 1.470,00 TL, maktu harç olan 80,70 TL ve istinaf başvuru harcı olan 220,70 TL’nin yatırılmadığı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 344 üncü maddesi gereğince, istinaf dilekçesi verilirken istinaf kanun yoluna başvuru harcı, tebliğ giderleri de dahil olmak üzere tüm giderlerin ödenmesi gerektiği, bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılması halinde kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içerisinde tamamlanması, aksi halde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilmesi gerektiği, verilen kesin süre içinde harç ve giderlerin tamamlanmadığı takdirde mahkemece başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verilmesinin gerektiği gerekçesi ile dosyanın geri çevrilmesine karar verilmiştir.

4.Van Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile gerekçesi ile erkeğin ziynet ve çeyiz alacağı yönünden istinaf başvurusunun yapılmamış sayılması kararının doğru olduğunu bu nedenle ziynet ve çeyiz eşya alacağı yönünden istinaf başvuru dilekçesinin reddine karar verilmesi gerektiği; toplanan delillere göre, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, velâyet düzenlemesinin çocuğun yüksek yararına uygun olduğu; tarafların ekonomik ve sosyal durumları çocuklar ve davacı anne yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerektiği; velâyeti anneye verilen çocuk ...'ün yaşı ve ihtiyaçları gözetildiğinde eğitim ve diğer giderlerinin bulunduğu, davacı annenin gelirinin olmayışı çocuğun ve annenin ihtiyaçları, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü hakkaniyet ilkesi, dosyadaki yazılar, toplanan deliller, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları ile nafakanın niteliğine göre iştirak ve yoksulluk nafaka miktarının az olduğu gerekçesi ile 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci alt bendi gereğince davacı kadının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle çocuk yararına aylık 750,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına; davalı erkek vekilinin tüm istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; istinaf başvuru dilekçesini tekrarlamakla birlikte, kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, velâyet düzenlemesinin hatalı olduğunu, nafaka ve tazminat şartlarının oluşmadığını, ziynet ve eşya alacağının kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığını ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, tazminat, nafaka, velâyet, ziynet ve çeyiz eşya alacağı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, tazminat ve nafaka koşulları oluşup oluşmadığı ile miktarının uygun olup olmadığı, velâyet düzenlemesinin çocuğun yüksek yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi, 330 uncu maddesi 336 ncı maddesi, 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle Bölge Adliye Mahkemesince ziynet ve çeyiz eşyası alacağına yönelik istinaf incelemesi sonucunda başvuruların esastan reddi şeklinde verilen kararın ziynet ve çeyiz eşyası alacağına yönelik istinaf başvurusunun usulden reddi şeklinde verilmesi gerektiğinin anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.