"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/1308 E., 2024/1533 K.
KARAR : Bozmaya uyularak hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Çarşamba Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/560 E., 2022/456 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı olarak açılan boşanma davaları ile ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine, ziynet alacağı davasının reddine dair verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; başvurunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde; kadının sürekli sadakatsiz davranışları olduğunu, bu sebeple birkaç kez fiilen ayrılıp barıştıklarını, 29.11.2020 tarihinde yine tartıştıklarını ve erkeğe fiziksel şiddet uyguladığını, kadının ortak çocuklarla birlikte ailesine gittiğini ve bir süre sonra da çocukları ailesinin evine bırakıp ayrıldığını, ayrılırken mektup bıraktığını, sürekli eşini sevmediğini söylediğini, erkeğin ailesine kötü davrandığını, küfür ve hakaretleri olduğunu ve çocuklara şiddet uyguladığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine ve 15.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; erkeğin sadakatsiz olduğunu, hayat kadınları ile ilişkiye girdiğini, eşine ve ailesine hakaret ettiğini, tehdit ettiğini, fiziksel ve cinsel şiddet uyguladığını, sürekli alkol kullandığını, parayı çok sevdiğini, eşine harçlık vermediğini, tarafların ortak paylaşımları olmadığını, bir süredir ayrı yattıklarını, kara para aklama ve hırsızlık gibi suçlardan yargılandığını iddia ederek erkeğin davasının
reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocukların her biri yararına aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına 40.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata ve dilekçede belirtilen ziynet alacağına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda güven sarsıcı davranışları olan ve eşine hakaret eden kadının ağır, eşine hakaret eden ve bağımsız konut sağlamayan erkeğin az kusurlu olduğu, ağır kusurlu kadının maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasına hak kazanamayacağı, uzman raporları ve tanık beyanları dikkate alındığında ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesinin üstün yararlarına olacağı ve kadının ziynet alacağı davasını ispatlayamadığı gerekçesi ile; her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuklar ... ve ...'un velâyetinin babaya verilmesine, çocuklar ile anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, kadın yararına aylık 350,00 TL tedbir nafakasına, kadının yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin ve erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine ve ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri ve tedbir nafakası yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, velâyet ve ziynet alacağı davası yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkek tarafından tazminat taleplerinin reddi ile tedbir nafakasının miktarı yönünden; kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, velâyet, tazminat taleplerinin reddi, ziynet alacağı davasının reddi yönünden istinaf edildiği şeklinde istinaf sınırlaması yapılarak tanık beyanları ve adli rapor dikkate alındığında erkeğin eşine fiziksel şiddet uyguladığı, fiziksel şiddet kusurunun erkeğe kusur olarak yüklenmesi gerektiği, bu durumda boşanmaya sebebiyet veren olaylarda güven sarsıcı davranışları olan ve eşine hakaret eden kadın ile eşine hakaret eden, bağımsız konut sağlamayan ve fiziksel şiddet uygulayan erkeğin eşit kusurlu oldukları, kusura ilişkin gerekçenin açıklandığı şekilde düzeltilmesi gerektiği ve istinafa konu sair yönlerden kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile; istinaf konusu edilmeden kesinleşen ve istinaf konusu edilerek reddedilen yönlerden yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, kadının istinaf başvurusunun kusur belirlemesi yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kusur belirlemesine ilişkin gerekçesinin düzeltilmesine, kadının sair, erkeğin ise tüm istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 23.01.2024 tarihli 2023/3379 Esas, 2024/418 karar sayılı ilamıyla; somut olayda, davacı-davalı erkek vekilinin istinaf dilekçesinde kadına "güven sarsıcı davranış" olarak yüklenen kusurlu davranışın sadakatsizlik olduğu, kadının ortak konutu terk edip başka erkek ile yaşamaya başladığı ve tedbir nafakasına hak kazanamayacağı ileri sürülerek kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri ve tedbir nafakası yönünden istinafa başvurulmuştur. Bölge Adliye Mahkemesi kararında erkeğin talebine aykırı istinaf sınırlaması yapılarak erkek eşin kusur belirlemesine ilişkin istinaf başvurusu incelenmemiştir. Davacı-davalı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi yönünden de istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmasına karşın, Bölge Adliye Mahkemesince erkeğin sadece reddedilen tazminat talepleri ve tedbir nafakasına ilişkin istinaf başvurusunun incelenerek kusur belirlemesine yönelik başvurunun incelenmemiş olması yerinde görülmemiş, bozmayı gerektirdiği gerekçesiyle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozmaya uyan Bölge Adliye Mahkemesince yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararla; her iki tarafın boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir." şeklinde karar verilmiş ise de; dosya arasında bulunan Çarşamba Devlet Hastanesi tarafından 29.11.2020 tarih ve saat14:13 de düzenlenen adli rapordan davacı kocanın davalı kadına şiddet uyguladığı sabit olup, şiddet vakıasının davacı kocaya kusur olarak yüklenmesi gerektiği, davalı kadına yüklenen güven sarsıcı davranışın sadakatsizlik kapsamında kaldığı anlaşıldığından, güven sarsıcı davranış vakıasının sadakatsizlik olarak düzeltilmesi gerektiği, bu durumda tarafların kusur dağılımının da değiştiği,"evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda, eşine hakaret eden, bağımsız konut temin etmeyen, eşine şiddet uygulayan koca ile, eşine hakaret eden, sadakatsiz davranışlarda bulunan kadının eşit kusurlu olduğu" şeklinde düzeltilmesine karar verildiği, kadının bir başkası ile birlikte yaşadığı, bunun doğal sonucu olarak kadının tedbir nafakası isteminin reddine, sair istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1-Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, velâyet, iştirak nafakası,tedbir nafakası, vekâlet ücreti yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
2-Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında görülen 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin bozmaya uygun karar verilip verilmediği, erkeğin davası, kusur, kadın yararına tazminat, nafaka, velâyet şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci ve 330 uncu ve 336 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.