"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/22 E., 2023/1495 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kadınhanı Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2020/113 E., 2021/231 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının davasının kabulüne, erkeğin davasının reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin daha önce açtığı boşanma davasından aile yakınlarının erkeği tedavi ettirme sözü verdikleri için vazgeçerek 18 Kasım 2019 tarihi itibariyle birlikte yaşamaya devam ettiklerini, ancak erkeğin değişmediğini, birlik görevlerini yerine getirmediğini, başka kadınla yaşadığını, uyuşturucu kullandığını ve tedavi olmadığını ileri sürerek tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, velâyetin anneye tevdii ile aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı erkek (asıl) cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı-karşı davalının müvekkilini ve ailesini beğenmediğini, konuşma tarzından ve giyim tarzından utandığını, işini küçümsediğini, kadının evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, kendi başına buyruk hareket ettiğini ileri sürerek tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, 50.000,00 TL maddî 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının erkek aleyhine açtığı 2019/148 Esas sayılı boşanma davasından sonra davalı karşı davacı erkek ve yakınlarının erkeği tedavi ettireceklerine dair söz vermeleri üzerine tarafların barıştığı, ne var ki boşanma davasından sonra bir araya geldiklerinden sonraki süreçte ise görgüye dayalı tanık beyanlarıyla erkeğin eve gelmediği ve başka bir kadınla iş yerinde beraber kaldığı, kendi beyanıyla uyuşturucu kullanmaya devam ettiği, dosya kapsamından tarafların boşanma davasından sonra bir araya geldikleri dönemde kadına izafe edilecek bir kusurun kanıtlanamadığı gerekçesiyle erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, koşulları oluştuğundan kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata, aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, her ne kadar ortak çocuk ...'in uzman eşliğinde alınan beyanına göre velâyete ilişkin tercihini babası yönünde kullanmış olduğu görülse de yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre velâyetin düzenlenmesinde çocukların kardeşlik ve paylaşım duygusunun gelişimi için çocuğun üstün yararı gerektirmediği takdirde kardeşlerin birbirinden ayrılmaması ilkesinin esas olduğu, dosya kapsamına göre davalı karşı davacı erkeğin uyuşturucu kullandığının sabit olduğu, tedavisinin devam ettiğinin ya da tamamlandığının ise bu aşamada sabit olmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde velâyetin anneye tevdiine, çocuklar lehine dava tarihinden itibaren aylık 450,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan kusurların daha önce açılan davadaki olaylar olduğunu belirterek kadının davasının kabulü, erkeğin davasının reddi, kusur belirlemesi ve fer'îleri yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile duruşmalı olarak yapılan incelemede; erkeğin, ortak çocuk ... için hükmedilen tedbir nafakasına yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, bu hususta yeniden esas hakkında hüküm tesisine, çocuk ...'in anneye teslim tarihi olan 20.06.2022 tarihinden itibaren aylık 450,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınıp kadına verilmesine, davalı-karşı davacı erkeğin sair istinaf başvurusunun esastan reddine, istinaf incelemesi duruşmalı yapıldığından erkek vekili lehine vekâlet ücreti takdirine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkek lehine takdir edilen istinaf vekâlet ücreti yönünden kararın düzeltilmesini istemiş ise geri çevirme kararımız üzerine kadın vekiline eksik harcın ikmali için muhtıra gönderilmiş, muhtıraya rağmen harcın yatırılmadığı gerekçesiyle 10.09.2024 tarihli ek karar ile, davacı-karşı davalı kadın vekilinin temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiş, ek kararın tebliği üzerine kanun yoluna başvurulmamıştır.
2.Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kadının davasının kabulü, erkeğin davasının reddi, kusur tespiti ve fer'îler yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadının davasının kabulü, erkeğin davasının reddi, kusur tespiti, tazminat ve nafakalar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 6 ncı, 166 ncı maddesi, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 182 nci, 330 uncu, 331 inci maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.