Logo

2. Hukuk Dairesi2024/88 E. 2024/8525 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma sonrasında kadının, erkeğin adına kayıtlı taşınmaz üzerinde katkı payı alacağı talebinin reddi üzerine açılan temyiz davası.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının, taşınmazın ediniminde kullanıldığı iddia edilen bileziklerinin katkısının mahkemece yeterince değerlendirilmemesi ve tanık beyanları ile tarafların çocuğunun beyanına rağmen katkı payının hesaplanmaması ispat yükünün doğru uygulanmadığı gözetilerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1485 E., 2023/1548 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Zonguldak 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/186 E., 2022/259 K.

Taraflar arasındaki katkı payı alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin her biri 22 ayar 12 gr 8 adet bileziği ile iki adet arsa alındığını, işbu taşınmazlar satılarak ve davalının aldığı kıdem tazminatı ile tasfiye konusu 182 ada 22 parsel 18 nolu bağımsız bölümün alındığını, müvekkilinin taşınmazın edinilmesine yarı oranında katkısının olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla bilirkişi tarafından kıymet takdir edilip müvekkilin alacağı tespit edildikten sonra arttırılmak üzere şimdilik 20.000,00 TL katkı payı alacağının dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1. Dava, boşanma davasında karşı dava olarak açılmış olup boşanma dava dosyasından 06.04.2018 tarihinde ayrılmasına karar verilmiştir.

2. İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 8 adet bileziğini vermek suretiyle dava dışı iki arsanın alındığını, bu arsaların satıldığını ve parası ile dava konusu konuta katkı sağladığını iddia etmiş ise de davacının 8 adet bileziğin bulunduğu ve bozdurularak arsaların alındığını ispat edemediği, bu konudaki tanık beyanlarının çelişkili olduğu, düğün fotoğrafların yasal süresinden sonra sunulduğu, davacının dava dilekçesinde çalışarak katkı iddiasının olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; düğün fotoğrafların geç sunulmasının yargılamanın uzamasına sebebiyet vermediğini, düğün fotoğrafları yok sayılarak karar verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin düğün fotoğraflarına davalının fotoğrafları götürmesi nedeniyle geç ulaşıldığını, ret kararının hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava dilekçesinde davacı kadının kendisine ait 8 bileziğin bozdurulması ile 1988 yılında dava dışı 2 adet arsa satın alındığını, bu arsaların satılarak erkeğin işçilik tazminatı da eklenerek tasfiye konusu taşınmazın alındığını iddia ettiği, dinlenen tanıkların davacı kadının bileziğinin bozdurularak arsa alındığı hususunda somut ve görgüye dayalı beyanlarının bulunmadığı gibi tanık anlatımlarının birbirleri ile çeliştiği, kimi tanık anlatımlarında, kadının evlenmeden önce çıktığı iş dolayısıyla aldığı tazminatı taşınmaz alımında kullandığını, kadının elişi yaparak yatalak kayınvalidesine bakarak taşınmazın alınmasında katkı yaptığını beyan etmişlerse de davacı kadının dava dilekçesinde bu şekilde bir katkı iddiasının olmadığı, tanık anlatımları, alınan bilirkişi raporları, tüm dosya kapsamı göz önüne alındığında, kadının bileziklerin bozdurularak arsa alındığına ilişkin iddiasını ispatlayamadığı, davanın reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle, başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; düğün fotoğrafların geç sunulmasının yargılamanın uzamasına sebebiyet vermediğini, düğün fotoğrafları yok sayılarak karar verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin düğün fotoğraflarına davalının fotoğrafları götürmesi nedeniyle geç ulaşıldığını, ret kararının hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ispat yükü, katkının ispatı, delillerin bildirilmesi ve sunulması, delillerin değerlendirilmesi noktasında toplanmaktadır. Dava, katkı payı alacağı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı maddesi, 33 üncü maddesi, 129 uncu maddesi, 137 nci maddesi, 139 uncu maddesi, 140 ıncı maddesi, 145 inci maddesi, 146 ncı maddesi, 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 220 nci maddesi; 4722 sayılı Türk Medenî Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 10 uncu maddesi; 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 152 nci maddesi, 153 üncü maddesi, 170 inci maddesi, 186 ncı maddesinin birinci fıkrası, 189 uncu maddesi, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 146 ncı maddesi, 544 üncü maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 646 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. İspat yükü, 4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür” ve 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesinde de, “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir./ Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir” şeklinde düzenlenmiştir.

3. Somut olayda, Mahkemece, davacının katkısını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, karar hatalı olmuştur. Şöyle ki, tasfiye konusu taşınmazın 13.05.1994 tarihinde davalı erkek adına satın alındığı, tasfiye konusu taşınmazın edinilmesinde davalı erkek adına evlilik birliği içinde 07.02.1989 tarihinde satın alınan, 20.09.1993 tarihinde satılan dava dışı 956 ve 957 parsel sayılı taşınmazların satışından elde edilen paranın kullanıldığı, davacı kadının dava dışı taşınmazların edinilmesine 8 adet bileziği ile katkı da bulunduğunu iddia ettiği, tanık beyanlarına ve özellikle tarafların ortak çocuğu ...'in babasından (davalı) duyumuna dayalı olan beyanına göre davacı kadının bileziklerinin dava dışı taşınmazların edinilmesinde kullanıldığı anlaşılmaktadır. O halde, Mahkemece, davacı kadının 8 adet bileziğinin dava dışı taşınmazın edinilmesinde kullanıldığı kabul edilerek, dava dışı taşınmazlara yönelik katkı payı oranı bulunduktan sonra dava dışı taşınmazların satışından elde edilen parada davacının dava dışı taşınmazlara yönelik katkı payı oranı karşılığı olan miktarda davacının tasfiye konusu taşınmazın edinilmesine katkı payı oranı belirlendikten sonra katkı payı alacağının hesaplanması gerekirken, yazılı şekilde delillerin hatalı değerlendirilmesi sonucunda karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

3. Davacı kadın vekilinin bozma kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,

Temyiz peşin harcının istek halinde yatırana iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.