Logo

3. Hukuk Dairesi2022/5985 E. 2022/7774 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacıların, davalıların elektrik borcunu ödememesi nedeniyle başlattıkları takibe yapılan itirazın iptali davasının, davacıların duruşmalara katılmaması sebebiyle açılmamış sayılmasına ilişkin kararın temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: HMK’nın 150. maddesi uyarınca, işlemden kaldırılan ve yenilenen davanın yalnızca bir kez daha takipsiz bırakılabileceği, somut olayda ise dosyanın ilk kez işlemden kaldırılmasına rağmen, davalı tarafın yargılamaya devam talebi nedeniyle işlemden kaldırılmadığı, dolayısıyla davanın henüz ikinci kez takipsiz bırakıldığı gözetilerek, davanın açılmamış sayılmasına dair karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılardan ..., ... ve ... vekilince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı; davalılara kiralanan taşınmazların elektrik aboneliğini davalıların üzerlerine almadığını, harcadıkları elektrik borcunu da ödemediklerini, bu borcun kendisi tarafından ödendiğini, ödediği bedelin tahsili amacıyla davalılar aleyhine takip başlattığını, davalıların takibe itiraz ettiğini, davalıların itirazının haksız olduğunu ileri sürerek, itirazının iptali ile takibin devamına ve davalılar aleyhine inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.

Davalılar; davalı ...’nin kira sözleşmesinin tarafı olmadığını, davalı ...’nin ise 2008 yılında taşınmazı kullandığını ve elektrik borcunu ödediğini savunarak, davanın reddini dilemişlerdir.

Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davacı ..., ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı eldeki dava ile 2009 yılı 7-8-9, 2010 yılı 7-8-9-10-11. aylara ilişkin ödendiğini ileri sürdüğü fatura bedellerinin tahsili amacıyla başlattığı takibe vaki itirazın iptalini talep etmiştir.

Mahkemece davanın kısmen kabulü ile dava konusu takibin 17.307,91 TL asıl alacak 4,33 TL faiz yönünden devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine yönelik verilen karar, davalıların temyizi üzerine, Dairemizin 16.12.2014 tarih, 2014/12911 Esas, 2014/16579 Karar sayılı ilamı ile “...davacının bilirkişi raporuna itirazı da dikkate alınarak; yeniden oluşturulacak 3 kişilik bilirkişi kurulundan yeterli ve denetlenebilir bilirkişi raporu alınarak, davacının takibe konu yaptığı dönemlere ilişkin (davalı ödemeleri de değerlendirilerek) ödemeleri belirlenmek, süzme sayaç kullanımı saptandığı takdirde davalıların kullanımına ilişkin olarak değerlendirme yapılmak, belirtilen bu hususlarda rapor alınmak suretiyle hasıl olacak sonuç dairesinde karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma neticesinde yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı görülmemiş, bu husus kararın bozulmasını gerektirmiştir...” gerekçesiyle bozulmuş; davacının vefatı üzerine mirasçıların davaya dahil edilerek yapılan yargılama sonucunda mahkemece, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, davacılar ..., ... ve ... ve davalılar tarafından temyiz talebinde bulunması üzerine, Dairemizin 21.06.2018 tarih, 2018/3104 Esas, 2018/6975 Karar sayılı ilamı ile, davalıların temyiz itirazları reddedilerek, “...Somut olayda; ölüm ile vekalet ilişkisi son bulduğu halde davacının mirasçılarından vekaletname alınmadan ve yöntemince davaya katılmaları sağlanmadan, davaya devam olunarak yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Yapılacak iş; mahkemece davacı ...’ın mirasçılarına usulüne uygun olarak tebligat yapmak, mirası reddetmeyen mirasçıların mecburi dava arkadaşı olarak davada yer almalarını sağlamak ve mirasçılar davayı birlikte takip etmekten kaçınırlarsa miras şirketine mümessil tayin ettirmek, taraf sıfatı şartı sağlandıktan sonra yargılamaya devam ederek sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, hatalı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde davacı mirasçılarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır...” gerekçesiyle karar bozulmuş; davalıların karar düzeltme istemi, Dairemizin 10.06.2019 tarih, 2018/6829 Esas, 2019/5271 Karar sayılı ilamı ile reddedilmiş; mahkemece, davacı vekilinin 05.01.2017 tarihli ve 28.01.2021 tarihli celselere mazeret bildirmeksizin katılmadığı, HMK’nın 150. maddesi gereği dosyanın iki kez işlemden kaldırıldığı, davacı vekilinin yenileme talebi üzerine yargılamaya devam edildiği ve davacı vekilince 25.11.2021 tarihli celsede de davanın mazeret bildirmeksizin takipsiz bırakıldığı, buna göre davacılar vekilinin duruşmaya katılmayarak üçüncü kez dosyayı işlemsiz bıraktığının anlaşıldığı gerekçesiyle, davanın açılmamış sayılmasına karar vermiştir.

6100 sayılı HMK'nin 150. maddesinde “Tarafların duruşmaya gelmemesi, sonuçları ve davanın açılmamış sayılması” düzenlenmiştir. Anılan düzenlemeye göre; usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir. Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflardan biri duruşmaya gelir, diğeri gelmezse, gelen tarafın talebi üzerine, yargılamaya gelmeyen tarafın yokluğunda devam edilir veya dosya işlemden kaldırılır. İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilenmeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi hâlde dava açılmamış sayılır.

Dosyanın incelenmesinden; mahkemece, 28.01.2021 tarihinde ilk kez davacıların duruşmaya mazeretsiz olarak katılmaması sebebiyle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, 05.02.2021 tarihinde davacıların yenileme talebinde bulunduğu, 14.10.2021 tarihli celsede davacıların tekrar mazeretsiz olarak duruşmaya katılmadığı, ancak davalılar vekilinin davayı takip ettiklerini beyan etmesi üzerine dosyanın işlemden kaldırılmayarak yargılamaya devam edildiği, 25.11.2021 tarihli celsede davacıların tekrar duruşmaya katılmaması ve davalılar vekilinin davaya devam etmediklerini beyan etmesine üzerine, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.

Yukarıda değinildiği üzere HMK’nın 150. maddesinin 6. fıkrasında, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan davanın, ilk yenilenmeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamayacağı, aksi hâlde davanın açılmamış sayılacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda; 25.11.2021 tarihli celseye kadar davacıların duruşmaya katılmaması sebebiyle 28.01.2021 tarihli celsede dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, 14.10.2021 tarihli celsede davalılar vekilinin yargılamaya devam edilmesini talep etmesi sebebiyle dosya işlemden kaldırılmamıştır. Buna göre 25.11.2021 tarihli celseye kadar dosya yalnız bir kez işlemsiz bırakılmıştır. O halde; mahkemece, 25.11.2021 tarihli celsede davacıların duruşmaya gelmemesi ve davalılar vekilinin de yargılamaya devam edilmesini talep etmemesi üzerine dosyanın ikinci kez işlemden kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, dosyanın daha önce bir kez işlemden kaldırıldığı gözden kaçırılarak, yanılgılı değerlendirme ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın HUMK'nın 428. maddesi gereğince temyiz eden davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 13/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.